"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/192 E., 2024/760 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/473 E., 2023/609 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili özetle; davacıların dedeleri ...'nun 24.06.1962 yılında vefat ettiğini, murisin mirasçıları olarak geride oğlu ... ile kızı ...'nın kaldığını, mirasçıların 31.05.1968 yılında iki taraflı anlaşma ve gayrimenkul taksim senedi ile ortak murisleri babalarından kalan taşınmazların paylaşımını yaptığını, mirasçılar arasında yapılan bu taksim senedi kapsamında köyün 101 ada 1 ve 102 ada 1 205 ada 14, 30, 34; 201 ada 2, 198 ada 12, 191 ada 2, 190 ada 4, 189 ada 2 ve 104 ada 15 parsel 180 ada 4 parsel sayılı tarla vasfındaki taşınmazların tamamıyla 25 davar, at araba, bir çift öküz ve ziraat aletleriyle birlikte köy içindeki 12 odadan ibaret meskenin ...'a, köyün Kaba ardıç mevkiindeki bir parça ve Kodulca mevkiindeki bir parça tarlanın ...'ya verildiğini ayrıca bundan başka ... tarafından ...'ya (5000) lira verilmek suretiyle paylaştıklarını, taşınmazlardaki davalıların hisselerinin miras taksim sözleşmesi ile her iki tarafın rıza göstermesiyle paylaşıldığını, paylaşıma göre mirasçıların uzun yıllardır paylaşım konusu taşınmazları kullandığını, miras taksim sözleşmesinin mirasçılar için bağlayıcı olduğunu ileri sürerek mirasçılar arasında imzalanan iki taraflı anlaşma ve gayrimenkul taksim senedi dikkate alınarak taşınmazların davalılar adına olan hisselerinin iptali ile davacıların miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılardan ..., ..., ..., ... vekili cevap dilekçesinde özetle; taraf sıfatlarının yanlış gösterilmesi sebebiyle davanın usulden reddinin gerektiğini, davacılar tarafından açılan davanın hukuka aykırı ve haksız şekilde açılmış olduğunu, davacılarca var olduğu iddia edilen sözleşmenin 31.05.1968 yılında yapıldığını, sözleşmenin ifası için gereken 10 yıllık genel zaman aşımı geçmiş olduğundan davanın zaman aşımı sebebiyle reddi gerektiğini, davacı tarafın iddia ettiği üzere dava konusu taşınmazların miras taksim sözleşmesi gereği paylaşılmadığını, davacı tarafın sözleşme gereği taşınmazların fiilen kullanıldığı iddiasını da kabul etmediklerini, miras taksim sözleşmesinin şekil şartlarına aykırılık dolayısıyla hükümsüz olduğunu, zira anne ...'nın okuma-yazmasının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu 31.05.1968 tarihli iki taraflı anlaşma ve gayrimenkul taksim senedi diye düzenlen sözleşmenin ... ve ... arasında ve muris ...'in mirasını taksim için yapıldığı, dava konusu 12 taşınmaz üzerinde ...'nın payının olduğu, bu payların dayanağının tesis kadastrosu olduğu, dava konusu taşınmazların tesis kadastrolarının bir kısmının 01.03.1984, bir kısmının 06.10.1981 tarihinde, bir kısmının da 12.04.1984 tarihinde kesinleştiği, davacıların kadastro öncesi nedene dayanarak tapu iptali ve tescil talep ettikleri, dava konusu taşınmazların kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihler ile davanın açıldığı 17.10.2022 tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde belirlenen hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle hak düşürücü süre nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; sözleşmenin yasal tüm şartları sağladığını, geçerliliği hususunda herhangi bir tereddüt bulunmadığını, dosya kapsamında dinlenmiş olan tanık beyanları ve mahalli bilirkişi beyanlarında paylaşıma konu olan taşınmazların yıllar boyunca müvekkil tarafından da kullanılmaya devam edildiğini, davalıların da taşınmazlarla hiçbir bağ ve bağlantısı bulunmadığını, Mahkemece verilen kararda ise kadastro tespitinin üzerinden çok zaman geçmiş olması ve kadastro tespitine zamanaşımı süresi içerisinde itiraz edilmemiş olması gerekçe gösterilerek davanın reddedildiğini, yasal tüm şartları karşılamakta olan sözleşmenin başlı başına zamanaşımı gerekçesi ile reddedilmemesinin ve yazılı şekilde hüküm kurulmuş olmasının usul ve yasalara aykırılık teşkil ettiğini öne sürerek Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; çekişmeli taşınmazların davalılar adına senetsizden tespit gördüğü, 101 ada 1 parsel, 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tespit tutanağının 01.03.1984 tarihinde, 104 ada 15 parsel, 191 ada 2 parsel, 205 ada 14 parsel, 205 ada 30 parsel, 205 ada 34 parsel, 190 ada 4 parsel, 198 ada 12 parsel, 201 ada 2 parsel, 189 ada 2 parsel sayılı taşınmazların tespit tutanaklarının 06.10.1981 tarihinde, 180 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tespit tutanağının 12.04.1984 tarihinde kesinleştiği, davanın 17.10.2022 tarihinde açıldığı, Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süreden sonra kadastro öncesi nedene dayalı olarak dava açmış olmasına göre Mahkemece hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; istinaf aşamasında ileri sürdüğü hususları tekrarla kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesi.
3. Değerlendirme
1.Kadastro sonucu; 101 ada 1 ve 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar 1/2 ... ile 1/2 ... adına 01.03.1984 tarihinde; 205 ada 14, 30, 34; 201 ada 2, 198 ada 12, 191 ada 2, 190 ada 4, 189 ada 2 ve 104 ada 15 parsel sayılı taşınmazlar 2/8 ..., 3/8 ... ve 3/8 ... adına 06.10.1981 tarihinde; 180 ada 4 parsel sayılı taşınmaz 1/2 ... ile 1/2 ... adına 01.03.1984 tarihinde senetsizden tescil edilmiştir. Eldeki dava kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak hak düşürücü süre geçtikten sonra 17.10.2022 tarihinde açılmıştır.
2.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.