Logo

1. Hukuk Dairesi2024/3568 E. 2024/6341 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonrasında yapılan satışlara dayalı olarak tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine, davalıların mirasçılarının vekalet ücretinden hangi oranda sorumlu tutulacağı hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, kadastro tespiti sonrasında yapılan satışlar neticesinde davacıların mülkiyet hakkı kazandıkları taşınmaza elbirliği mülkiyeti ile sahip olmaları gözetilerek vekalet ücretinden müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmalarına karar verilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1142 E., 2023/711 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ceyhan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/189 E., 2022/141 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; Adana ili, .... ilçesi, .... Mahallesinde yapılan toprak tevzi çalışmaları sırasında Hazine tarafından borçlanma sureti ile dava konusu yerin ... oğlu ...'a Aralık 1959 tarih 137 nolu tapu ile verildiğini, ...'ın süresi içerisinde borçlanma bedelini Hazineye ödediğini, tevzi parselinin kadastro çalışması sonucu 150 parsel olduğunu, yapılan tespite karşı açılan itiraz davası sonucunda Ceyhan Kadastro Mahkemesinin 1999/52 Esas, 2000/88 Karar sayılı kararı ile; 150 parsel sayılı taşınmazın ....oğlu ... adına tesciline karar verildiğini, kararın Yargıtaydan geçerek onandığını, dava devam ederken bu yerin itirazlı olarak satıldığını, bilahare miras yoluyla paylaşılan parselin 3/4 payının itirazlı olarak ...'a satıldığını, ...'in de 3/4 payı 28.08.2019 tarihinde davacılardan ...'a sattığını, yine kadastro davası devam ederken miras yoluyla ...'a (davacı olan ...'ın dedesi) intikal eden 1/4 payın 16.01.2015 tarihinde diğer davacı...'ya satıldığını, yetki verildiği takdirde muris davalı....'ın veraset ilamını çıkarıp sunacaklarını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Bir kısım davalılar (...,...,...,); iddiaların doğru olmadığını, davacılara yapılan bir satış bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Kadastro Mahkemesi kararının kesinleşerek taşınmazın davalılar murisi adına tescil edildiği, satış akitlerinin incelendiği, taşınmazın halen davacıların zilyetliğinde bulunduğu, davacıların isteminde haklı oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, murisleri tarafından yapılan satıştan haberdar olmadıklarını, davacı tarafın dava açmadan önce kendilerine bu hususa ilişkin bilgi vermeyerek kötüniyetli olduğunu, aleyhlerine vekalet ücretine hükmedildiğini, ancak davalıların hangi orada sorumlu olduklarının belirtilmediğini, payları oranında mı yoksa müşterek ve müteselsilen mi sorumlu olacaklarına ilişkin net bir hüküm tesis edilmediğini bildirerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın ...'a İdarece verildiği ve tapuya bağlandığı, muris ...'ın 18.11.1985 tarihinde ... ...'ye resmi olarak sattığı, daha sonra satış ve taksimlerle 1/4 payın davacı Lütfi'ye, 3/4 payın davacı ...'e geçtiği, muris ...'ın taşınmazı resmi olarak sattığı, bu durumda tekrar lehine tescil kararı verilmesinin hatalı olduğu, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; kadastro tespitinden sonra kayden yapılan temliklere dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. Değerlendirme

1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; Adana ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde bulunan dava konusu 150 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı (01.12.1959 tarihli ve 137 nolu tapu) nedeniyle davalıların murisi ... adına tespit edildiği, ... aleyhine açılan kadastro tespitine itiraz davasında yapılan yargılama neticesinde Ceyhan Kadastro Mahkemesinin 1999/52 Esas, 2000/88 Karar sayılı kararı ile; çekişme konusu 150 parselin ... adına tesciline karar verildiği, verilen kararın, temyiz üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 2016/13339 Esas, 2020/1052 Karar sayılı kararı ile 150 parsel yönünden onandığı, bu suretle kararın 10.03.2020 tarihinde kesinleşmesi ile de 150 parsel sayılı taşınmazın davalıların murisi ... adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Öte yandan, kadastro tespitinden sonra ... tarafından tespit öncesi tapu kaydı (01.12.1959 tarihli ve 137 nolu tapu) üzerinden dava konusu taşınmazın 18.11.1985 tarihinde ... ...'ye satış suretiyle devredildiği, taşınmazın temlikine dayanak resmi senette 150 parsel olarak Tapulama Mahkemesinde itirazlı olduğundan bahsedildiği, ...'in ise taşınmazı 20.01.1998 tarihinde temlik ettiği, bilahare sonrasında da yapılan satış ve intikal işlemlerinin ardından 16.01.2015 tarihinde davacı...'nın taşınmazdaki 1/4 payı ...'dan; 28.08.2019 tarihinde davacı ...'ın taşınmazdaki 3/4 payı ...'dan satış suretiyle temlik aldığı, taşınmazın dava dışı kişilere ve en son davacılara devredildiği akitlerde ise yine taşınmazın 150 parsele revizyon gördüğüne ve halen Ceyhan Kadastro Mahkemesinde davalı olduğuna değinildiği, davacıların tapu kaydı nedeniyle kadastro çalışmaları sırasında 150 parsele revizyon gören ve davalıların mirasbırakanı ... adına tespit edilen dava konusu yeri Kadastro Mahkemesinde açılan davanın sürdüğü sırada kayden satın aldıkları açıktır.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ...'ın diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Davalı ...'ın vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazına gelince;

Tapu iptali ve tescil kararı verilen dava konusu taşınmazın.... adına tescil edildiği anlaşılmakla ....'ın mirasçıları olan davalıların dava konusu taşınmaza elbirliği halinde malik olacakları gözetilerek vekalet ücretinden müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları belirtilmeksizin hüküm tesis edilmesi doğru değil ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı ...'ın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı ...'ın vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazının kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (6) numaralı bendinde yer alan "vekalet ücretinin" ibaresinden sonra gelmek üzere "müştereken ve müteselsilen" ibaresinin eklenmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.