"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1075 E., 2021/1177 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Kabul-Karar Kaldırılarak Dava Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/479 E., 2021/158 K.
Taraflar arasındaki tescil, tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Kayseri ili, Kocasinan ilçesi, ... Mahallede bulunan 1511 ada 3 parsel sayılı taşınmazı davacıların mirasbırakanı ...'nin ölümünden sonra davacıların kullandığını, 1953 yılından beri vergi kayıtlarının bulunduğunu, taşınmazı satın almak için Milli Emlak Müdürlüğüne başvuru yaptıklarını, taşınmazın tapuda Hazine ya da Belediye adına kayıtlı olup olmadığını tespit edemediklerini ileri sürerek taşınmazın tapuya kayıtlı olması halinde tapu kaydının iptalini, tescil harici olması halinde davacılar adına eşit oranda tescilini istemiş, 20.09.2018 tarihli dilekçe ile dava konusu taşınmazın 1511 ada 3 parsel değil 1511 ada 5 ve 3890 ada 7 parsel sayılı taşınmazlar olduğunu belirterek maddi hatanın düzeltilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın davalı ... adına kayıtlı taşınmaz olduğunu, davacıların taşınmazı tahliye etmeleri için bir çok kez ihtar edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
2.Davalı ... Belediye Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.
3.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın evvelinin 1511 ada 3 parsel sayılı taşınmaz olduğunu, çeşitli tarihlerde yapılan ifrazlar ile çeşitli parsellere ayrıldığını, taşınmazın bir kısmının yol olarak Karayolları Genel Müdürlüğü adına tescil edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu tescil harici olarak bırakılan ve fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen alanın dere yatağında kaldığı, hava fotoğraflarının jeodezi ve fotogrametri bilirkişi tarafından incelendiği, bu alanda herhangi bir tarımsal faaliyetin yapılmadığı gerekçesiyle tescil istemine yönelik davanın reddine, tapu iptali ve tescil davasına yönelik 1511 ada 5 nolu parselde ve 3890 ada 7 nolu parseldeki (B) ve (D) harfi ile gösterilen alanlarda ise her ne kadar mahalli bilirkişiler bu kısımların davacıların mirasbırakanı tarafından 1969 yılından itibaren kullanıldığını beyan etmişlerse de, 1511 ada 5 ve 3890 ada 7 parsel sayılı taşınmazların 02.02.1984 tarihinde Kayseri Büyükşehir Belediyesi adına tescil edildiği, anılan bilirkişi raporlarına göre taşınmazların tescil tarihinden geriye doğru 20 yıl boyunca çekişmesiz ve aralıksız kullanıldığı, zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; keşif sırasında dinlenen tüm mahalli bilirkişiler ve tanıklar tarafından, davacıların ve daha öncesinde mirasbırakanlarının dava konusu taşınmazları 60 yılı aşkın süredir çekişmesiz ve aralıksız olarak kullandıklarının beyan edildiğini, mirasbırakanın 50 yaş üzeri 10 adet söğüt ağacı diktiğini, diğer ağaçları davacıların diktiğini, tescili istenilen kısmın Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 1511 ada 5 ve 3890 ada 7 parsel sayılı taşınmazların 02.02.1984 tarihinde Kayseri Büyükşehir Belediyesi adına tescil edildiği, taşınmazların kök parsel kadostrosunun Kayseri 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1972/105 Esas ve 1980/114 Karar sayılı kararı ile 02.06.1980 tarihinde hükmen kesinleştiği, eldeki davanın 26.12.2017 açıldığı, Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, davacıların tescil talebine yönelik taşınmazın dere yatağı olduğu, senetsizden kazanma koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak 1511 ada 5 ve 3890 ada 7 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın hak düşürücü süreden, tescil talebine yönelik davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın kadastrodan önceki nedenlere dayanmadığını, 10 yıllık hak düşürücü süreden ret kararı verilmesinin hatalı olduğunu, dava konusu 1511 ada 5 ve 3890 ada 7 parsel sayılı taşınmazların davacılar tarafından 20 yılı aşkın süredir kullanıldığını, adlarına yapı kayıt belgeleri bulunduğunu, tescil harici bırakılan yerin Devlete ait yerlerden olmadığını, zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan tapusuz taşınmazın tescili ve kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali tescil isteklerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü, 14 üncü, 17 nci; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 713/1 inci; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 1511 ada 5 ve 3890 ada 7 parsel sayılı taşınmazların ifraz öncesi kadastro tutanağının hükmen kesinleştiği 02.06.1980 tarihi ile davanın açıldığı 26.12.2017 tarihi arasında 3402 sayılı Yasa'nın 12/3 üncü maddesinde belirlenen hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır.
Davacıların taleplerinin dava konusu taşınmazların adlarına eşit şekilde tesciline yönelik olduğu, İlk Derece Mahkemesince dava dışı mirasçılar bulunduğu gerekçesiyle tereke temsilcisi atanmış olmasının talebin niteliği itibariyle hukuki sonuç doğurmayacağı anlaşıldığından davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin kabul edilip temyiz incelemesi yapılmıştır.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 368,30 TL bakiye onama harcının davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.04.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.