Logo

1. Hukuk Dairesi2025/88 E. 2025/562 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazların kök murisin mirasçılarına ait olduğu iddiasıyla açılan davada, davalıların tapu kayıtlarının iptali ve davacıların payları oranında tescili talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif, tanık ve bilirkişi beyanları ile toplanan delillerden, uyuşmazlık konusu taşınmazların ortak murise ait olduğunun ve davacıların miras hisselerinin bulunduğunun ispatlandığı, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/860 E., 2021/1269 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Türkeli Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2011/127 E., 2017/99 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; davalılardan ...'ın dayıları, diğerlerinin ise diğer dayılarının mirasçısı olduğunu, Sinop ili, Türkeli ilçesi, ... köyü sınırlarında kain ve tapunun 111 ada 58 parsel numarasında kayıtlı taşınmazın davalılardan ..., 111 ada 47 ve 49 parsel numarasında kayıtlı taşınmazların 2, 3, 4, 5, 6, 7 numaralı davalıların murisi ..., 111 ada 40 ve 42 parseller ile 116 ada 27 parsel namarasında kayıtlı taşınmazların ise 8, 9, 10, 11, 12, 13 numaralı davalıların murisi ... ... adına kayıtlı olduğunu, dava konusu taşınmazların tamamının kadastrodan önce 20 seneden fazla zamandır tarafların kök murisi ... ...'ın nizasız fasılasız malik sıfatıyla zilyetliği altında iken onun ölümü ile mirasçılarına intikal ettiğini ve mirasçıları arasında taksim edilmeksizin bugüne kadar geldiğini, dava konusu bu taşınmazlarda muris anneleri ... ...'in miras hissesi oranında hak sahibi olduğunu, ... köyündeki kadastro çalışmaları sırasında dava konusu bu yerlerin tarafların kök muris ... adına tespit edilmesi gerekirken haksız ve hukuka aykırı biçimde ayrı ayrı belirtilen ada ve parsel numaraları altında davalılar adına kısmen yolsuz olarak tapulandığını, uzun zamandan beri gurbette yaşayan ve kadastro tespitlerinden haberdar olmayan davacıların bu durumu tapuda yaptıkları harici araştırma neticesinde öğrendiklerini, davalıların dava konusu taşınmazları sanki mirasçılar arasında taksim edilmiş gibi kadastro sırasında sadece kendi adlarına kısmen haksız ve yolsuz olarak tespit ettirdiklerini ve kız çocuk olması sebebiyle mirasbırakan anneleri ...'nin miras hissesini yok saydıklarını, dava konusu taşınmazlar üzerindeki kargir evlerin ayrı ayrı davalılara ait olduğunu, davacılar ile alakasının olmadığını, tapu kaydındaki kısmen haksız ve hukuka aykırı bu durum sebebiyle maddi ve manevi zarar gördüklerini ileri sürerek tapuda ayrı ayrı davalılar adına kayıtlı bulunan dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

... ve ... asli müdahale dilekçesi ile; davalıların kardeşleri Korkmaz ve ... ...'ın mirasçıları olduğunu, Sinop ili, Türkeli ilçesi, ... köyü sınırları içerisinde kain ve tapunun 111 ada 47 ve 49 parsel numarasında kayıtlı taşınmazların 1, 2, 3, 4, 5, 6 numaralı davalıların murisi ... adına, Sinop ili, Türkeli ilçesi, ... köyü sınırları içerisinde kain tapunun 111 ada 40 ve 42 parseller ile 116 ada 27 parsel numarasında kayıtlı taşınmazların ise 7, 8, 9, 10, 11, 12 numaralı davalıların murisi ... ... adına olduğunu, dava konusu bu taşınmazlar aleyhine muris ... ... mirasçıları tarafından 2011/127 esasında tapu iptal ve tescil davasının ikame edildiğini ve halen derdest olduğunu, dava konusu bu taşınmazlarda davacı ... ... mirasçıları gibi kendilerinin de miras hakkının bulunduğunu, dava konusu taşınmazların tamamının kadastrodan önce 20 seneden fazla zamandır tarafların kök murisi ... ...'ın nizasız fasılasız malik sıfatıyla zilyetliği altında iken onun ölümü ile mirasçılarına intikal ettiğini ve mirasçıları arasında taksim edilmeksizin bugüne kadar geldiğini, kendilerinin dava konusu bu taşınmazlarda miras hissesi oranında hak sahibi olduğunu, ... köyündeki kadastro çalışmaları sırasında dava konusu bu yerlerin tarafların kök murisi adına tespit edilmesi gerekirken haksız ve hukuka aykırı biçimde ayrı ayrı belirtilen ada ve parsel numaraları altında davalıların adına kısmen yolsuz olarak tapulandığını, uzun zamandan beri gurbette yaşayan ve kadastro tespitlerinden haberdar olmayan asli müdahillerin bu durumu tapuda yaptıkları harici araştırma neticesinde öğrendiklerini, davalıların dava konusu taşınmazları sanki mirasçılar arasında taksim edilmiş gibi kadastro sırasında sadece kendi adlarına tespit ettirdiklerini, kendilerinin miras hissesinin yok sayıldığını, dava konusu taşınmazlar üzerindeki kargir evlerin ayrı ayrı davalılara ait olduğunu, kendileri ile alakasının olmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalılardan ... ve ... davayı kabul etmişler, diğer davalılar savunma getirmemişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; yapılan keşif, dinlenen tanık ve mahalli bilirkişilerin beyanları ve alınan bilirkişi raporu ile davacıların iddialarının sübut bulduğu, uyuşmazlık konusu taşınmazların kök murise ait olduğu, davacı ve asli müdahillerin talep etmiş oldukları taşınmazlarda miras hisseleri bulunduğu gerekçesiyle davacı ve asli müdahillerin davasının ayrı ayrı kabulüne karar verilmiş, yargılama giderleri hususunda ise ...'ın ilk celsede davayı kabul etmiş olduğu ve kendi hal ve hareketi ile kendisine karşı dava açılmasına sebebiyet vermediği anlaşıldığından HMK'nın 312/2. maddesi gereğince yargılama giderleri vekalet ücreti ve harçtan sorumlu tutulmamış, ... davayı kabul etmiş ise de 312/2'de belirlenen sürede kabul etmediği anlaşılmakla HMK'nın 312/2. maddesi ... yönünden uygulanmamıştır.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, mahallinde yapılan keşif sonucunda, alınan beyanlara göre çekişmeli taşınmazların ortak muris ... ...'dan kaldığının ispat edilmesine, HMK'nın 357/1.maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Dairelerinde İlk Derece Mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmaların dinlenemeyeceğinin belirtilmesine, yine kamu düzenine aykırılık teşkil etmeyen hataların ise istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılması zorunlu olmasına göre; davalının istinaf dilekçesinde öne sürmüş olduğu taksim iddiasının da dinlenemeyecek olması karşısında istinaf isteminin açıklanan nedenler ile kısmen yerinde olmadığı; ne var ki, Mahkemece tapu kayıtlarının talep gibi miras hissesi oranında iptaline karar verilmesi gerekir iken, iptal edilecek pay belirtilmeksizin tapu kayıtlarının iptaline karar verilmiş olması ve 111 ada 49 parselin sehven 48 parsel olarak yazılması nedeni ile hüküm bu haliyle infazı kabil ve uygulanabilir olmaktan uzak olup anılan bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HMK'nın 353/1-b.2 maddesi gereğince hükmün düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesi ile; ... ve ...'in asli müdahil olarak davaya dahil edilmelerinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacılar tarafından talep konusu yapılan gerek müvekkilinin murisine ait gerekse diğer davalılara ait bulunan taşınmazların taksime konu edildiği sabit iken Yerel Mahkemece taksim işlemi gerektiği gibi araştırılmadan eksik inceleme ve değerlendirme ile hüküm kurulduğunu, müvekkilinin gıyabında gerçekleştirilen keşifte dinlenen tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarının yeterlilik arz etmediğini, İstinaf Mahkemesince kurulan yeni hükümde gerek asıl dava yönünden gerekse asli müdahil davası yönünden müvekkilinin karşı vekalet ücretinden ve yargılama giderlerinin tamamından sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu, müvekkiline karşı babasından kalan taşınmazlara ilişkin olarak dava açıldığını, kabul anlamına gelmemek üzere bir an için verilen tapu iptali kararı doğru kabul edilse bile müvekkilinin ancak 47 ve 49 parsel yönünden yargılama giderlerinden kısmen sorumlu tutulması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; 1900 doğumlu kök muris ... ...'ın 22.07.1981 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak 2000 yılında ölen kızı ...'den olma davacı torunları, davalı oğlu ..., 2010 yılında ölen oğlu Korkmaz'ın mirasçıları olan davalı gelini ... ile davalı torunları, yine 2005 yılında ölen oğlu ...'nın mirasçıları olan davalı gelini Kevser ile davalı torunları, dava dışı çocukları ... ve ... ile asli müdahil kızları ... ve ...'nın kaldıkları; temyize konu 111 ada 47 parsel sayılı 1.220,02 metrekare yüz ölçümlü, bahçe vasıflı taşınmaz ile 111 ada 49 parsel sayılı 2.428,14 metrekare yüz ölçümlü, kargir ev ve samanlık ve bahçesi vasıflı taşınmazların 29.03.2007 tarihinde davalı ...'un murisi olan ... adına tespit edildiği, diğer dava konusu 111 ada 58 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına, 111 ada 40- 42 ve 27 parsel sayılı taşınmazların diğer bir kısım davalıların mirasbırakanı ... ... adına aynı tarihte tespit edildiği, söz konusu tespitlerin 31.07.2007 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 514,74 TL ve 495,46 TL bakiye onama harçlarının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.