Logo

1. Hukuk Dairesi2025/636 E. 2025/1647 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının dava konusu taşınmazlardan birine ilişkin talebinden feragat etmesinin hukuki sonuçları.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi de bulunduğu ve feragatin kesin hüküm doğurduğu gözetilerek, 603 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemenin işin esasına girerek yanlış gerekçe ile hüküm kurması usul ve yasaya aykırı ise de, sonucu itibariyle doğru olduğundan karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/2884 E., 2024/2794 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Malkara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/697 E., 2024/125 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacılar ile davalının kardeş olduğunu, tarafların murisi ...'ün davacı kızlarından mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak dava konusu dört taşınmazı davalıya devrettiğini ileri sürerek taşınmazların miras payı oranında tapu kaydının iptali ile davacılar adına tescilini talep etmiş, yargılama sırasında dava konusu taşınmazların parsel numarasının 603, 804, 848 ve 1191 parsel sayılı taşınmazlar olduğunu açıklamıştır. Davacılar vekili 09.08.2023 tarihli dilekçesiyle, dava değerinin 1.410.206,82 TL olarak güncellenmesini ve dava konusu 603 parsel sayılı taşınmazın dava dışı üçüncü kişi adına kayıtlı olması nedeniyle konusu kalmamış olduğundan 603 parsel sayılı taşınmaza yönelik tapu iptali ve tescil davasından vazgeçtiğini bildirmiştir. Davacılar vekili 12.09.2023 tarihli dilekçesiyle 848 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının miras payı oranında tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili yargılama sırasında davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.Malkara Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/555 Esas sayılı dosyası üzerinden görülen yargılamada, aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu gerekçesiyle davalının davacılara karşı açmış olduğu 2021/643 Esas sayılı dosya ile birleştirilmiş, yargılama sırasında eldeki dava tefrik edilerek Mahkemenin 2022/697 Esas sayılı numarasına kaydı yapılmıştır.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak açılmışsa da davanın kadastro tespitine itiraz davası olduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nda düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; murisin kadastro tespitinden sonra ölmesi nedeniyle bu davanın muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davası olduğunun anlaşıldığı, davacılar vekilinin 12.09.2023 tarihli dilekçesiyle 603 parsel sayılı taşınmaza yönelik talebini tazminat olarak daralttığı, dava konusu 603, 804 ve 848 parsel sayılı taşınmazların tapuda kayıtlı olmaması nedeniyle taşınır mal hükmünde olduğu, elden bağış suretiyle zilyetliğinin devrinin mümkün olduğu, bu nitelikteki taşınmazlara yönelik ancak tenkis davası açılabileceği eldeki davada ise böyle bir talebin bulunmadığı böylece bu taşınmazlar yönünden belirtilen gerekçeyle davanın reddinin doğru olduğu, dava konusu 1191 parsel sayılı taşınmazın dava dışı üçüncü kişi adına kayıtlı olduğu, kayıt malikine karşı açılmış tapu iptali ve tescil davası bulunmadığından pasif husumet yokluğundan reddi gerektiği belirtilerek davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulması suretiyle dava konusu 603, 804 ve 848 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın reddine, 1191 parsel sayılı taşınmaz yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların tapulu olduğunu, ...'e devredilen taşınmazın en baştan beri talepleri arasında yer aldığını, ...'ün davaya dahil edilmesinde dürüstlük kuralına aykırı bir durumun olmadığını, ...'ün vekili bulunmadığından lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin de doğru olmadığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiş, sonradan sunmuş olduğu dilekçesiyle HMK'nın 33. maddesi uyarınca, Mahkemece re'sen tenkis yönünden inceleme yapılması gerektiğini belirtmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacılar vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacılar vekili 09.08.2023 tarihli dilekçesiyle dava değerini güncellemiş ve 603 parsel sayılı taşınmaz dava dışı bir kişi adına kayıtlı olduğundan, 603 parsel sayılı taşınmaza yönelik tapu iptali ve tescil davasından vazgeçtiğini bildirmiştir.

3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 309 ve devamı maddelerinde düzenlendiği üzere, feragatin hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve Mahkemenin muvafakatine bağlı olmadığı gibi feragatin karşı tarafa ulaşmasına da gerek yoktur.

4. Davadan feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Diğer bir anlatımla, davadan feragat ile dava konusu uyuşmazlık esastan sona ermiş olur. Bu nedenle Mahkeme henüz feragat nedeniyle davanın reddine karar vermemiş olsa bile davacı feragatten dönemez; feragati ile bağlıdır. Belirtmek gerekir ki feragat, ıslah yolu ile de hükümsüz kılınamaz (HGK'nın 18.09.2024 tarihli ve 2023/11-425 Esas, 2024/436 Karar sayılı kararı, § 6).

5. Eldeki davada davacılar vekilinin, vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi de bulunduğu gözetilerek 603 parsel sayılı taşınmaz yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilmesi doğru değildir.

Ne var ki anılan hususun giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, sonucu itibarıyla doğru bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek onanması, HMK'nın 370/4 hükmü gereğidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacılar vekilinin Bölge Adliye Mahkemesince 603 parsel sayılı taşınmaza ilişkin değerlendirmesine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile sonucu itibarıyla doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek ve DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.