"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
EK KARAR TARİHİ : 08.05.2023
SAYISI : 2018/444 E., 2020/464 K.
HÜKÜM : Kısmen kabul
Taraflar arasında görülen Kadastro Harici bırakılan yerin tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda,Kapatılan 16. Hukuk Dairesin'ce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... vekili, davalı ... Belediye Başkanlığı ile ek karara karşı davalı ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesi ile; ... ilçesi ... köyünde kain Dicle kenarı mevkiinde tarafları Batı ve kuzeyi Dicle nehri yatağı doğusu şahıs arazisi, güneyi ... zilyetliğindeki yer ile çevrili 26234,16 m2 yerin kadastro çalışmaları neticesinde Dicle nehir yatağı olduğundan dolayı ölçüm ve tespit dışı kaldığını, anılan 26234,16 m2 miktarındaki taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ..., davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece; zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu anlaşıldığından davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 03.10.2017 tarih 2015/8563 Esas 2017/6076 Karar sayılı kararıyla, 6360 sayılı Yasa gereğince Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine husumet yöneltilmesi gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile zilyetlikle kazanım şartlarının davacı lehine oluştuğu gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile; 08.09.2014 havale tarihli fen bilirkişisi M.Zahit Aktan'ın raporu ve ekindeki krokide D harfiyle gösterilen, sınırları ve vasıfları belirlenmiş olan 25.286,47 m2'lik taşınmazın senetsizden son parsel numarası verilmek suretiyle davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline,
2. Mahkemenin 04.05.2023 tarihli ek kararıyla davalı ... Büyükşehir Belediyesi vekili tarafından süresinde nispi temyiz harcı yatırılmadığındna davalı ... vekilinin temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ..., davalı ... Belediye vekili ile ek karara karşı davalı ... Büyükşehir belediyesi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı ... Belediye Başkanlığı vekili temyiz dilekçesinde özetle, kıyıların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu taşınmazın zilyetlikle kazanılamayacağını öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle, eksik araştırma ile karar verildiği, dava konusu taşınmazın öncesinin Dicle Nehri olduğunun beyan edildiği, nehir yatarkları Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Davalı Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili ek karara karşı temyiz dilekçesinde özetle, süresinde harcın yatırıldığını ek kararın hatalı olduğunu, 18.01.2021 tarihli temyiz dilekçesinin dikkate alınmasını, aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesini hukuka aykırı olduğunu öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro harici bırakılan yerin tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesi ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Davalı ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekiline çıkarılan nispi temyiz harcının yatırılmasına ilişkin muhtırada 7 gün yerine 1 haftalık kesin süre verildiği, bu haliyle anılan muhtıranın usulüne uygun olmadığı anlaşılmakla, Mahkemenin 04.05.2023 tarih ek kararı kaldırılarak davalı ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın, davalı ... ve davalı ... Belediye Başkanlığının ileri sürdüğü temyiz itirazlarının incelenmesine geçilmiştir.
2. Davacı; ... İlçesi, ... Mahallesinde bulunan ve 1957 yılında Dicle Nehri yatağı olarak tescil harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır.
3. Mahkemece kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği için aranan şartların bulunduğu gerekçesiyle kabule karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda araştırma çukurları açılmadığı gibi usulüne uygun şekilde kıyı kenar çizgisi tespiti yapılmamış, taşınmazın imar kapsamında alınıp alınmadığı sorulmamış, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tutanakları ve varsa bu tutanakların dayanağı belgeler getirtilmemiş, belgelerdeki sınırların dava konusu taşınmazı ne şekilde okuduğunun tespiti yapılmamıştır.
4. O halde Mahkemece, öncelikle taşınmazın imar planı kapsamında kalıp kalmadığı Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile İlçe Belediye Başkanlığından sorulması, Harita Genel Müdürlüğü WEB sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden(imar planı içerisinde ise bu tarihten) 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, bu fotoğraflardan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ise ilgili kurumlardan getirtilmeli, komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları, hükmen oluşmuş iseler mahkeme dosyaları celp edilmeli,
4. Bundan sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, 3 kişilik jeoloji ve 1 kişilik jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmazın öncesi itibariyle kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği,taşınmazın taşkına maruz kalıp kalmadığı, dere yatağı içerisinde kalıp kalmadığı, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmeli;
5. Ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın dere yatağı özelliği gösterip göstermediği komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde değerlendirilerek, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı, taşınmazın ne zaman imar ihya edildiği ve tamamlandığı hususlarını açıklayan, önceki tarihli ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeler şekilde ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmaz ile çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip üzerine taşınmazın sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; Mahkeme hakiminin taşınmazın konumuna, niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı;
6. Jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulundan taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle ve temin edilebilecek en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılarak taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, dere yatağı vasfında olup olmadığı, taşlık-çalılık gibi imar ihyaya muhtaç olan yerlerden mi yoksa boş (hali) nitelikte mi bulunduğu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmeli;
7. Jeoloji Bilirkişi Kurulundan taşınmazın farklı noktalarında toprak yapısını net bir şekilde belirleyecek derinlikte gözlem çukurları açılarak bu çukurlardan alınan verilerin incelenmesi, açılan gözlem çukurlarının harita üzerinde işaretlenerek gösterilmesi ve topoğrafik memleket haritalarından da yararlanılarak kıyı- kenar çizgisinin tespiti için gözlem çukurları açılarak bu çukurlardan alınan verilerin incelenmesi, açılan gözlem çukurlarının harita üzerinde işaretlenerek gösterilmesi ve topoğrafik memleket haritalarından da yararlanılarak kıyı kenar çizgisinin tespit edilmesi, keşfen tespit edilen kıyı- kenar çizgisi ile Bakanlık tarafından onaylanan kıyı kenar çizgisi var ise fen bilirkişi tarafından kroki üzerinde gösterilmesi, farklılık olursa sebebinin açıklattırılması, çevre parseller hakkında kesinleşmiş kıyı kenar çizgisi bulunup bulunmadığının araştırılması, bulunduğunun tespit edilmesi halinde kesinleşen kıyı kenar çizgisinin eldeki davada belirlenen kıyı kenar çizgisi ile çelişip çelişmediğinin göz önünde bulundurulması, dava konusu taşınmazın tamamen veya kısmen kıyı kenar çizgisi içinde kalıp kalmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, raporda kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan kısmın renkli olarak belirtilmesi, kıyı kenar çizgisinde kalmıyor ise taşınmazın dere yatağı vasfında olup olmadığı, taşkına maruz kalıp kalmadığı hususlarının belirtilerek önceki bilirkişi raporuyla birlikte karşılaştırmalı ayrıntılı rapor düzenlenmesi istenilmeli;
8. Fen bilirkişisine keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli; bundan sonra taşınmazın öncesine ait niteliği doğru şekilde belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Yukarıda belirtilen şekilde araştırma yapılmadan karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,
2.Peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde davalı Belediyelere iadesine; Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kararın tebliğ tarihinde itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,18.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.