"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/584 E., 2024/784 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aybastı Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/169 E., 2024/37 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ordu ili, .... ilçesi, ... Mahallesinde kain dava konusu 151 ada 51 parsel sayılı taşınmazın öncesinde davacının babasına ait olduğunu, davacının muris babası tarafından taşınmaz üzerinde su deposu olan kısmın davalı Kuruma, bakiye kısmındaki bahçenin ise davacıya hibe edildiğini, kadastro çalışmaları sırasında ise hatalı olarak taşınmazın tamamının davalı adına tescil edildiğini ileri sürerek taşınmazın üzerinde su deposu bulunan kısmı haricindeki bölümünün davalı adına tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; hak düşürücü sürenin dolduğunu, dava konusu taşınmazın davalı Kuruma ait olduğunu, üzerindeki su deposunun da kamu yararı doğrultusunda yöre halkının su ihtiyacının karşılanması için kullanıldığını, taşınmazın özel mülkiyete konu olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın kadimden beri köy halkının içme suyunu sağladığı, muhafaza etmek amacıyla su deposu olarak kullanılmakta olduğu belirtilerek su deposu vasfıyla .... Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edildiği, kadastro tutanağının 19.11.2009 tarihinde kesinleşerek köy adına tescil edildiği, 26.06.2014 ve 03.07.2017 tarihlerinde kurumlar arası tashihen devir işlemleriyle son olarak davalı ... adına tescil edildiği, davacının kadastro öncesi hibe sebebine dayandığı, 10.10.2023 tarihinde açılan davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf isteminde bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının kadastro öncesi nedene dayandığı, dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının kesinleştiği 19.11.2009 tarihinden itibaren davanın açıldığı 10.10.2023 tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın kadastro tutanağındaki su deposu vasfının yanına kadastro sırasında veya sonrasında el yazısıyla "ve bahçe" ibaresinin eklendiğini, davacının hem kadastro öncesi hem de kadastro sonrasında taşınmaza zilyet olduğunu belirterek istinaf dilekçesini tekrar etmekle Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının ortadan kaldırılmasını ve İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dava konusu Ordu ili, .... ilçesi, .... Mahallesinde kain 151 ada 51 parsel sayılı taşınmaz kadastro çalışmaları sırasında 06.08.2009 tarihinde senetsizden, kadimden beri köy halkının içme suyunu sağlaması ve muhafaza etmek amacıyla su deposu olarak kullanılması sebebiyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16. maddesine istinaden 405,11 m2 yüz ölçümlü su deposu ve bahçe vasfıyla davadışı Kayabaşı Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edildiği, 19.10.2009 ilâ 18.11.2009 tarihleri arasındaki askı ilân süresi içerisinde itiraz edilmeksizin kadastro tutanağının 19.11.2009 tarihinde kesinleşmesi üzerine aynı tarihte taşınmazın davadışı köy adına tescil edildiği, 26.06.2014 tarihli kurumlar arası tashihen devir işlemiyle davadışı Ordu Büyükşehir Belediye Başkanlığı adına, 03.07.2017 tarihli kurumlar arası tashihen devir işlemiyle de davalı ... adına tapuda tescil edildiği anlaşılmakla, taşınmazın kadastro tutanağının kesinleştiği 19.11.2009 tarihi ile davanın açıldığı 10.10.2023 tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde belirlenen on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği açıktır. Hak düşürücü süre dava şartı olup yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmelidir.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370/1. hükmü uyarınca ONANMASINA,
Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.