"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/79 E., 2021/938 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret-Kabul-Karar Kaldırılarak Dava Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Van 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/170 E., 2020/229 K.
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istekli davada İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine ilişkin verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine, davalı Hazine vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-2. maddesi gereğince kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; Van ili, ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 1695 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakıldığını ve daha sonra davalı ... adına tescil edilip diğer davalı ... Belediye Başkanlığına devredildiğini, davacının ve babasının dava konusu taşınmazı tarıma elverişli hale getirdiğini, 1980 yılından itibaren taşınmazın ekilip biçildiğini, 1983 yılında da taşınmazın davacının babası tarafından tamamen davacıya bırakıldığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini, olmadığı takdirde dava konusu taşınmazın değeri hesaplanarak bedelinin davalı Hazineden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... Belediye Başkanlığı vekili; davacının dava konusu taşınmazı zilyetliğinde bulundurma şartlarının gerçekleşmediğini belirterek davanın reddine, dava konusu taşınmazın Belediye adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Hazine vekili; davanın yasal sürede açılmadığını, dava konusu taşınmazın belediye sınırları içerisinde kaldığını, 20 yıllık zilyetlik süresinin dolup dolmadığı hususunun araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; iddianın kanıtlanamadığı, dava tarihi itibari ile davacının 20 yıllık zilyetlik süresi dolmadığı, davalı Hazinenin malik olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı Hazine vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalıların haksız tescile dayanan sahipliklerinin geçerli olmadığını ve hukuken korunmaya değer iyiniyetlerinin bulunmadığını, mahalli bilirkişi beyanlarında bir takım çelişkiler olduğunu ancak zilyetliğin kanıtlandığını ve davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, vekalet ücretinin yüksek hesaplandığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı Hazine lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; davacının dava konusu taşınmazda zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı, belediyece verilen imar durumuna ait belge içeriğine göre de davacının taşınmazda 20 yıllık zilyetliğinin bulunmadığı, her iki davalı için ret gerekçesinin farklı olduğu, ayrı ayrı vekalet ücreti ödenmesi gerektiği gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine; davalı Hazine vekilinin istinaf isteğinin HMK'nın 353/1-b-2. maddesi gereğince kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilerek davalılar lehine ayrı ayrı nispi vekalet ücreti takdir edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek ve her iki davalı lehine ayrı ayrı nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını, dava değerini ıslah etmediklerini, dava dilekçesindeki dava değerinin vekalet ücreti takdir edilirken dikkate alınması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tespit harici iken ihdasen Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescili, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713. maddesinin 1. fıkrası, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 3. maddesinin 2. fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Van ili, ... ilçesi, ... köyü çalışma alanın bulunan taşınmazın 1978 yılında yapılan tapulama çalışmasında 766 sayılı Kanun uyarında tespit harici bırakıldığı, 27.03.2001 tarihinde 1264 parsel olarak ihdasen davalı Hazine adına tarla vasfı ile tescil edildiği, 08.08.2001 tarihinde yapılan açık artırma ihalesi sonucunda 1264 parselin davalı Belediyeye devredildiği, 05.08.2003 tarihli ifraz işlemi sonucu taşınmazın 1290 ilâ 1315 parsel sayılı taşınmazlara ayrıldığı, 1291 parselden 1315 parsele kadar olan yerler davalı Belediye tarafından 26.08.2003 tarihinde dava dışı kooperatife devredildiği, 1290 ve 1291 parsel sayılı taşınmazların Belediye uhdesinde kaldığı, 02.10.2013 tarihli imar uygulaması ile 1290 parselin dava konusu 1695 parsele, 11.03.2021 tarihli imar uygulaması ile de 6981 ada 1 parsele gittiği, 6981 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 5.911,23 m2 yüz ölçümlü olarak arsa vasfı ile halen davalı Belediye adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.
2. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.09.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.