"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 1997/58 E., 1997/114 K.
Mahkeme kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; dava konusu İstanbul ili, Çatalca ilçesi, ... köyünde kain 162 parsel sayılı taşınmazın Bulgarlardan metruk yer olduğu, 4753 sayılı Kanun uyarınca tevzi edilmediğini, 1331 sayılı Mübâdil, Gayr-i Mübâdil, Muhâcir ve Sâireye Kanunlarıyla Tevfîkan Tefvîz veya Âdiyyen Tahsîs Olunan Gayr-i Menkûl Emvâlin Tapuya Raptına Dair Kanuna istinaden Devlete kaldığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalılar adına tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Dava dilekçesi davalılara tebliğ edilememiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın uzamaması ve usul ekonomisi açısından taraf teşkili tamamlanması yoluna gidilmediği, dava konusu taşınmazın ... adına tespitine Hazine tarafından itiraz olunması üzerine Çatalca 2. Tapulama Mahkemesinin 02.04.1986 tarihli ve 1985/233 Esas, 1986/74 Karar sayılı kararı ile tespit maliki Şükrü'nün dava tarihinden önce öldüğü gerekçesiyle ölü kişi aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddedildiği, kararın ve dolayısıyla kadastro tutanağının 16.05.1986 tarihinde kesinleştiği, kadastro tutanağının hükmen kesinleştiği 16.05.1986 tarihi ile davanın açıldığı 18.02.1997 tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir.
IV.TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; taraf teşkilinin sağlanması gerektiği, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 18/2. maddesine istinaden kanunları uyarınca Devlete kalan taşınmazların kazandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisap edilemeyeceğini, ... köyündeki tüm taşınmazlar Bulgarlardan metruk olup köylülere tevzi edildiğini, dava konusu 162 (yeni 101 ada 229) parsel sayılı taşınmazın tevzi dışı olup Devlete kaldığını, Hazine adına tescili gerektiğini belirterek Mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, Hazine tarafından özel mülkiyet iddiasıyla açılan kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Somut olayda; dava konusu taşınmazın özel mülkiyete konu taşınmazlardan olduğu, her ne kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 18/2. maddesi kapsamındaki taşınmazların Devlete kalacağı öngörülmüş ise de, davacı Hazinenin kadastro öncesinde Bulgar eşhastan kaldığı iddiasıyla açtığı davada, Devletin özel mülkü niteliğinde olan ve özel hukuk hükümlerine tabi bulunan dava konusu İstanbul ili, Çatalca ilçesi, ... köyünde kain eski 162 parsel sayılı taşınmazın 1.750 metrekare yüz ölçümlü bağ yeri vasfıyla bir kısım davalılar murisi ... adına tespit edildiği, Hazinenin tespite itirazı üzerine Çatalca 2. Tapulama Mahkemesinin 02.04.1986 tarihli ve 1985/233 E.,1986/74 K. sayılı kararıyla tespit maliki Şükrü'nün dava tarihinden önce öldüğü, ölü kişi aleyhine dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verildiği, kararın ve kadastro tespitinin temyiz edilmeksizin hükmen 16.05.1986 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla, tespitin hükmen kesinleştiği 16.05.1986 tarihi ile dava tarihi 18.02.1997 tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği kuşkusuzdur.
3.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Mahkeme kararının ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin "j" bendi gereğince temyiz eden davacı Hazine harçtan muaf olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
06.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.