Logo

1. Hukuk Dairesi2024/864 E. 2024/1585 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sahte vekaletname ile yapılan taşınmaz satışına dayalı tapu iptali ve tescil talebi ile terditli tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, sahte vekaletname ile yapılan ilk satış işleminin yolsuz tescil oluşturduğunu, ancak sonraki alıcıların iyiniyetli olması nedeniyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine, ilk satıştaki kötüniyetli davalıya karşı tazminat isteminin ise kabulüne karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/239 E., 2022/114 K.

..., ..., ..., ..., ..., ..., ...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM : Kısmen Kabul Kısmen Ret

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; tapu iptal ve tescil talebinin reddine, tazminat isteğinin kabulüne, bozma konusu yapılmayan hususlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; Almanya'da yaşadığını, davalı ... adına Bakırköy 4. Noterliğinde 26.08.1988 tarih ve 67649 yevmiye sayısı ile düzenlenen sahte vekaletname ile kayden maliki olduğu dava konusu 83 ada 100 parsel sayılı taşınmazın diğer davalılara satıldığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmazsa taşınmaz bedelinin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar ... ve ...; sahteliği iddia edilen vekaletname ile işlem yapmadıklarını ve iyiniyetli olduklarını, davalı ..., davanın zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığını, taşınmazı malik görünen davalı ...'dan yatırım amaçlı aldığını, önceki satışları bilebilecek durumda olmadığı gibi sahteliği iddia edilen işlemin tarafı olmadığını, iyiniyetli olduğunu; davalı ... mirasçıları, mirasbırakanları ...'nin sahtecilik yapacak biri olmadığını ve resmi senetteki resmin de mirasbırakanlarına ait olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlar; davalı ... iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş; davalı ... usulüne uygun tebligata rağmen bir savunma getirmemişlerdir.

III. MAHKEMESİ KARAR

Silivri 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.01.2015 tarihli ve 2007/300 Esas, 2015/35 Karar sayılı kararıyla; vekaletnamenin sahte olarak tanzim edilmesi nedeniyle bu vekaletle yapılan satış neticesi oluşturulan tescilin yolsuz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ...,... ve... tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2.Dairenin 18.09.2018 tarihili 2015/17118 Esas, 2018/12462 Karar sayılı kararıyla, vekaletnamede adı geçen vekil ... ile davalı ... aynı kişi olmadığı, anılan davalı bakımından davanın husumetten reddine karar verilmesi, dava konusu taşınmazı iktisap eden ...'dan sonraki maliklerin iyiniyetli olup olmadığının araştırılması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Silivri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 17.10.2019 tarih 2019/41E., 2019/283K. sayılı kararı ile, davalı ... (ve mirasçıları) yönünden davanın husumetten reddine, diğer davalılar yönünden davanın esastan reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2.Dairenin 16.03.2021 tarihili 2020/1687 Esas, 2021/1489 Karar sayılı kararıyla; sahte vekaletname kullanılmak suretiyle yapılan satışta ilk el davalı ...’ a yapılan işlemin sicilin dayanağını teşkil eden belgenin sahte olması nedeniyle yolsuz tescil niteliğinde olduğu, sonraki maliklerinin Türk Medeni Kanunu’nun 1023 anlamında iyiniyetten yararlanacakları, sonraki kayıt maliklerinin iyiniyetli olması sebebiyle tapu iptali ve tescil isteğinin reddine karar verilmesinin doğru olduğu, ancak dava dilekçesinde tapu iptal ve tescil talebinin yanında terditli olarak tazminat talebinde de bulunulduğu, ilk el iyiniyet savunmasında bulunamayacağından, dava konusu taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri üzerinden davalı ...’ın tazminat ile sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Silivri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 06.07.2022 tarih 2021/239 E., 2022/114 K. sayılı kararı ile, davacı adına düzenlenen vekaletnamenin sahte olduğu, ilk el konumundaki davalı ... adına oluşan tescilin yolsuz olduğu, sonraki kayıt maliklerinin iyiniyetli olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, davalı ... yönünden tazminat isteğinin kabulüne, davalı ... mirasçıları yönünden bozma kapsamı dışında kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; davalı ... ve ... vekilinin talebi üzerine hükmün tamamlanmasına ilişkin 13.10.2022 tarihli ek karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; taşınmazın kısa aralıklarla devredildiğini, davalı ...’nın ne kadar bedelle aldığını, bedeli kime verdiğini hatırlamadığını belirttiğini, diğer davalıların da taşınmazın sahte vekaletname ile devrinin yapıldığını bildiğini, 1997 yılında açılan davadan haberdar olduğunu, taşınmazın satış bedeli ve bedelin ne surette ödendiği ile alakalı makul ve inandırıcı açıklamalarda bulunmadıklarını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, sahtecilik hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 705 inci, 1022 inci, 1023 üncü, 1024 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı Kanun’un geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

27.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...