"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/581 E., 2023/267 K.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiş, kararın davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kütahya ili, Gediz ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davacı adına tescil istemiyle dava açmıştır.
II. CEVAP
Davalı Hazine temsilcisi; davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin18.11.2014 tarihli ve 2013/594 Esas, 2014/584 Karar sayılı kararıyla; zilyetlikle kazanım şartlarının davacı lehine oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, ... köyü ... mevkii, doğu, batı ve güneyinde Hamam Çayı, kuzeyinde 685, 1632, 689, 690, 691 ve 692 parsel sayılı taşınmazlar ile çevrili 10.659,18 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. 1. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
2. Karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 08.03.2016 tarihli ve 2015/3028 Esas, 2016/2316 Karar sayılı kararıyla; taşınmazın dere yatağı vasfından olup olmadığı, hava fotoğrafı incelemesi yapılması, fen bilirkişisi, ziraat bilirkişi ve jeolog bilirkişi ile yeniden keşif yapılması gereğine değinilerek bozulmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile 10.659,18 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir. Karar, süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
B.2. Bozma Kararı
Karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 17.02.2021 tarihli ve 2018/3288 Esas, 2021/1307 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmaz üzerinde Gediz Belediye Başkanlığına ait arıtma tesisi bulunduğundan Gediz Belediye Başkanlığına husumet yöneltilmesi gereğine değinilerek bozulmuştur.
C. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıdaki tarih ve sayılı kararıyla; zilyetlikle kazanım şartlarının davacı lehine oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 10.659,18 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde özetle; senetsizden kazanılan taşınmazların dikkate alınmadığını eksik araştırma ile karar verildiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
1. Dava, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece dava konusu taşınmaz bölümü üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
2. Şöyle ki; bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.
Kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile iktisap, 3402 sayılı Yasa'nın 14. maddesinde düzenlenmiş olup ekonomik amaca uygun zilyetlikle özel mülkiyete konu olabilecek taşınmazların kazanılabileceği belirtilmiştir. Terk edilmiş dere yatakları, kayalık, taşlık ve çalılık gibi taşınmazların ancak imar-ihya yolu ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca iktisap edilmesi mümkündür. Somut olayda, dava konusu taşınmazın yörede 1978 yılında yapılan kadastro sırasında dere yatağı olarak tescil harici bırakıldığı, bu nitelikte bir yerin ancak imar-ihya edildikten sonra ekonomik amaca uygun zilyetlik yoluyla mülk edinilmesi mümkündür. Ne var ki imar-ihya ve zilyetlik hususunda yapılan araştırma ve inceleme yetersizdir. Dosya arasında yer alan jeodezi raporunun monoskopik bir inceleme içerdiği, taşınmazın dere yatağı vasfında olup olmadığı belirlenmediği, stereoskopik denetim yapılmadığı, ziraat bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaz bölümünün niteliği hususunda ayrıntılı ve gerekçeli bir tespitin yer almadığı, jeolog bilirkişi raporunda çekişmeli yerin dere yatağından kazanılıp kazanılmadığı ya da derenin aktif etki alanında kalıp kalmadığının net olarak belirlenmediği, ayrıca dinlenilen yerel bilirkişi ve tanıklardan zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığını denetlemeye elverir şekilde somut ve maddi olaylara dayalı yeterli beyan alınmadığı, yerel bilirkişi ve tanıkların soyut beyanları ile yetinildiği, alınan beyanların dosya arasına getirtilecek komşu parsellere ait tutanaklar ve dayanağı kayıtlar ile denetlenmediği, taşınmazın içerisinde Gediz Belediye Başkanlığına ait arıtma tesisi bulunduğu belirtildiği halde, tesisin ne zaman ve nasıl kurulduğuna ilişkin bir araştırma yapılmadığı anlaşılmıştır. Bu şekilde eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez.
3. Doğru sonuca varılabilmesi için dava konusu yere ilişkin kadastral pafta örneği, memleket haritası (1/25000 ve 1/5000 ölçekli haritalar), 1/5000 ölçekli standart topoğrafik ve fotogrametrik haritalar Kadastro Müdürlüğünden, stereoskopik inceleme için model oluşturacak ardışık ve bindirmeli, dava tarihinden geriye doğru en az 15-20-25 yıl öncesi üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları ise Harita Genel Müdürlüğünden getirilerek dosya arasına konulmalı, varsa en eski tarihli uydu fotoğrafları temin edilmeli, çekişmeli taşınmaz bölümüne komşu taşınmazlara ilişkin kadastro tutanakları ile varsa tespite esas vergi ve tapu kayıtları tespit edilip Mahalli Tapu Müdürlüğü marifetiyle temin edilmeli, Gediz Belediye Başkanlığından arıtma tesisine ilişkin evraklar dosya arasına alınmalıdır.
4. Dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, jeolog bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi, teknik bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu katılımı ile keşif yapılmalıdır. Taşınmaz başında yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığı ve tamamlandığı, taşınmazın aktif dere yatağı olup olmadığı, taşkına maruz kalıp kalmadığı, taşınmazın içerisindeki arıtma tesisinin ne zaman kurulduğu, tesis kurulduktan sonra davacı tarafından zilyetliğe ara verilip verilmediği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler, gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu taşınmazların tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmelidir.
5. Jeolog bilirkişisinden dava konusu taşınmazın paftasında dere yatağı olarak gösterildiği göz önünde bulundurularak topoğrafik haritalardan istifade edilmek suretiyle taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğini, dere yatağı niteliğinde olup olmadığını, evveliyatının dere yatağı olup olmadığını, dere yatağından kazanılıp kazanılmadığını, halen aktif dere yatağında kalıp kalmadığını, aktif dere yatağında kalmıyor ise derenin etkisi altında kalan yerlerden olup olmadığını açıklar nitelikte önceki raporlar da irdelenmek suretiyle ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalıdır.
6. Üç kişilik ziraat bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın eğimi, niteliği, toprak yapısı, bitki örtüsü, taşınmazın imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, taşınmaz üzerinde ekonomik amaçlı zilyetliğe ne zaman başlanıldığını ve taşınmazın kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, bilimsel verilere dayalı, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş ve sınırları işaretlenen fotoğrafları ile desteklenmiş ve önceki bilirkişi raporunu irdeleyen ayrıntılı rapor alınmalıdır.
7. Fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazın dere ya da dere yatağı içerisinde kalıp kalmadığı, taşınmaz üzerinde imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcı, şekli ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek dava tarihine kadar 3402 sayılı Yasa'nın 14 ve 17. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşmiş olup olmadığı denetlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir.
8. Kabule göre de; Mahkemece hüküm kısmında dayanılan fen raporuna atıf yapılmadan infazda tereddüt uyandıracak şekilde hüküm kurulması da isabetsizdir.
Mahkemece; değinilen yönler göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 sayılı Kanun'un geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA,
Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın Gediz 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
11.02.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.