Logo

1. Hukuk Dairesi2024/363 E. 2024/1272 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, davalıya ait taşınmazların tescil işleminin iptalini ve daha önce açtığı ihalenin feshine ilişkin davanın reddine dair kararın iptalini talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: HUMK'un 427. maddesinde taşınmazın aynına yönelik davalar bakımından miktar sınırlaması düzenlenmemiş olması ve mahkemenin ilk kararının Bölge Adliye Mahkemeleri'nin göreve başlamasından önce verilmiş olması gözetilerek temyiz incelemesinin yapılıp, Mahkemenin ek kararının kaldırılmasına ve nihai kararın onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/10 E., 2023/588 K.

EK KARAR TARİHİ : ...

DAVALILAR : ... vekili Avukat ...

DAHİLİ DAVALILAR : ... , ... vekili Avukat ..., Avukat ..., ..., ... vekilleri Avukat ...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasında Mahkemesinde görülen tapu iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; davacının temyiz talebi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir. Davacının temyiz talebi üzerine, Mahkemece 07.11.2013 tarihli ek kararla miktar yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

Mahkemenin ek kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ..., Sulh Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde; davalı ... ile aralarındaki uyuşmazlığa dair Kızılcahamam Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/360 Esas, 2013/351 Karar sayılı ret kararının hatalı olduğunu, davalı adına tesciline karar verilen 1486, 1489, 1541, 2492 parsel sayılı taşınmazların tescil işleminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek davalı adına yapılan tescil işleminin iptalini talep etmiş; davacı 04.04.2023 tarihli dilekçesi ile 2492 parsel sayılı taşınmaz maliki ...'ın dava dışı sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasındaki Kızılcahamam Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/360 Esas sayılı dosyasının bu dava bakımından kesin hüküm teşkil ettiğini, dava konusu taşınmazların paydaşlarından birinin mirasbırakan babası Mehmet olduğunu, davalının mirasçılar arasında görülen ortaklığın giderilmesi davası sonucunda taşınmazları ihale ile satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

2.Dahili davalı ... ve ... vekili; kesin hüküm ve zamanaşımı nedeniyle davanın reddini savunmuş; dahili davalı ... ve ... vekili de davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

1.Kızılcahamam Sulh Hukuk Mahkemesinin 04.08.2014 tarihli ve 2014/343 Esas, 2014/327 Karar sayılı kararıyla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, dava dilekçesinin görevsizlik sebebi ile reddine karar verilmiştir.

2. Kızılcahamam Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.03.2015 tarihli ve 2014/407 Esas, 2015/68 Karar sayılı kararıyla taraflar arasında daha önce görülen davaların kesin hüküm teşkil ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 18.04.2018 tarihli ve 2015/10188 Esas, 2018/9216 Karar sayılı kararıyla; görevsizlik kararı veren Mahkemenin dosyayı kendiliğinden görevli Mahkemeye gönderemeyeceği, dosya kapsamında davacının böyle bir talebi olmadan Mahkemece kendiliğinden Asliye Hukuk Mahkemesine dosyanın gönderildiği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 20 nci maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 31.10.2018 tarihli ve 2018/170 Esas, 2018/267 Karar sayılı kararıyla bozma kararına uyularak HMK'nın 20 nci maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 23.09.2020 tarihli ve 2019/2688 Esas, 2020/4387 Karar sayılı kararıyla; Dairenin bir önceki kararının maddi hataya dayalı olduğu, davacının dosyanın görevli Mahkemeye gönderilmesi talebi üzerine dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiğinin anlaşıldığı, maddi hataya dayalı bozma kararına uyulmuş olmasının usuli kazanılmış hak kuralının istisnalarından olduğu, işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tapu iptali ve tescil davasının kayıt malikine karşı açılabileceği, dava konusu dört taşınmazın tapu kayıt malikinin davalı ... olmadığı gerekçesiyle bu davalı yönünden davanın husumet yokluğundan reddine; 2492 (146 ada 9 parsel) parsel sayılı taşınmazın kayıt malikinin davacıya verilen süreye rağmen davaya dahil edilmediği gerekçesiyle bu parsel yönünden davanın reddine; diğer davalıların taşınmazları davalı ...'den satın aldığı, dosya kapsamında herhangi bir kötü niyetlerinin tespit edilmediği, davacının ihalenin feshine yönelik talebinin ise Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen Kızılcahamam Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/360 Esas sayılı dosyası ile reddedildiği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Davacının temyiz istemi, Mahkemenin 07.11.2023 tarihli ek kararıyla 2023 yılı temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gerekçesiyle reddedilmiştir.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemenin ek kararının hatalı olduğunu, ihalenin feshine ilişkin Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tapu iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427 nci maddesi.

2. HMK’nın geçici 3 üncü maddesi

3. Değerlendirme

1.01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK'nın 450 nci maddesiyle HUMK ek ve değişiklikleriyle birlikte tümüyle yürürlükten kaldırılmıştır. Bununla birlikte kanun koyucu uygulamada birtakım sorunların ortaya çıkmasını engellemek için HMK'nın geçiş hükümlerini ayrıca düzenlemiştir. Bu bağlamda HMK’nın geçici 3 üncü maddesinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar HUMK'un 26.09.2004 tarih ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 444 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı açıkça düzenlenmiştir.

2. Somut olayda, Mahkemenin ilk kararının 04.08.2014 tarihli olduğu, kararın Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verildiği, yargılamanın HUMK'un temyize ilişkin maddeleri ile yürütüleceği, HUMK’un 427 nci maddesinde taşınmazın aynına yönelik davalar bakımından herhangi bir miktar sınırlaması düzenlenmediği gözetildiğinde ek kararın hukuka aykırı olduğu anlaşılmakla, Mahkemenin 07.11.2023 tarihli ek kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

3. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla, 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

4. Dava konusu ... köyü 1486 parsel sayılı (...,... parsel), 1489 parsel sayılı (149 ada 114 parsel) ve 1541 parsel sayılı (149 ada 100 parsel) taşınmazlar ...,... ve davalı ...'ün babası ... adına tespit görmüş, tapulama tutanağı 14.01.1954 tarihinde kesinleşmiş; Mahkeme kararıyla satış suretiyle 22.04.2014 tarihinde davalı ... adına tescil edilmiş; 1486 parsel sayılı taşınmaz satış işlemiyle 13.08.2018 tarihinde dahili davalı ... adına tescil edilmiş; 1489 parsel sayılı taşınmaz satış işlemiyle 18.08.2015 tarihinde dahili davalı ... adına tescil edilmiş; 1541 parsel sayılı taşınmaz satış işlemiyle 10.08.2016 tarihinde dahili davalıların mirasbırakanı... adına tescil edilmiştir.

5. Dava konusu ... parsel sayılı (146 ada 9 parsel) taşınmaz; ... ve davalı ...'ün babası ... adına tespit görmüş, tapulama tutanağı 14.01.1954 tarihinde kesinleşmiş; Mahkeme kararıyla satış suretiyle 30.04.2014 tarihinde dava dışı ... adına tescil edilmiştir.

6. Davacı ..., davalı ...'e karşı daha önce açmış olduğu ihalenin feshine ilişkin Kızılcahamam Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/360 Esas, 2013/351 Karar sayılı davanın reddine dair kararının iptalini talep etmiştir.

7. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.a)Davacının, Mahkemenin 07.11.2023 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile 07.11.2023 tarihli ek kararın KALDIRILMASINA,

b)Peşin yatırılan harcın istek halinde davacıya iadesine,

2.a)Davacının 07.09.2023 tarihli gerekçeli karara yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,

b)Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

3.Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

4.1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

19.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...