Logo

1. Hukuk Dairesi2024/975 E. 2025/829 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacıların zilyetlikle kazanım yoluyla mülkiyet iddiasında bulunması nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açılması.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, dosya kapsamındaki deliller ve yapılan keşif, bilirkişi incelemeleri ve tanık beyanları doğrultusunda, davacıların dava konusu taşınmazlar üzerinde 20 yılı aşkın süredir nizasız, malik sıfatıyla zilyetliklerini ve imar-ihya faaliyetlerinde bulunduklarını tespit etmesi ve bu durumun zilyetlikle kazanım koşullarını sağladığı gerekçesiyle, davalı Hazine'nin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1072 E., 2023/1809 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Koyulhisar Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/26 E., 2023/19 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; Sivas ili Koyulhisar ilçesi ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 101 ada 131 parsel ve 104 ada 13 parsel sayılı taşınmazların davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, Hazine adına yapılan tescilin gerçeği yansıtmadığını zira söz konusu taşınmazların murisleri tarafından 60 yıl kullanıldıktan sonra davacılara intikal ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacılar adına eşit paylarla tapuya kayıt ve tescil edilmesini talep etmiştir.

II.CEVAP

Davalı Hazine temsilcisi, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiş; aşamalarda davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 12.03.2018 tarih ve 2016/123 Esas, 2018/28 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazların davacıların kök murisinden geldiği, daha sonra mirasçılar arasında yapılan taksim neticesinde davacılara kaldığı ve davacılar lehine zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. Bölge Adliye Mahkemesince Verilen Kaldırma Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 12.03.2018 tarih ve 2016/123 Esas, 2018/28 Karar sayılı kararına karşı davalı Hazine temsilcisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 03.06.2020 tarih ve 2018/1539 Esas, 2020/332 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince yapılan araştırmanın hüküm kurmaya yeterli olmadığı belirtilerek mahallinde yeniden yerel bilirkişi ve tanıklar marifetiyle keşif yapılarak dava konusu taşınmazların davacılara nasıl ve ne şekilde intikal ettiğinin açıklığa kavuşturulması, kadastro tespitinin yapıldığı 2007 yılından geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik çift hava fotoğraflarının Harita Genel Müdürlüğünden, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar ile kadastro tespit tarihine yakın tarihte çekilmiş uydu fotoğraflarının ise İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek usulüne uygun şekilde jeodezi ve fotoğrametri uzmanı bilirkişiye uygulattırılması, çekişme konusu taşınmaz bölümünün önceki ve şimdiki niteliği, arazinin ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren olduğu konusunda rapor düzenlettirilmesi, yine komşu parsellere ait tapu kayıtları, kadastro tutanakları, varsa dayanağı kayıt ve belgeler getirtilip, yerel bilirkişi ve tanıklar eliyle uygulanarak çekişmeli taşınmaz yönünü ne ve kimin yeri olarak okuduğunun belirlenmesi, taşınmazların ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğraflarının birlikte keşifte götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla çektirilerek dosyaya eklenmesi, ondan sonra bütün deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesi Kararı Sonrasında İlk Derece Mahkemesince Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazların davacıların kök murisleri ve onlardan sonra da davacılar tarafından kullanıldığı, bilirkişi raporlarında dava konusu taşınmazlarda komşu parsellerden farklı olarak uzun zamandır tarım yapıldığının belirtildiği bu kapsamda davacılar lehine zilyetlikle kazanım koşullarının davacılar lehine gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. Bölge Adliye Mahkemesi Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı Hazine temsilcisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahallinde yapılan keşif, uygulama, yerel bilirkişi ve tanık beyanları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi tarafından eski tarihli hava fotoğraflarına göre yöntemince yapılan inceleme ve 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulu raporu ve fen bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu taşınmazların doğal sınırlarının oluştuğu ve tarım arazisi niteliğinde oldukları, taşınmazlarda imar-ihyanın tamamlandığı, tespit tarihinden geriye 20 yılı aşkın süredir nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla zilyetliğin bulunduğu, iradi terkin de söz konusu olmadığı belirtilerek imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1.Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

2.Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde; dosya kapsamında mevcut 2004 yılına ait hava fotoğrafında dava konusu taşınmazda herhangi bir tarımsal faaliyetin bulunmadığının tespit edildiğini, bu kapsamda zilyetliğin ne zaman başladığı, ne şekilde sürdürüldüğü ve kesintiye uğrayıp uğramadığı hususlarında yeterli araştırma yapılmadığını, davacılar adına senetsizden kazanım miktarı hususunda araştırma da yapılmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Dosya kapsamı ve toplanan delillerden; Sivas ili, Koyulhisar ilçesi, ... köyünde 2007 yılındaki kadastro çalışmalarında dava konusu 101 ada 131 parsel ve 104 ada 13 parsel sayılı taşınmazların senetsizden tarla vasfı ile sırasıyla 11.228,00 m2 yüz ölçümlü olarak 08.06.2007 tarihinde ve 12.535,84 m2 yüz ölçümlü olarak 06.06.2007 tarihinde kadimden beri Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve tarım alanına dönüştürülmesi mümkün olan yerlerden oldukları belirtilerek Hazine adına tespit gördüğü, tutanakların itirazsız şekilde 14.08.2007 tarihinde kesinleşmesi neticesinde taşınmazların tapuya tescil edildiği, davacıların miras yoluyla intikal, taksim ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebeplerine dayanarak eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin “j” bendi gereğince temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.