"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/120 E., 2017/95 K.
Mahkemenin 30.04.2021 tarihli ek kararı dahili davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ...; dava konusu 281 ada 8, 282 ada 19, 299 ada 88, 298 ada 17, 281 ada 9, 281 ada 10 ve 299 ada 103 parsel sayılı taşınmazların ortak murisleri ...'ten kaldığı ve taksim edilmediği iddiasına dayanarak davalılar adına olan tapu kaydının iptali ve miras payı oranında adına tapuya tescile karar verilmesini istemiş, dava konusu 282 ada 19 parsel sayılı taşınmazdan feragat etmiş, yargılama sırasında ölümü ile mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
II. CEVAP
Davalı ...; taşınmazların babalarından kaldığını, ölümünden sonra üç erkek kardeş arasında paylaşıldığını, davacıya da teklif ediliğini ancak gelmediğini, taşınmazlarda davacının miras payı kadar hakkı olduğunu, diğer kız kardeşi ...’ya da yer verildiğini, Mahkeme masrafı talebinin kabul edilmediğini belirtmiş, davalı ... davanın reddini savunmuş ve davalı ... ise davaya cevap vermemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece; 282 ada 19 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, diğer taşınmazların muristen kaldığı, geçerli bir taksim bulunmadığından 281 ada 8, 299 ada 88, 281 ada 10 ve 299 ada 103 parsel yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davacılar tarafından temyiz isteminde bulunulması üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 03.02.2014 tarihli ve 2013/14578 Esas, 2014/608 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 298 ada 17 ve 281 ada 9 parsel yönünden değerlendirme yapılması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu 282 ada 19 parsel sayılı taşınmaz yönünden feragat nedeniyle davanın reddine, diğer taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, karar temyiz edilmediğinden 25.11.2019 tarihinde kesinleşmiştir.
Dahili davacılar vekilinin 02.05.2017 tarihli dilekçesiyle, kararda dava konusu 281 ada 9 parsel sayılı taşınmaz yerine sehven 291 ada 9 parsel yazıldığı belirtilerek düzeltilmesi istenmiş olup Mahkemece 05.05.2017 tarihli tahsis şerhi ile düzeltme yapılmıştır.
Dahili davacılar vekili 20.01.2020 ve 30.11.2020 tarihli dilekçeler ile de, dahili davacı ...’in karar başlığında davalı olarak gösterildiğini, ayrıca iptal edilen payların doğru olduğunu ancak yanlış paylaştırıldığını belirterek düzeltilmesini talep etmiştir.
Mahkemenin 30.04.2021 tarihli ek kararıyla, taraflara yüklenen hak ve yükümlülüklerin tavzih yoluyla değiştirilemeyeceği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Dahili davacılar vekili temyiz dilekçesinde; tavzih yapılabileceğini, hesap hatası olduğunu, yazım hatalarının düzeltilebileceğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, tavzih istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 297/2. maddesinde “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesine,
HMK'nın 305. maddesinde ise "(1) Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. (2) Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. " düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda; dava konusu kabul edilen 281 ada 8, 299 ada 88, 298 ada 17, 281 ada 10, 299 ada 103 ve 281 ada 9 parsel sayılı taşınmazlarda davalılar (veya mirasçıları) adına kayıtlı payların davacı mirasçıların miras payları oranında olmak üzere toplam 3600/14400 payının iptali ile dahili davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adına 1/400’er pay şeklinde tesciline karar verildiği, dosya arasına alınan muris ...’nun Emirdağ Sulh Hukuk Mahkemesinin 07.04.2015 tarihli 2015/151 Esas-185 Karar sayılı veraset ilamında ... mirasçıları dahili davacıların her birinin payı 400/14400 olup dahili davacıların toplam payının 3600/14400 olduğu, hükümde de tapu kayıtlarının bu oranda iptal edildiği, ancak tescile karar verilen toplam pay 9/400 (324/14400) olmakla maddi hata yapıldığı anlaşılmaktadır.
Öte yandan, asıl kararda dahili davacı ...’nun karar başlığında davalı olarak gösterilmesi de isabetli değildir.
Hal böyle olunca, kesinleşen Mahkeme hükmünde iptaline karar verilen payın dahili davacılar adına tesciline karar verilirken maddi hata sonucu eksik yazıldığı, bu durumun infazda tereddüt yaratacağı, dolu pafta ilkesi ve HMK’nın 297. maddesine aykırı olacağı gözetilerek tavzih talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Dahili davacılar vekilinin değinilen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkemenin 30.04.2021 tarihli ek kararının açıklanan nedenlerden ötürü HMK’nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Kanun’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden dahili davacılara iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
26.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.