"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2458 E., 2023/579 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul / İstinaf Başvurusu Süreden Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Erdemli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/111 E., 2022/69 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil-bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, ..... Noterliğinin 29.05.2020 tarih 4066 yevmiye nolu ve ... Noterliğinin 13.11.2019 tarih ve 15869 yevmiye nolu içerisinde satış yetkisi bulunan vekaletnameleri ile vekil olarak tayin ettiği davalılar ... ve ...'ın vekaletnamede yer alan yetkileri kötüye kullanmak suretiyle kayden maliki olduğu 122 ada 14 parsel sayılı taşınmazdaki 1 ve 2 nolu bağımsız bölümleri anneleri olan diğer davalı ...'ya temlik ettiklerini, ortada bedel karşılığı bir satış olmadığını, satışın bila bedel yapıldığını ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde taşınmazların dava tarihindeki serbest piyasa rayiç değerinin yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, davacının, davalılardan ... ile uzun yıllardır gayri resmi olarak birlikte yaşadığını, davaya konu arsanın davalı ... tarafından yıllar önce satın alındığını, arsanın bitişiğinde yer alan kır bahçesinin işletmesini yaparken kira anlaşmazlığı yaşaması üzerine arsayı satın aldığını, dava konusu taşınmazı üzerine 2 katlı bir bina yaptırmak istediğini, bu binanın giriş katını kahvaltı ve yemek işlerini yapacağı mutfak halinde bir iş yeri ve üst katı da evi olarak dizayn etmek için proje hazırlattığını, davacının, birlikte yaşadığı ...'a “benim adıma ... Metal İnş. Müt. Nak. Kuy. Pet. Ürün. San. Tic. Ltd. Şti” firması üzerinden bu yapıyı yaparsan daha avantajlı olursun” diyerek ikna edip arsayı üzerine aldığını, davalı ... da inşaat işini bilmediğinden ve eşi olarak kabul ettiği, yıllarca birlikte yaşadığı davacıya güvenerek hiçbir şüphe duymadan bedelsiz olarak dava konusu arsayı devrettiğini, davacı adına hazırlanmış projelere daha sonradan kendi adını eklettiğini, arsaya yapılan binanın inşaat bedelini davalı ...'nın ödediğini, bir müddet sonra davacıdan yerin tapusunu tekrar istediğini, davacının önce işyerinin devrini gerçekleştirdiğini, bu devir işlemini ise davalı ...'nın oğlu ...'e vekalet vererek yaptığını, evin tapusunun devrini ise davalı ...'nın kardeşi olan ...'a vekalet vererek gerçekleştirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Erdemli 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.06.2022 tarihli ve 2021/111 Esas, 2022/69 Karar sayılı kararıyla; iddianın sübut bulduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ve aşamalarda ileri sürdüğü savunmalarını yineleyip, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, 105.000 TL değer gösterilerek davanın açıldığını, iki kez harç tamamlama için davacı tarafa süre verildiğini, ikinci kez süre verilmesinin kanuna ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu , tapu iptal ve tescil davasının tapuda malik görünen kişiye karşı açılacağını, bu davanın vekile karşı değil taşınmazı devralan üçüncü kişiye karşı açılması gerektiğini, müvekkili ... ile davacı ...'ün uzun yıllarca gayri resmi olarak birlikte yaşadıklarını, müvekkilinin uzun yıllardır restoran işletmeciliği yaptığını, dava konusu taşınmazların da satışa çıkartıldığını duyduğundan dava konusu taşınmazları satın aldığını, tanık beyanlarının da bunu doğruladığını, daha sonra dava konusu taşınmazlara ilişkin proje hazırlattığını, projeyi çizdirdikten sonra, inşaat yapım aşamasına geçtiğinde, o sıralarda birlikte yaşadığı davacının, kendisinin müteahhit olması ve kendi adına kayıtlı inşaat firması üzerinden inşaatın yapılması halinde daha avantajlı olunacağını ve vergi muafiyetinden faydalanabileceğini söyleyerek, müvekkilinden tapuların kendisine devrini talep ettiğini, bunun üzerine taşınmazları bedelsiz olarak davacıya devrettiğini, daha sonra davacıdan inşaat aşaması bitince yeniden kendisine devretmesini istediğinde, davacı tarafından sürekli oyalandığını, ısrarları üzerine sonradan oğlu ... ve kardeşi ...'a vekaletname verdiğini, bu şekilde taşınmazları üzerine alabildiğini, diğer davalılar ... ve ...'in vekalet görevini kötüye kullanmadıklarını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 29.05.2023 tarihli ve 2022/2458 Esas, 2023/579 Karar sayılı kararıyla; dosyanın tetkikinden, davalıları yargılama sırasında Av. ...'nun temsil ettiği, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda 01.06.2022 tarihinde karar verildiği, dosyadaki azilnamelerden davalıların 02.06.2022, 06.06.2022 ve 08.06.2022 tarihlerinde vekillerini azil ettikleri, ancak azilnameleri 06.07.2022 tarihinde dosyaya sundukları, daha önceden sunmadıkları, gerekçeli kararın ise e-tebligat yolu ile davalılar vekili Av. ...'na 21.06.2022 tarihinde tebliğ edildiği, bir taraf, vekilini azletmiş ve bunu vekiline bildirmiş olsa bile bu azilin, mahkemeye ve karşı tarafa bildirilmedikçe, mahkeme ve karşı taraf hakkında hüküm ifade etmeyeceği, somut olayda, davalı vekillerinin azledildiğinin mahkemeye süresinde bildirilmemiş olduğu, bu nedenle azilin mahkeme bakımından hüküm ifade etmeyeceği, gerekçeli kararın azledilen davalılar vekiline (Av. ...) tebliğ edildiği 21.06.2022 tarihi itibariyle vekilin azil veya istifasına ilişkin dosyada herhangi bir belge olmadığı gözetildiğinde HMK'nın 345 inci maddesinde yazılı yasal 2 haftalık istinaf süresinin, azledilen vekile gerekçeli kararın tebliğ edildiği 21.06.2022 tarihinde başladığının kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle 20.07.2022 tarihinde yapılan istinaf başvurusu süresinde olmadığından HMK’nın 346 ve 352 nci maddeleri gereğince istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, sehven azledilen vekile tebligat çıkarıldığını, azledilen vekil tarafından vekillikten çekilme dilekçesi atılmadığını ve müvekkilinin hak kaybına uğradığını, yasal olarak azledilen avukata yapılan tebligatın geçerli olmadığını, azilname dosyaya konulmamış olsa da azledilen avukatın temsil yetkisi bulunmadığını, azledilen vekilin bu doğrultuda görevinin; azilname dolayısıyla gerekçeli kararın tebliğinin asile çıkarılması ile tebligatı iade etmek olduğunu, azledilen vekilin bu hususta talepte bulunmaması dolayısıyla müvekkilinin hak kaybına uğradığını, müvekkilinin, gerekçeli kararının kendisine tebliğinden hemen sonra istinaf kanun yoluna başvurduğunu, azledilen vekile yapılan tebligattan haberinin olmadığını, azledilen vekilin, tebligatın asile çıkarılmasını talep etmemiş olmasından ötürü istinaf kanun yolu incelemesinde davanın esasına girilmediğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 345 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Dosya içeriğinden; davalıların yargılama sırasında Av. ... tarafından temsil edildiği, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda 01.06.2022 tarihinde karar verildiği, davalılardan ...'nın 02.06.2022 - davalı ...'nin 08.06.2022 - diğer davalı ...'ın ise 06.07.2022 tarihli azilnameler ile adı geçen avukatı azlettikleri, söz konusu azilnamelerin sırasıyla 02.06.2022 - 08.06.2022 ve 07.07.2022 tarihlerinde Av....'na tebliğ edildiği ve davalılar ... ve ...'nın 06.07.2022 tarihinde mahkemeye sundukları dilekçelerinde avukatlarını azlettiklerini bildirdikleri ve hak kaybı yaşanmaması için gerekçeli kararın kendilerine tebliğ edilmesini talep ettikleri, bunun üzerine mahkemece davalı asiller ... ve ...'ye aynı tarihte gerekçeli kararın mahkeme kaleminde tebliğ edildiği, adı geçen davalıların Erdemli 2.Noterliğinin 07.07.2022 tarihli vekaletnamesi ile başka bir avukatı vekil tayin ettikleri, yeni vekilin ise 20.07.2022 tarihinde, yani süresinde istinaf yoluna başvurduğu, azledilen ve kendisine azilnameler tebliğ edildikten sonra gerekçeli karar tebliğe çıkarılan Avukat ...'na yapılan tebligatın ise usulüne uygun olmadığı anlaşılmaktadır.
2. Hal böyle olunca, davalıların istinaf başvurusunun süresinde olduğu kabul edilerek istinaf itirazlarının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalılar ... ve ... vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile;
Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Davalıların istinaf başvurusunun esastan incelenmesi için dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.