Logo

1. Hukuk Dairesi2024/4294 E. 2024/6419 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/1498 E., 2024/1263 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyadin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/206 E., 2024/1 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; Ağrı ili, .... ilçesi,.... köyünde kain 72 ada 2 parsel sayılı taşınmazın babası ....tarafından taşınmazın önceki zilyedi olan....'tan noter huzurunda yapılan 21.02.1984 tarihli zilyetliğin devri sözleşmesi ile temlik alındığını, taşınmazın daha sonra babası tarafından kendisine verildiğini ve taşınmazın kendi zilyetliğinde olduğunu, kadastro çalışmaları sırasında dava konusu taşınmazın Hazine adına tespit ve tescil edildiğini ancak bu durumun gerçeği yansıtmadığını belirterek taşınmazın tapu kaydının iptali ile kendi adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili; iddiaların haksız ve yersiz olduğunu, davanın öncelikle hak düşürücü süre nedeniyle reddinin gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 17.04.1992 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 28.05.2021 tarihinde on yıllık hak düşürücü sürenin geçmesinden sonra açıldığı belirtilerek davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu taşınmazın kadimden bu yana davacı tarafından kullanıldığını, taşınmaz başında keşif yapılmaksızın davanın karara bağlanmasının hukuka aykırı olduğunu, gerekçeli kararda davacı tarafından sunulan delillere neden itibar edilmediğinin açıkça anlatılmadığını, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddedilmesinin mülkiyet hakkının ve mahkemeye erişim hakkının açıkça ihlali anlamına geldiğini, davanın yolsuz tescil sebebiyle açıldığını, bu davaların hak düşürücü süreye tabi olmadığını, davacının tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan bir zararı olduğunu bu nedenle davanın en azından bedel yönünden kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 17.04.1992 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi.

3. Değerlendirme

1. Ağrı ili, .... ilçesi.... köyünde yapılan kadastro çalışmasında 72 ada 2 parsel sayılı 14.471 m2 yüz ölçümlü taşınmaz senetsizden tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, tutanak 17.03.1992 ilâ 16.04.1992 tarihleri arasında askı ilanına çıkartılmış, askı ilan süresi içerisinde dava açılmadığından tutanak 17.04.1992 tarihinde kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. Dava konusu taşınmaza yönelik eldeki davanın ise Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 28.05.2021 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.

2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA,

Davacının adli yardımdan faydalanarak harç yatırmaksızın kararı temyiz ettiği anlaşıldığından aşağıda yazılı 2.107,80 TL başvuru harcı ile 427,60 TL onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.