Logo

1. Hukuk Dairesi2024/2864 E. 2024/4757 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı iken kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın mülkiyetinin kime ait olduğu hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı ve bayilerinin, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar aralıksız ve nizasız malik sıfatıyla 20 yıldan fazla süreyle zilyetlik koşullarını sağladıkları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/320 E., 2023/332 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/493 E., 2018/725 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili; çekişmeli 103 ada 58 parsel taşınmazın toprak tevzi komisyonunun çalışmaları sırasında 44 parsel numarası ile sınırlandırılarak Hazine adına tevzi edildiği ve tapuya kaydedildiği; ancak dava konusu taşınmazın kadastro tespiti sırasında tablendikatif listesi ve tapu kaydı dikkate alınmaksızın şartları oluşmadığı halde iktisaba elverişli zilyetlik nedeniyle davalı adına tespit ve tescil edildiğini belirterek tapu iptali ve Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde kesin hüküm itirazında bulunmuş, ayrıca tapu kaydı ve mülk edinmeye elverişli irsen intikal eden eklemeli zilyetliğe dayanarak davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazın tarım arazisi vasfında olduğu, zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme kararının eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayandığı, soyut ve maddi olaylara dayanmayan yerel bilirkişi beyanlarının hükme esas alındığı, Hazineye ait taşınmazların imar-ihya ve zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı, Toprak Tevzi Komisyonunca yapılan çalışmalar sonucu dava konusu taşınmazın Hazine adına tapuya kaydedildiği, kadastro sırasında tablendikatif listesi ve eski tapu kayıtlarının dikkate alınmadığı, dinlenen yerel bilirkişilerin yaşları nazara alındığında Hazine adına oluşan tapu kaydı tarihinden geriye doğru iktisap sağlayan süreye ilişkin zilyetliği bilmelerinin mümkün olmadığı, tevzi sırasında beyanlarına başvurulan yerel bilirkişilerin hayatta olup olmadığı araştırılıp hayatta iseler dinlenmeden karar verildiği, dosya arasında yer alan bilirkişi raporlarının soyut ve yetersiz olduğu, hava fotoğraflarından yöntemince ve yeterli yararlanılmadığı, taşınmazın komşusu parseller ile ayırıcı sınırlara sahip olup olmadığı üzerinde durulmadığı, davalı adına aynı çalışma bölgesinde kayıtsız ve belgesizden taşınmaz edinip edinmediğinin yöntemince araştırılmadığı ileri sürülerek hükmün kaldırılması ve davacı Hazine lehine hüküm kurulmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazın toprak tevzi çalışmalarında Hazine adına tapuya bağlandığı, ancak Hazineye ait tapu kaydının oluşum tarihine kadar aralıksız ve nizasız malik sıfatıyla 20 yıldan fazla süreyle zilyetlik koşullarının davalı ve bayileri lehine oluştuğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, toprak tevzi çalışmaları sırasında oluşturulan kayıtlar esas alınarak davacı Hazine adına tesis edilmiş tapu kaydına tutunmak suretiyle açılan kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 46 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Kadastro sonucunda; Kars ili, ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 103 ada 58 parsel sayılı taşınmaz Ocak 1964 tarih, 1 cilt, 27 sahife numaralı tapu kaydı dayanak alınarak Toprak Tevzi Komisyonunun yaptığı çalışmada 44 parsel sayısında sınırlandırıldığı, ... zilyetliğinde iken adı geçenin 1970 yılında ölümü ile taksimen ...'ya intikal ettiği, ...'nın 1988 yılında ...'ya hibe ederek tüm hak ve alacaklarını kestiği edinme kısmında açıklanmak suretiyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı Hazinenin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.