Logo

1. Hukuk Dairesi2024/1011 E. 2025/2219 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tespit dışı bırakılan bir taşınmazın davacı tarafından imar ve ihya edilerek zilyetlikle kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin zilyetliğin süresi ve niteliği, hava fotoğrafları ile zemin durumu arasındaki çelişkiler ve eksik bilirkişi incelemesi gibi hususlarda yeterli araştırma yapmadan hüküm kurması ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca getirilen sınırlamanın aşılıp aşılmadığının saptanmaması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/47 E., 2022/187 K.

Mahkeme kararı davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; Ankara ili, Bala ilçesi, ... Mahallesinde bulunan ve adına kayıtlı olan 84 parsel sayılı taşınmaza bitişik doğusu Kızılöz yolu, batısı ... mirasçılarına ait 62 parsel, güneyi ... Mahallesine ait mera vasıflı taşınmaz kuzeyinde Üçem Mahallesi köy yolu olan tahmini 7.000 metrekare yüz ölçümlü ziraate elverişsiz taşınmazı 1970 yılında imar-ihya edip zilyetliğinde bulundurduğunu beyan ederek çekişmeli taşınmazın adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili; çekişmeli taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesi gerektiğini, dava konusu taşınmaz üzerinde zilyetlikle edinim koşullarının davacı lehine gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılarak davanın reddi ile çekişmeli taşınmazın Hazine adına tescilini istemiştir.

Davalı ... vekili; davanın haksız ve yersiz olduğunu, çekişmeli taşınmazın zilyetlikle edinilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.

Davalı ... vekili; tespit dışı bırakma tarihi ile dava tarihi arasında 20 yılın geçmediğini, dava konusu taşınmaz üzerinde zilyetlikle edinim koşullarının davacı lehine oluşup oluşmadığının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddi ile çekişmeli taşınmazın davalı ... adına tescilini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Mahkemenin 08.09.2015 tarihli ve 2014/70 Esas, 2015/293 Karar sayılı kararı ile; dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünde zilyetlikle mülk edinme koşullarının davacı lehine gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemenin kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 17.09.2020 tarihli ve 2019/3678 Esas, 2020/3135 Karar sayılı kararıyla; hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu olduğu belirtilen ve (A) harfi ile gösterilen bölüm çevre taşınmazlarla irtibatlandırılmadan kroki üzerinde tek başına gösterildiği için (A) bölümünün nereye isabet ettiği ve bu bölümün davaya konu edilen taşınmaz olup olmadığının denetlenemediği açıklanarak Mahkemece, mahallinde yeniden keşif yapılarak fen bilirkişisinden dava konusu taşınmazın konumunu çevre parsellerle bir arada ve denetime elverişli olacak şekilde kroki üzerinde göstermesinin istenmesi, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gereğine değinilerek sair yönler incelenmeksizin karar bozulmuştur.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararıyla; dava konusu edilen ve keşifte davacı, tanık ve mahalli bilirkişilerin gösterimleri doğrultusunda fen bilirkişisi tarafından ölçülen ekli krokide (C) harfi ile gösterilen 3.931,21 m² kısım açısından kanunda belirtilen davasız ve malik sıfatıyla davacı tarafından imar-ihya şartlarının sağlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne, Ankara ili, Bala ilçesi, ... Mahallesi sınırları içerisinde bulunan, bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 3.931,21 m² yüz ölçümlü taşınmazın son parsel numarası verilmek suretiyle davacı adına susuz tarla vasfı ile tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Nedenleri

Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde; eksik bilirkişi raporu ile karar verildiğini, taşınmazın toprak yapısının tam olarak belirlenmediğini, tarım yapmaya bilimsel yönden elverişli olup olmadığının tartışılmadığını, dava konusu taşınmazın imar planı içerisinde olduğunu, zilyetlikle edinim koşullarının davacı lehine oluşmadığını, dava konusu taşınmazın zilyetlikle edinilebilecek yerlerden olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, tescil istemine ilişkindir.

Kadastro sonucu, Ankara ili, Bala ilçesi, ... Mahallesinde bulunan çekişmeli taşınmaz tespit harici bırakılmıştır.

Davacı, dava konusu taşınmazın kendisi tarafından imar-ihya edildiği ve çekişmeli taşınmaz üzerinde lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu iddiasıyla dava açmış, Mahkemece bilirkişi raporunda (C) ile gösterilen bölüm üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de dava ve temyize konu olup bilirkişi raporunda (C) ile gösterilen bölüm üzerinde sürdürülen zilyetliğin süre ve niteliği kesin olarak belirlenmemiş, hava fotoğrafı incelenmesinde çekişmeli taşınmazın 1991 yılında imar-ihyasının tamamlandığı bildirilmesine rağmen ekli fotoğraflarda taşınmaz içerisinde taşlık alanlar olduğu ve raporun kendi içerisinde çeliştiği göz ardı edilmiş, ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın imar-ihya edildiği bildirilmesine rağmen ekli fotoğraflarda taşlı tarla olarak gözüktüğü değerlendirilmemiş, Mahkemece 30.12.2021 tarihli rapora atıf yapılmak suretiyle hüküm kurulmuş ise de dosya arasında belirtilen tarihli bir rapora rastlanmamış, fen bilirkişisi raporunun 30.11.2021 tarihli olduğu görülmüştür.

Bu şekilde eksik ve yetersiz inceleme ile hüküm kurulamaz.

Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmaza ait eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmaz bölümünün bulunduğu köyü/mahalleyi/mevkiyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafları olduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle imar tarihi olan 2007 yılından 15-20-25 yıl öncesine ait (bulunmadığı taktirde bulunan tüm hava fotoğrafları getirtilerek) stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirilerek dosya arasına konulmalıdır.

Bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile daha önceki keşifte yer almayan 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi huzuruyla keşif icra edilmeli, Mahkemenin taşınmazın konumu ve niteliğine ilişkin gözlemi tutanağa geçirilmeli, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle aykırılık giderilmelidir.

Üç kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde değerlendirilerek çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki desenini açıklayıp tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalıdır.

Jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden, hava fotoğrafları ve uydu fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli rapor ve harita düzenlettirilmelidir.

Öte yandan, 3402 sayılı Kanun'un 14. maddesi uyarınca, Kanun'un getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilip ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı Hazine temsilcisinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, 6100 sayılı Kanun'un geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,

Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın Bala Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

24.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.