Logo

1. Hukuk Dairesi2024/5779 E. 2025/285 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir kısmı üzerinde davacıların zilyetlik ve miras yoluyla mülkiyet iddiasında bulunmaları nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davacılar lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığı, teknik bilirkişi raporlarına itibar edilmesi gerektiği ve taşınmazın niteliği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesinin davacıların mülkiyet iddiasını reddeden kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/1420 E., 2022/379 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ilgaz Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/52 E., 2019/23 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı bir kısım davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; Çankırı ili, Ilgaz ilçesi, ... köyü 124 ada 427 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında davalı Hazine adına, 293 parsel sayılı taşınmazın ise diğer davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, ancak 293 parsel sayılı taşınmazın tamamının, 427 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisindeki 7.709,18 m2'lik kısmının kendilerine ait olduğunu, kök mirasbırakanları Şehri Koç'tan mirasbırakan babaları ... Koç'a, ...'den de kendilerine intikal ettiğini, dava konusu yerin bir bütün halinde olduğunu, çekişme konusu taşınmaza nizasız aralıksız malik sıfatıyla zilyet olduklarını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı Hazine temsilcisi; dava konusu taşınmaz üzerinde TEİAŞ Genel Müdürlüğü adına daimi irtifak hakkı bulunduğunu, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, evvelce aynı parsele ilişkin üçüncü kişi tarafından açılan Ilgaz Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/38 Esas 2012/1057 Karar sayılı tapu iptal-tescil davasının reddine karar verildiğini, kararın 16. Hukuk Dairesince onanarak kesinleştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

İhbar olunun TEİAŞ vekili; taşınmaz üzerindeki 50.291,09 m²'lik bölümde irtifak hakları bulunduğunu, bu haklarının saklı tutularak mevcut halin değiştirilmesine meydan verilmemesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 427 parsel sayılı taşınmaz yönünden dava tefrik edilerek eldeki esasa kaydedilmiş ve 427 parsel yönünden yargılamaya devam edilmiş, dava konusu taşınmazın davacılara mirasbırakanları ...'den kaldığı, 4721 sayılı TMK’nın 713/1. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde belirtilen şartların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacılar lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğundan söz edilemeyeceği, takdiri delil niteliğindeki yerel bilirkişi ve tanık anlatımları karşısında bilimsel verilere dayalı teknik bilirkişi raporlarına üstünlük tanınması, taşınmazın niteliği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı Hazine'nin istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Bir kısım davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya, gerçeklere aykırı olduğunu, bilirkişi raporunda belirtilen bazı hususların davacı taraf aleyhine delil olarak görünse de bilirkişilerin raporunda "ölçek-üretim hassasiyeti olmadığı ve modellemeye açık üretilmediği, bu nedenle yapılan incelemenin yorumlama-analiz olduğunu" belirttiklerini, İlk Derece Mahkemesince bilirkişi raporlarında net bir kanaat oluşmadığı tespit edildiğinden tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarının dikkate alındığını, kararın günümüz şartlarına da uygun olmadığını, raporlarda kat'i bir cümle kullanılmadığı halde bu raporların hükme dayanak yapıldığını, zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; kadastro sonucu, Çankırı ili, Ilgaz ilçesi, ... köyü, 124 ada 418 parsel sayılı, 1.671.403,92 m2 yüz ölçümlü, ham toprak vasıflı taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle davalı Hazine adına tespit edildiği, dava açılmadığından kadastro tespitinin kesinleşmesi ile taşınmazın 31.08.2007 tarihinde Hazine adına tescil edildiği, anılan 418 parsel sayılı taşınmazın 06.05.2015 tarihinde ifrazı neticesinde 427, 428 ve 429 sayılı parsellerin oluştuğu, çekişme konusu 427 parsel sayılı, 1.670.790,92 m2 yüzölçümlü, ham toprak vasıflı taşınmazın Hazine adına tescil edildiği ve taşınmaz üzerine ihbar olunan TEİAŞ Genel Müdürlüğü lehine irtifak hakkı tesis edildiği, davacıların irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu taşınmazın bir kısmına ilişkin tapu iptal ve tescil isteği ile dava açtıkları anlaşılmaktadır.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 454,00 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.