"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1923 E., 2024/1483 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/155 E., 2022/17 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya ili, Alanya ilçesi, ... Mahallesinde bulunan 1967 parsel sayılı yaklaşık 33.350 m² taşınmazı, kök murisleri ve son elli yıldır davacıların kesintisiz olarak yaklaşık yüzyılı aşkın süredir geçmişten bu güne emek, zaman ve masraf sarf ederek nizasız, fasılasız malik sıfatıyla zilyet olarak kullandıkları iddiasıyla dava konusu taşınmazın davalı Hazine adına olan tapusunun iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde, hak düşürücü sürenin geçtiğini öne sürerek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; açılan davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece, davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olması nedeniyle reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden hukuka, kamu düzenine aykırılık bulunmadığından davacılar vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın davalı İdare adına kayıtlı olmasının herhangi bir hakka dayanmayıp yolsuz tescile dayandığı, taşınmazın geçmişten beri ve halen müvekkillerince kullanıldığı, zilyetliğin hiçbir zaman davalı İdareye geçmediği, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazlar yönünden Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanmasının mümkün olmadığı, eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiği, yolsuz tescile dayalı bir kazanılmış haktan söz edilemeyeceği için davalı Hazinenin kazanılmış hakkının korunması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin de hukuka aykırı olduğu, davanın ön inceleme duruşmasında karara bağlanmış olması gözetilmeden davalı İdare lehine fazladan vekalet ücretine hükmedildiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava; kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
1. Kadastro sonucunda Antalya ili, Alanya ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 1967 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 28.06.1959 tarihinde yapıldığı ve hükmen 09.08.1969 tarihinde kesinleşerek Hazine adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, dosya kapsamından eldeki davanın kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu ve dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 09.08.1969 tarihinden itibaren davanın açıldığı 29.06.2021 tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşıldığına göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 187,80 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.