"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/215 E., 2022/352 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasında görülen tapu iptali - tescil ve bedel davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davacılar vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; mirasbırakanları Hatice ve ...’a ait 7, 33, 35, 56, 64, 77, 100, 111, 133, 134, 156, 157, 158, 166, 171, 185, 188, 292, 293, 313, 346, 545, 836 ve 841 parsel sayılı taşınmazların malik olmayan kişiler tarafından sahte resim ile sadece mühür kullanılarak maliklerin parmak izi alınmaksızın, tapuda hileli, sahte işlemlerle ve tapu memurunun ağır kusuru ile satış suretiyle temlik edildiğini, satışların sahte ve yok hükmünde ve taşınmazları devralan kişilerin de kötüniyetli olduklarını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile mirasbırakanları adlarına tesciline, aksi takdirde bedelin tazminine karar verilmesini istemişler, bilahare davacılar vekili, dava konusu 7, 33, 56, 100, 111, 156, 157, 158, 185, 188, 292, 293, 836 ve 841 parsel sayılı taşınmazların satışlarının yapılması nedeniyle anılan taşınmazlar yönünden davanın atiye bırakılmasını talep ettiklerini bildirmiştir.
II. CEVAP
Davalılar; devirlerin hukuka uygun olduğunu, satın alan kişilerin de iyiniyetli olduklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1. Mahkemece; 4721 sayılı Kanun'un 712. maddesi uyarınca 10 yıllık sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir. Karara karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 26.02.2018 tarihli ve 2015/8179 Esas, 2018/1163 Karar sayılı kararı ile; sahtecilik sonucu yapılan işlemlerin yok hükmünde olduğu, aradan süre geçmesiyle işlemlerin geçerli hale gelmeyecekleri, somut olayda Türk Medeni Kanunu’nun 712. maddesinin uygulanma yeri de bulunamadığına değinilerek işin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
3. Mahkemenin 30.06.2022 tarihli ve 2019/215 Esas, 2022/352 Karar sayılı kararıyla; bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, sahtecilik iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve bir kısım davalılar (... vd) vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların mirasbırakanları adına kayıtlı iken, sahte mühür ve sahte resim kullanılmak suretiyle satış işlemi yapılmış gibi gösterildiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yapılan devirlerde resmi işlemlerde uyulması gereken resmi usullerin hiç birine uyulmadığını, bu husus değerlendirilmeden eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile karar verildiğini, imza atmaya muktedir olmayan veya yazı bilmeyen bir kimsenin, imza yerine el ile yapılmış bir işaret (mesela parmak izi) veya mühür kullanabileceğini ve senetteki bu işaretin (parmak izinin) veya mühürün, köy veya mahalle ihtiyar heyeti ve iki tanık tarafından onaylanması gerektiğini, sahte fotoğraf ve sahte mühür kullanıldığını, parmak izi alınmadan ya da yasanın aradığı tanıklar bulunmadan yok hükmünde işlemler yapıldığını, dosya kapsamında yer alan resim ve mühürlü tüm belgeler üzerinde Adli Tıp kurumu tarafından inceleme yaptırılması gerektiğini, Adli Tıp Kurumuna inceleme yaptırmadan, resmi işlemlerde uyulması gereken usuller değerlendirilmeden eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeler ile karar verildiğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
2. Bir kısım davalılar (... vd) vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalılar ..., ... ve ...'in soy isminin ... olduğunu, kendisini vekille temsil ettiren davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini bildirerek hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; sahtecilik (yolsuz tescil) hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 6., 705., 1022/1., 1023., 1024., 1025. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacılar murisi ...'ın dava konusu 313 ve 346 parsel sayılı taşınmazlarını 19.11.1954 tarihli ve 966 yevmiye numaralı satış akdiyle, 171 parselini ise 07.04.1955 tarihli ve 317 yevmiye numaralı satış akdiyle ...'a; 64 parsel sayılı taşınmazını 07.04.1955 tarihli ve 319 yevmiye numaralı satış akdiyle ...'a, 111 parselini ise aynı satış akdinde ...'e; 133 ve 134 parsel sayılı taşınmazlarını da 19.08.1955 tarihi 711 yevmiye numaralı satış akdiyle ...'a; 35, 77, 545, 7, 33, 56, 100, 156, 157, 158, 185, 188, 292, 836 ve 841 parsellerini 12.03.1956 tarihli ve 159 yevmiyle numaralı satış akdiyle ...'a, yine tarafların murisi ve ...'ın eşi ...'ın da aynı akitte 293 parselini ...'a; ...'ın 166 parsel sayılı taşınmazını ise 07.04.1955 tarihli ve 318 yevmiye numaralı satış akdiyle ...'a devrettiği, dava konusu taşınmazların satış, intikal, taksim işlemleri neticesinde davalılara temlik edildiği anlaşılmaktadır.
2. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
4. Karar başlığında, bir kısım davalıların soyadlarının "..." yerine "..." olarak yazılması doğru değil ise de bu husus yerinde düzeltilebilir bir maddi hata olarak görülmüştür.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin ve bir kısım davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 349,90'ar TL bakiye onama harçlarının temyiz eden davacı ve davalı taraflardan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.