Logo

1. Hukuk Dairesi2024/342 E. 2024/2127 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar için açılan tapu iptali ve tescil davasında, hak düşürücü süre ve zaman aşımı itirazlarının değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tutanaklarının kesinleşme tarihinden itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçmiş olması ve temyiz itirazlarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemesi gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2595 E., 2022/2586 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Çatalca 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/848 E., 2022/84 K.

Taraflar arasındaki tapu-iptali, tescil ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının kök mirasbırakanına ait olan İstanbul ili, ... ilçesi, ... köyünde kain, 1854 ve 1115 parsel sayılı taşınmazların 1983 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak Hazine adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ve davacı adına tescilini, olmazsa taşınmazların bedelinin tahsilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tapu iptal tescil talebi yönünden Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi gereğince 10 yıllık hak düşürücü süre dolduğu, tazminat talebinin de zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazların orman idaresi ile ilgisi olmadığı gibi orman ya da orman vasfını yitirmiş taşınmazlardan da olmadığını, tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devletin sorumlu olduğunu, kadastrodan doğan hakları hak düşümüne uğramış olsa dahi memur sorumluluğundan doğan zararların tazminini talep etmenin mümkün olduğunu, eski bir tapu kaydının kadastro sırasında uygulanmayarak taşınmazın başka kişiler adına tapuya tescil edilmiş olması halinde ya da bir taşınmazın kadastro tespiti üzerine kişiler adına tapuya tescil edilmesinden sonra taşınmazın kamu idareleri tarafından orman, mera, yol vs. olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası yoluyla kişilerin mülkiyetinden çıkarılması halinde de tazminat talebiyle yargı yoluna müracaat edilebileceği konusunda tereddüt olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulünü; aksi halde dosyanın yeniden karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ileri sürülen istinaf nedenlerine, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmemesine göre istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Somut olayda; 1115 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının 08.04.1977 tarihinde, 1854 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının 31.08.1987 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme tarihleri ile davanın açıldığı 31.12.2018 tarihi arasında 3402 sayılı Yasa'nın 12/3 üncü maddesinde belirlenen hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır.

2.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,14.03.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.