"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/2642 E., 2024/3323 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/535 E., 2024/344 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; mirasbırakan babaları ...'un 147 ada 21 parsel sayılı taşınmazını satış göstermek suretiyle torunu olan davalıya temlik ettiğini, işlemin mirastan mal kaçırmak amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı; iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakanın sağlığında bir kısım taşınmazlarını çocukları arasında paylaştırdığını, davacılara da daire verdiğini, dava konusu taşınmazın da yapılan paylaşım uyarınca babası ...'e düştüğünü, babası ...'in de taşınmazı kendisine devretmek istemesi üzerine tapuda iki kere işlem yapmamak amacıyla mirasbırakan dedesinin taşınmazı kendisine devrettiğini, ayrıca mirasbırakanın terekesinde başkaca taşınmazlarının da bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mirasbırakanın paylaştırma amacıyla hareket ettiği, tanıkların da bu hususu doğruladıkları, ayrıca mirasbırakanın terekesinde başkaca taşınmazların da bulunduğu, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından temyizi üzerine 08.01.2025 tarihli ek kararla; dava değerinin kesinlik sınırının altında kaldığı gerekçesiyle temyiz talebinin miktar itibarıyla reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili ek karara yönelik temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesince kararın kesin olarak verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, mirasbırakanın mal varlığının büyük çoğunluğunu oğullarına ve torunlarına devrettiğini, tüm dosya kapsamıyla muvazaanın sabit olduğunu, kız çocuklarından mal kaçırıldığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; 1942 doğumlu mirasbırakan ...'un 30.08.2022 tarihinde ölümüyle geride mirasçı olarak davacı kızları ..., ..., ... ve ... ile dava dışı oğulları ... ve ...'in kaldığı, davalının ise mirasbırakanın oğlu ...'den olma torunu olduğu, mirasbırakanın dava konusu 147 ada 21 parsel sayılı taşınmazının tamamını 28.07.2017 tarihinde davalıya satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.
Temyiz konusu değerin kesinlik sınırının altında olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin temyiz talebinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinin 08.01.2025 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366. maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352/1.b bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Hemen belirtilmelidir ki; muris muvazaası hukuki sebebine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin davada, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur.
Somut olayda, dava konusu taşınmazın dava tarihindeki keşfen saptanan değeri 3.542.274,00 TL olup her bir davacının 1/6 miras payına isabet eden 590.379,00 TL'nin Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 378.290,00 TL'nin üzerinde olduğu anlaşıldığından, Bölge Adliye Mahkemesinin 08.01.2025 tarihli ek kararının ortadan kaldırılması gerekir.
Davacılar vekilinin asıl karara yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin ek karara yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile; Bölge Adliye Mahkemesince verilen 08.01.2025 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,
Davacılar vekilinin asıl karara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile 26.12.2024 tarihli Bölge Adliye Mahkemesi asıl kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.