Logo

1. Hukuk Dairesi2024/4459 E. 2024/5628 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir tapu iptali ve tescil davasının ardından, davacı tarafından tefecilik suçundan dolayı yargılamanın iadesi talep edilmesi uyuşmazlığına ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı hakkında verilen tefecilik mahkumiyet kararının HMK m.375'te sayılan yargılamanın iadesi sebeplerini oluşturmadığı, kesinleşen tapu iptali ve tescil davasında davalılar yönünden yargılamanın iadesi talep edilebilecek bir hüküm de bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/608 E., 2024/1695 K.

HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/512 E., 2022/657 K.

Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın yargılamanın iadesini talep eden / davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı yargılamanın iadesini talep eden / davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Yargılamanın iadesini talep eden / davacı; ekonomik sıkıntıları nedeniyle tefecilik yapan davalı ...'den faizle para aldığını, teminat olarak da 361 ada 10 parsel sayılı taşınmazdaki dava konusu 1 numaralı bağımsız bölümünü davalı ...'e devrettiğini, taşınmazın ... tarafından muvazaalı olarak diğer davalı ...'e devredildiğini, 8 numaralı bağımsız bölümünü ise davalı ...'in talebi üzerine davalı ...'e devrettiğini, ... tarafından da taşınmazın diğer davalı ...'ya temlik edildiğini, davalı ... dışındaki diğer davalıların da muvazaalı işlemin tarafı olduklarını, davalı ... ile aralarındaki anlaşma gereğince kararlaştırdıkları ödemeleri yaptığını, ancak davalı ...'in teminat olarak devredilen dava konusu taşınmazları iade etmediğini, Mahkemenin 2013/202 Esas, 2013/92 Karar sayılı kararı kesinleşmiş ise de davalı ...'in tefecilik suçunu işlediğinin karar tarihinden sonra kesinleşen meza mahkemesi kararıyla sabit olduğunu, İstanbul Anadolu 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/511 Esas, 2015/295 Karar sayılı kararının 21.01.2021 tarihinde kesinleştiğini ileri sürerek yargılamanın iadesine, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde faizi ile birlikte bedele karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Bir kısım davalılar; yargılamanın iadesi şartlarının oluşmadığını, davacının haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Mahkemenin 2013/202 Esas sayılı dosyasında davalılar ... ve ... yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği ve hükmün bu haliyle kesinleştiği, davalı ... ve ... yönünden verilen kararın niteliği nazara alındığında anılan davalılar yönünden yargılamanın yenilenmesi talep edilmesinin mümkün olmadığı, davalı ... ve ... yönünden verilen önceki hükme ilişkin olarak yargılamanın yenilenmesi talebinin görülebilirlik koşulu bulunmadığı, davalı ... ve ... dışındaki diğer davalılar yönünden muvazaa iddiası ispatlanamadığından davanın reddine karar verildiği, davacı tarafın yargılamanın yenilenmesi istemine konu İstanbul Anadolu 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/511 Esas sayılı dosyasında, adı geçen davalılar yönünden verilen herhangi bir mahkumiyet hükmünün bulunmadığı, davalıların kötüniyetli olduklarını ispata elverişli herhangi bir tespite de yer verilmediği, diğer davalılar yönünden de önceki hükme ilişkin olarak yargılamanın yenilenmesi talebinin görülebilirlik koşulu bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde yargılamanın iadesini talep eden / davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Yargılamanın iadesini talep eden / davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların tefecilik sonucu hukuka aykırı olarak ele geçirildiğinin kesinleşen ceza mahkemesi kararıyla tartışmasız hale geldiğini, tüm ceza dosyası kapsamının bunun delili olduğunu, ceza yargılamasındaki kamera kayıtları, tanık beyanları ve tüm belgelerden davalıların faizle para alışverişi yaptığını, dava konusu taşınmazların teminat amacıyla alındığını açıkça kabul ettiklerinin görüldüğünü bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı ... hakkında verilen mahkumiyet kararının HMK'nın 375. maddesinde ön görülen yargılamanın iadesi sebeplerini oluşturmadığı, kesinleşen tapu iptali ve tescil davasında davalı ... ve ... için yargılamanın iadesi talep edilecek bir hüküm verilmediği, tüm delillerin toplandığı, verilen kararda usul ve yasaya, kamu düzenine aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca, yargılamanın iadesi talep edenin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde yargılamanın iadesini talep eden / davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Yargılamanın iadesini talep eden / davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 374. vd maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup yargılamanın iadesini talep eden / davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Yargılamanın iadesini talep eden / davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Onama harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.