"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/941 E., 2023/1353 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Zara Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/53 E., 2023/87 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... dava dilekçesinde; kadastro çalışmaları sonucunda Sivas ili Zara ilçesi Belentarla köyünde bulunan 137 ada 3 parsel sayılı taşınmazın adına tescil edildiğini, bu taşınmaz içerisinde kalması gereken 50-60 m2'lik kısmın davalı adına kayıtlı 137 ada 2 parsel içerisinde kaldığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; kadastro çalışmaları sonucu doğru sınırların belirlendiğini belirterek davanın reddini savunmuş, davalının ölümü üzerine davaya mirasçıları devam etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.Zara Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.03.2020 tarihli ve 2018/168 Esas, 2020/73 Karar sayılı kararıyla; dava konusu edilen kısımda davacının zilyetliğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacının istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 21.01.2021 tarihli kararıyla; davacının dayandığı tapu ve vergi kayıtlarının mahallinde uygulanması gerektiği belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahallinde yapılan keşifte dinlenilen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile 02.09.2022 havale tarihli fen bilirkişi raporu uyarınca davacı tarafça dayanılan tapu ve vergi kayıtlarından herhangi birinin mevki, yüz ölçümü ve hudutlar itibariyle dava konusu alanlara uyduğunun tespit edilemediğini, dava konusu edilen kısımlarda davacının zilyetliğini de ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahallinde dinlenilen bilirkişilerin davacının dayandığı tapu kaydının bir ya da iki sınırını ifade ettiği, tapu kaydının yapılan araştırmalara rağmen bulunamadığı, zilyetlik yönünden ise davacının dava konusu kısımda zilyetliğinin tespit edilemediği belirtilerek davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının dayanmış olduğu tapu kayıtlarının çok eski tarihli olması nedeniyle mahalli bilirkişi ve tanıkların bu kayıtlardaki sınırları tespit edememesinin doğal olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince istenilen tapu kayıtlarının eksik talep edildiğini, 44 sıra numaralı tapu kaydının dava konusu yere uyduğunu ancak Mahkemenin gerekçesini 50 numaralı sıra kaydına dayandırdığını, 1950 yıllarına ait hava fotoğraflarının incelenmesini, mahalli bilirkişilerin davalıların uzaktan akrabası olduğunu bu nedenle beyanlarının değerlendirmeye esas alınmaması gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Kadastro sonucu, Sivas ili Zara ilçesi Belentarla köyü çalışma alanında bulunan 137 ada 2 parsel sayılı 317,89 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı, çekişmeli taşınmazın bir kısmının kendisine ait 137 ada 3 parsel sayılı taşınmaza dahil olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 345,55 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.