"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1726 E., 2023/1255 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Başvuru Kabul - Dava Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Başkale Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/2 E., 2022/92 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne, İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... ilçesi, ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 105 ada 44 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tespit edildiğini, bu tespitin hatalı olduğunu, taşınmazın mera vasfında olmadığını ileri sürerek irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, taşınmaz üzerinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17 inci maddesinde belirtilen koşulların yerine getirilmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... Belediye Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde; davanın 5 yıllık hak düşürücü sürede açılmadığını, dava konusu yerin köy tüzel kişiliği adına tescil edilmesi gereken yerlerden olduğunu, köy tüzel kişiliği kaldırılıp il özel idareleri kapatıldığından dava konusu taşınmazın Büyükşehir Belediyesi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Başkale Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.10.2020 tarihli ve 2018/268 Esas, 2020/175 Karar sayılı kararı ile; kadastro tespitinin hükmen tescil sonucu 05.06.2008 tarihinde kesinleştiği ve davacı tarafından 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Van Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 10.11.2021 tarihli ve 2021/245 Esas, 2021/800 Karar sayılı kararında; davacının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkeme kararı kaldırılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın mülkiyet hakkına dayandığını, bu nedenle hak düşürücü süre olmayıp zamanaşımı süresi olduğunu, Mahkemenin resen zamanaşımı süresini dikkate alamayacağını, Mahkemece gerekçede Kadastro Mahkemesinin 2007/1947 Esas, 2008/558 Karar sayılı ilamında davacının davacı olduğunun belirtildiğini, ancak davacının bu taşınmaz ile ilgili daha önce hiç dava açmadığını, belirtilen dosyada başkasının davacı olduğunu, başkasının açtığı davanın davacı aleyhine yorumlanamayacağını, Mahkemece alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın mera vasfında olmadığını, imar ve ihya çalışmalarının tamamlandığını, tarla vasfında olduğunun belirtildiğini, dosyanın adli yardımlı olduğunu yargılama giderlerine ve vekalet ücretine itiraz ettiklerini beyan ederek verilen kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tapu iptal ve tescil davalarında husumetin tapuda malik olarak görülen kişi ya da kişilere birlikte yöneltilmesi gerektiği, dava konusu taşınmazın davalılardan Hazine adına tapuda kayıtlı olması nedeni ile davalılar Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve ... yönünden davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği, çekişmeli 105 ada 44 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 16.10.2008 yılında kesinleştiği, davacı tarafın 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra kadastrodan önceki nedenlere dayanarak 18.10.2018 tarihinde dava açtığından Hazine aleyhine davanın yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın davalı Hazine yönünden hak düşürücü sürenin geçmiş olması sebebiyle, davalılar Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve ... yönünden ise pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerindeki taleplerini tekrar ile ret kararının hükmen bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü, 14 üncü ve 17 nci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı ve 713/1 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Kadastro sonucu; ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 44 parsel sayılı 25.384,00 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, tarla vasfı ile senetsiz olarak ... oğlu ...’un uzun bir süreden beri zilyet ve tasarrufunda olduğu, ancak 100 dönüm normu dolduğu belirtilerek Hazine adına tespit edildikten sonra 16.10.2008 tarihinde hükmen tapuya tescil edilmiştir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 1.175,70 TL temyiz başvuru harcı ile 427,60 TL onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19.03.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.