Logo

1. Hukuk Dairesi2025/668 E. 2025/813 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölümünden sonra mirasçılar arasında yapılan taksimin geçerli olup olmadığı ve davacı mirasçının miras payını alıp almadığı hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahalli bilirkişi, tanık ve taraf beyanları ile dosya kapsamına göre, mirasbırakanın ölümünden sonra mirasçıların bir kısmının katılımıyla yapılan taksimin geçerli olmadığı, davacı mirasçının da miras payını almadığı, davalıların taşınmazlar üzerindeki zilyetliğinin tereke adına olduğu ve bu sebeple kazandırıcı zamanaşımı ile iktisaplarının söz konusu olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1223 E., 2023/450 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Pütürge Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/16 E., 2020/41 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve önceki geri çevirme kararı ile getirtilen evrakla birlikte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; tarafların muris babaları ...'ın 21.11.1966 tarihinde ölümü üzerine mirasçılar arasında herhangi bir miras taksimi yapılmadığı hâlde, Malatya ili, Pütürge ilçesi, ... mahallesinde kain ve murise ait olan 24 adet taşınmazın davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, davacı ve diğer mirasçıların babalarından gelen miras paylarını alamadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazların davalılar adına tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında davacı adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; hak düşürücü sürenin dolduğunu, murisin ölümü sonrasında mirasın taksim edildiğini, davacının ve diğer mirasçıların paylarını aldığını, davacının kendi payına düşen taşınmazların bir kısmını 3. kişilere sattığını, bir kısmını da kullanmayarak Hazine adına tesciline sebebiyet verdiğini, 40 yıldır hak sahibi mirasçıların kendilerine düşen taşınmazları kullandıklarını belirterek davanın reddini istemiştir.

2.Davalı ..., dava dilekçesini usulüne uygun tebellüğ ettiği hâlde cevap dilekçesi sunmamış, duruşmadaki beyanlarında davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; murisin ölümü sonrasında mirasçı davalı ... tarafından erkek kardeşler arasında taksim yapıldığı, davacı ... ve davadışı ... ve davalı ...'e ayrılan payın anneye verildiği, ancak paylaşım sırasında ergin olmayan kız çocuklarına pay verilmediği, annenin paylaşımda kız çocuklarını temsil etmediği, mirasçılardan bir kısmının dahil olduğu paylaşımın miras taksim sözleşmesi şartlarını taşımadığı, davacıya murisin bir kısım taşınmazlarının pay edilmesinin sonucu değiştirmeyeceği, usulüne uygun taksim edilmeyen tereke malları üzerinde davalıların sürdürdüğü zilyetliğin tereke adına olduğu, davacıya pay edilen tereke mallarının bir şekilde davacının elinden çıkmasının dava konusu olmadığı, davalının taksim savunmasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu 24 adet taşınmazın davalılar adına tapu kayıtlarının davacının miras payı oranında iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında dava konusu taşınmazların muristen kaldığına dair uyuşmazlık olmadığı, uyuşmazlığın yöntemine uygun taksim yapılıp yapılmadığı noktasında toplandığı, mahalli bilirkişi, tanık ve taraf beyanlarından, murisin ölümü sonrasında mirasçıların bir kısmının katılımıyla taksim yapıldığı, kız çocuklarının taksime dahil edilmediği, 2008 yılındaki kadastro tespitinde kullanıma uygun tespit yapıldığı, davalıların taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerinin tereke adına sürdürüldüğü, bu sebeple kazandırıcı zamanaşımı ile iktisaplarının söz konusu olmadığı, hukuken geçerli bir taksim bulunmadığı gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V.TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalılar ... ve ... vekili temyiz dilekçesinde; taksim sonucu davacının payını aldığını, kendisine düşen bir kısım taşınmazını sattığını, bir kısmının Hazine adına tesciline neden olduğunu, bir kısmının da davacı adına kayıtlı olduğunu, murisin ölümünden dava tarihine kadar davacı ve kız çocuklarının taksime itirazı olmadığını, keşif sırasında taksim yapıldığına dair beyanların dikkate alınmadığını, davalıların dava konusu taşınmazları 40 yıldır kullandıklarını belirterek Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının ortadan kaldırılmasını, İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının bozulmasını istemiştir.

B.Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, kadastro öncesi miras yoluyla gelen hakka dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Dosya kapsamından; tarafların muris babaları ...'un 21.11.1966 tarihinde ölümüyle geriye mirasçı olarak kendisinden sonra ölen kızı ...'den torunları, kendinden sonra ölen kızı ... ...'in eşi ve torunları, dava dışı çocukları ..., ..., ..., davalı çocukları ..., ... ve ... ile davacı ...'i bıraktığı, Malatya ili, Pütürge ilçesi, ... mahallesindeki kadastro çalışması sırasında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle dava konusu taşınmazlardan 158 ada 7, 157 ada 22, 124 ada 36, 155 ada 2, 157 ada 1, 157 ada 8, 156 ada 2, 125 ada 38, 39, 51, 52, 53, 54, 55, 56 ve 101 parsel sayılı 16 adet taşınmazın davalı ... adına; 122 ada 23, 133 ada 2, 135 ada 69 parsel sayılı 3 adet taşınmazın davalı ... adına; 122 ada 32, 133 ada 4 ve 6, 135 ada 68, 134 ada 13 parsel sayılı 5 adet taşınmazın da davalı ... adına 14.08.2009 tarihinde tespit ve tescil edildiği anlaşılmaktadır.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 6.620,56 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ...'tan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.