"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/238 E., 2017/383 K.
İlk Derece Mahkemesince verilen asıl ve ek karar davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesinin birinci fıkrasında Bölge Adliye Mahkemelerinin Resmi Gazete'de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Kanun'un temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin, yine aynı maddenin ikinci fıkrasında ise Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine istinaf yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanun'un 427 ilâ 444. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı, yani bu kararlara ilişkin dosyaların Bölge Adliye Mahkemelerine gönderilemeyeceği belirtilmiştir. Bu durumda 20 Temmuz 2016 tarihinden önce verilen kararlar, kanun yoluna başvurma tarihi ne olursa olsun 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427 ilâ 444. maddelerindeki temyize ilişkin hükümlere tabi olup dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Başkanlığına gönderilmesi gerekmektedir. Buna karşılık, 20 Temmuz 2016 tarihinde ve sonrasında verilen temyiz incelemesinden geçmeyen kararlara karşı kanun yoluna başvurulması halinde ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ilâ 360. maddelerindeki istinafa ilişkin hükümlerinin uygulanması için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi zorunludur.
Yukarıda açıklanan Kanun maddelerinin düzenleniş amacı, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlara karşı Yargıtay yoluna başvurulmasını ve karar kesinleşinceye kadar kanun yolu denetiminin Yargıtay tarafından yapılmasını sağlamaktır. Diğer bir anlatımla, Yargıtayın verdiği bozma kararları üzerine verilen kararların tekrar Yargıtay denetiminden geçmesi amaçlanmıştır.
Hemen belirtilmelidir ki, eldeki davada Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 29.11.2013 tarihli ve 2013/12006 Esas, 2013/11599 Karar sayılı kararında tescil harici bölümler yönünden işin esası hakkında herhangi bir karar verilmediği, yalnızca görev yönünden denetim yapılmış olduğu açıktır. Bozma sonrası verilen temyiz incelemesine esas kararın tarihinin ise 16.11.2017 olduğu dikkate alındığında, eldeki davaya ilişkin verilen kararın ''İstinaf'' kanun yoluna tabi olduğu anlaşılmaktadır.
Hâl böyle olunca, ''İstinaf'' kanun yoluna tabi olduğu anlaşılan dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi, sonucunda verilen kararın temyiz edilmesi halinde temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine iadesi gerekmektedir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere İstanbul Anadolu 6. Asliye Hukuk Mahkemesine TETKİKSİZ İADESİNE, 07.05.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.