"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/242 E., 2023/61 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasında görülen tescil istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; Hatay ili, İskenderun ilçesi, ... Mevkii sınırlarında bulunan taşınmazın malik sıfatıyla zilyedi olduğunu, 1929 yılında Fransızlar tarafından tapulama yapıldığını ancak ormanlık alan ve civarının tapulama dışı kaldığını, bu esnada söz konusu yerin ... tarafından kullanıldığını, 1981 yılında ondan satın aldığını ve 1981 yılından itibaren nizasız ve fasılasız kullandığını ileri sürerek taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili; dava konusu yerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğunu, zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını, davacının bu yere zilyet olmadığını, Türk Medeni Kanunu (TMK)’nun 713/6 ncı gereğince Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalı ... vekili ve ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEMENİN KARARI
Mahkemece; davanın kabulüne, 17.06.2014 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1.324,76 m2 miktarlı taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 27.04.2021 tarihli ve 2019/2969 Esas, 2021/4040 Karar sayılı kararıyla; eksik araştırma ve inceleme yapıldığı gerekçesiyle bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İskenderun 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.09.2023 tarihli ve 2021/242 Esas, 2023/61 Karar sayılı kararı ile; eksik harcın verilen kesin sürede ikmal edilmediği gerekçesiyle davacının davasının reddine, taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; kesin süre verilen vekilin vekaletnamesi, yetki belgesi olmadığını, süresinde yerine getirilmediği takdirde işlemden kaldırılıp açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken reddedildiğini, davanın reddine ilişkin gerekçesinin bulunmadığını, Mahkemenin kendi ihtarına dahi uymadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
492 sayılı Harçlar Kanunu harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp anılan hususun mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlemiş ve buyurucu nitelikteki 32 inci maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını öngörmüş ise de tarafların üzerinde uzlaşamadıkları durumlarda, harca esas alınacak dava değerinin uzman bilirkişiler aracılığıyla keşfen saptanmasında zorunluluk vardır.
Harçlar Kanunu'nun 30 uncu maddesinde ''... Muhakeme sırasında tespit olunan değerin dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa yalnız o celse için muhakemeye devam olunur; takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz, HUMK’un 409 (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150 inci) maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır.'' düzenlemesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 150/4 üncü fıkrasında; “Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir...” ve 5 inci fıkrasında ise; “İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Öte yandan, kesin süreye ilişkin ara kararı her türlü yanlış anlaşılmayı önleyecek biçimde açık ve eksiksiz yazılmalı, yapılacak işler teker teker belirtilmelidir. Bunun yanında; verilen süre yeterli, emredilen işler, gerekli ve yapılabilir nitelik taşımalı, ayrıca hakim süreye uyulmamanın sonuçlarını açıkça anlatmalı, tarafları uyarmalıdır.
3. Değerlendirme
Hatay ili, İskenderun ilçesi, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan dava konusu taşınmaz bölümünün Fransızlar tarafından 1926 - 1932 yıllarında yapılan tapulamada tampon bölge olduğu gerekçesiyle tespit dışı bırakıldığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davanın 5.000 TL değer gösterilerek açıldığı, dava konusu fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1.324,76 m2 yerin değerinin dava tarihi itibariyle 65.020 TL olduğunun tespit edildiği, Mahkemece 06.12.2022 tarihli duruşmada “Dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle gerçek değeri olan bedelden alınan peşin harç mahsup edildikten sonra ödenmesi gereken 2.044,00 TL'lik tamamlama (peşin) harcını ödemesi için davacı vekiline 2 haftalık kesin süre verilmesine, belirtilen kesin süre içerisinde harcın tamamlanmaması durumunda 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 30 uncu ve 32 inci maddesi uyarınca müteakip işlemlere devam edilmeyeceğinin ve 6100 sayılı HMK'nın 150 inci maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılacağı ve buna müteakip davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına” şeklinde ara karar tesis edildiği, verilen kesin sürede harç ikmal edilmediğinden davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler uyarınca eksik harcın tamamlanmamasının yaptırımının dosyanın işlemden kaldırılması olduğu, Mahkemece verilen ihtarda da bu şekilde belirtildiği halde yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Ayrıca, keşfen saptanan değer üzerinden tamamlanması gereken eksik harcın 1.024,99 TL olduğu, Mahkemece fazla harç tahsiline ilişkin ihtarın usulüne uygun olmadığı da açıktır.
Hal böyle olunca, eksik harç miktarı hatalı olduğundan usulüne uygun ihtarat yapılmaksızın ve verilen süre içerisinde harcın tamamlanmaması halinde dosyanın işlemden kaldırılıp yasal süre içerisinde yenilenmediği takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Peşin yatırılan harcın yatırana iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı Yasa’nın 440/III-1 üncü maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
14.05.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.