"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/971 E., 2024/1375 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Türkoğlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/435 E., 2022/947 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; Kahramanmaraş ili, Türkoğlu ilçesi, ... köyünde bulunan 219 ada 432 parsel sayılı taşınmazın öncesinde kök muris ...'ya aitken murisin sağlığında yaptığı paylaştırma neticesinde bu yerin kendilerine kaldığını, taşınmazın 50-60 yıldır kendilerinin zilyetliğinde bulunduğunu, kadastro çalışmalarında taşınmazın davalıların mirasbırakanı ... adına tescil edildiğini ileri sürerek muris muvazaası, hata, hile sebeplerine dayalı olarak olmazsa kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı ...; dava konusu taşınmazın edinim tarihi itibariyle üzerinden on yıl geçtiğini, bu hususun zamanaşımı olarak değerlendirilmesinin gerektiğini, davacıların mirasçı olarak söz konusu taşınmazda iddiada bulunamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, taşınmazın uzun yıllardır davacı tarafın kullanımında bulunduğu, davalıların murisi adına tapuya idari yoldan tescil olunduğu, taşınmazın aynı köyde ve civarda ikamet eden davalılar tarafından bile davacılara ait olarak bilindiği, taşınmazın eskiden beri davacıların kullanımında olduğunun bir kısım davalıların da kabulünde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadastro çalışmalarında dava konusu 219 ada 432 parsel sayılı taşınmazın davalıların murisi ... adına bağ vasfıyla 13.06.1989 tarihinde tespit edildiği, kadastro tutanağının 24.07.1990 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın Kadastro Kanunu'nun 12/3 hükmünde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 05.08.2021 tarihinde açıldığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle:
Kararın hukuka aykırı olarak eksik inceleme ile verildiğini; davanın muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası olduğunu, davalıların murisinin davaya konu olan araziyi hile kullanarak ve mirasçılardan kaçırmak için kendi adına tescil ettirdiğini; dava konusu taşınmaz mirasa konu olması gerekirken hukuka aykırı olarak davalıların murisine kaldığını; davalıların dava konusu arazi üzerinde dava açılana kadarda yaklaşık 30 yıl hak iddia etmediklerini, dava açıldıktan sonra kötü niyetli olarak hak iddia etmek istediklerini; muris muvazaasında bilindiği üzere herhangi bir hak düşürücü süre veya zamanaşımı söz konusu olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemişlerdir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, kadastro öncesi nedene ve muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dosya içeriğinden; kadastro çalışmalarında Kahramanmaraş ili, Türkoğlu ilçesi, ... köyünde bulunan 219 ada 432 (eski 112 ada 258) parsel sayılı taşınmazın 13.06.1989 tarihinde davalıların mirasbırakanı ... adına tespit edildiği, tespitin 24.07.1990 tarihinde kesinleştiği, davacıların murisi ...’nın babası olan kök muris ...’nın kadastro tespitinden önce 01.07.1983 tarihinde öldüğü, eldeki davanın Kadastro Kanunu'nun 12/3 hükmünde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 05.08.2021 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 187,80 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.