Logo

1. Hukuk Dairesi2024/2084 E. 2024/3371 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kıyı Kanunu'na göre açılan tapu iptali, terkin ve kal davasında, daha önce kesinleşmiş kadastro mahkemesi kararının, davaya konu taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kalan kısmı için de kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş kadastro mahkemesi kararının, dava konusu taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kalan kısmı yönünden de kesin hüküm teşkil ettiği ve davacı Hazinenin bu konuda tekrar dava açmasının hukuken mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/630 E., 2024/135 K.

HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İnebolu Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/485 E., 2019/204 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali terkin ve kal davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; tapuda davalılar adına kayıtlı bulunan 5 ada 40 parsel sayılı taşınmazın 2,96 m2'lik kısmının kıyı-kenar çizgisi içinde kaldığını ileri sürerek bu kısmın tapu kaydının iptaliyle kıyı olarak terkinine üzerinde yapı bulunması halinde yıkımına karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar süresinde cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu 5 ada 40 (eski 5 ada 3 parsel) parsel sayılı taşınmaz yönünden davacı Hazinenin de taraf olduğu, Abana Kadastro Mahkemesinin 1995/5 Esas - 1995/6 Karar sayılı dosyasında verilen dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kısmen iptali ile 42517 m2'lik kısmının kumsal olması nedeniyle tescil harici bırakılmasına dair kararının kesin hüküm teşkil ettiği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; kesinleşmiş mahkeme kararından bahsedilerek kıyı-kenar çizgisi içinde kalan taşınmaz için davanın reddine karar verilmesinin yasaya aykırı olduğu gibi korunan hukuki yararı engellediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ileri sürülen istinaf nedenlerine, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmemesine göre istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, Kıyı Kanunu gereğince açılan tapu iptali terkin ve kal istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i, 115/2 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.05.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.