"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2024/188 E., 2024/486 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili talepli davanın bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; Hakkari ili, ... ilçesi, ... köyü 102 ada 7 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmazın mirasbırakanından intikal ettiğini, eklemeli biçimde 60 yılı aşkın zamandır taşınmazın zilyetliğinde olduğunu ileri sürerek 102 ada 7 parsel sayılı taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine temsilcisi; dava konusu taşınmazın 1963 yılı 53 numaralı Toprak Tevzi Komisyonunun 59 parsel numaralı taşınmazından revizyon gördüğünü, Hazinenin özel mülkiyetindeki taşınmazlardan olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yüksekova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.12.2018 tarihli ve 2015/821 E., 2018/863 K. sayılı kararı ile; tapunun tesisinden geriye doğru davacı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 46. maddelerinde öngörülen 20 yıl süre ile malik sıfatıyla zilyetlik koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
B. Bozma Kararı
Dairenin 04.12.2023 tarihli ve 2022/831 E., 2023/7130 K. sayılı kararıyla; "Dava konusu taşınmazın hükmen tesciline esas alınan Yüksekova Kadastro Mahkemesinin 24.02.2009 tarihli ve 2007/863 E., 2009/172 K. sayılı dosyasında, eldeki dosya davacısı ... tarafından dava konusu 102 ada 7 parsel sayılı taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayalı olarak dava açılıp yapılan yargılama sonucunda delil (keşif) avansının süresinde yatırılmaması nedeniyle davanın reddine karar verildiği ve hükmün derecattan geçerek kesinleştiği, bu nitelikte bir kararın davanın esasına ilişkin olduğu ve kesin hüküm oluşturacağından eldeki davanın kesin hüküm nedeniyle reddinin gerektiği'' gerekçesiyle önceki karar bozulmuştur.
C. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Yüksekova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen temyiz incelemesine esas kararı ile; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
D. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
E. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; öncelikle adli yardım isteklerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiş, işin esası yönünden ise kesin hüküm olarak kabul edilen, çekişmeli taşınmazın hükmen tesciline esas dava dosyasında deliller toplanıp esas hakkında karar verilmediğini, bu nedenle eldeki dava yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
F. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 46. maddeleri,
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucu, Yüksekova ilçesi, .... köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 7 parsel sayılı 5.638,73 metrekare yüz ölçümündeki tarla vasıflı taşınmaz, tutanağın beyanlar hanesinde davacının işgalinde olduğu gösterilmek suretiyle Toprak Tevzi Komisyonu çalışmaları sonucunda oluşan tapu kaydına dayanılarak Hazine adına tespit edilmiş, davacı tarafından taşınmazın tespitine itiraz edilmesi üzerine Yüksekova Kadastro Mahkemesinin 2007/863 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine, taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, böylece taşınmazın kadastro tespiti hükmen kesinleşmiştir.
2. 6100 sayılı HMK’nın 336/3. ve 334. maddeleri gereğince, davacı vekilinin yerinde bulunan adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
3. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3. maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428. maddesi ile 439. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
4. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin adli yardım talebinin kabulüne,
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davacı kararı adli yardım talepli temyiz ettiğinden ve adli yardım talebi kabul edildiğinden; başlangıçta alınmayan 886,80 TL temyiz başvuru harcı ile 427,60 TL onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.