Logo

10. Hukuk Dairesi2024/10051 E. 2024/11414 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, 1984 yılında davalı kuruma bildirilen 15 günlük sigortalı çalışmasının kendisine ait olduğunun tespiti istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tanıklarının beyanlarına rağmen, davalı lehine olan tanık beyanlarının da varlığı ve dosyadaki diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının çalışma aidiyetini ispatlayamadığı gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine dair kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2022/63 E., 2024/12 K.

KARAR : Davanın Reddi

Taraflar arasında görülen aidiyetin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyizi neticesinde ilk kararın bozulması üzerine bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş; davanın reddine dair verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı Kurumun sigortalısı olduğunu, müvekkilinin Milas Orman İşletme Şefliği Sarıçay Orman İşletme Şefliğinde 01.05.1984 tarihinden itibaren çalışmaya başladığını ve Orman İşletme Müdürlüğü tarafından Kuruma verdiği işe giriş bildirgesi ve dönem bordrolarında müvekkilinin çalışmalarını bildirdiğini, müvekkilinin ismi dönem bordrolarında bildirilmiş olmasına rağmen, davalı Kurum bu çalışmaları müvekkili adına tescil etmediğini, müvekkilinin Kurum kayıtlarında ilk işe giriş tarihinin kayıtlarda 1995 yılı olarak görüldüğünü, müvekkilinin Milas Orman İşletme Müdürlüğü tarafından bildirilen 01.05.1984 tarihindeki çalışmalarının tescil edilmediğini, bu nedenlerle müvekkili ...'ın Milas Orman İşletme Müdürlüğünün 1984 yılı II dönem bordrosuyla davalı Kuruma ... sigorta sicil numara ile bildirdiği 01.05.1984 tarihinden itibaren 15 gün süreyle davalı Kuruma bildirdiği çalışmaların müvekkili ...'a ait olduğunun tespitini talep etmiştir.

II. CEVAP

1- Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; açılan davanın reddi gerektiğini, işe giriş bildirgesinin davacının çalıştığının delili olamayacağını, dönem bordrolarında isminin bulunması da çalışmasının delili olmadığını, davacının ilk işe giriş tarihin 1995 yılı olduğunu, daha öncesi için Kurum tarafından tescil edilmiş bir çalışmasının bulunmadığını, davanın haksız ve yersiz, hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddini istemiştir.

2- Davalı ... tarafından davaya cevap verilmemiş, ancak aşamalardaki beyanlarında çalışmanın kendisine ait olduğunu, 1982 yılından itibaren Orman İşletme Müdürlüğünde çalıştığını beyan etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 14.07.2016 tarih ve 2015/857 Esas, 2016/654 Karar sayılı kararı ile açılan davanın kabulü ile davacı ...'ın 12918716 sigorta sicil numarası ile Milas Orman İşletme Müdürlüğü Sarıçay Orman İşletme Şefliğinde 01.05.1984 tarihinden itibaren 15 gün süre ile sigortalı işçi olarak çalıştığının ve Kuruma bildirilen ...'ın davacı ... olduğunun tespitine, karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. İlk Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 02.06.2020 tarih ve 2019/4876 Esas, 2020/2510 Karar sayılı kararında; "...Eldeki davada, gerçeğin tam olarak saptanması için, tanık sözlerinden ayrı olarak işin kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde etraflıca araştırılması gereği bulunmaktadır. Mahkemece, davacı tarafça ... adına yapılan hizmet bildirimlerinin tarafına aidiyetinin iddia edilmesi halinde yöntemince husumet yöneltilmesi için süre verilmeli, Kurumdan ... adına yapılan 01.05.1984 işe giriş tarihi itibariyle 18 gün hizmet bildiriminin yaşlılık aylığı bağlanması için kullanılıp kullanılmadığı, bu hizmetin davacıya mı yoksa ...’a mı ait kabul edildiği sorulmalı, Kurumdan dava konusu edilen işyerine ait tüm belgeler getirtilmeli, özellikle işe giriş bildirgesi olup olmadığı sorulmalı, bahsi geçen ... dinlenmeli, bordro tanıkları resen seçilerek bilgi ve görgülerine başvurulmalı, böylece aidiyet tespiti istenen çalışmaların gerçekte kime ait olduğu, kuşkuya yer bırakmayacak şekilde yöntemince araştırılarak ortaya konulmalı, tüm bu hususlar aydınlığa kavuşturulduktan sonra varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir." karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin 15.04.2021 tarihli ve 2020/333 Esas, 2021/199 Karar sayılı kararı ile 01.05.1984 tarihli işe giriş tarihi itibarı ile 18 günlük hizmet bildiriminin ...'ın yaşlılık aylığı bağlanmasında kullanıldığının anlaşılması ve davacının çalıştığını iddia ettiği 01.05.1984 tarihinde 16 yaş, 4 ay, 27 günlük olması da birlikte değerlendirildiğinde, bu çalışmanın davacıya ait olmadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiştir.

C. 2'nci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 05.10.2021 tarih ve 2021/7678 Esas, 2021/11533 Karar sayılı kararında; "....Davacı, Milas Orman İşletme Müdürlüğü Şarıçay Orman İşletme şefliğinde 01.05.1984 tarihinden itibaren 15 gün süreyle 12918716 sicil numarasıyla bildirilen hizmetlerin aidiyetinin tespitini talep etmiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, 01.05.1984 işe giriş tarihi itibari ile 18 günlük hizmet bildiriminin davalı ...'ın yaşlılık aylığı bağlanmasında kullanıldığının anlaşılması ve davacının çalıştığını iddia ettiği 01.05.1984 tarihinde 16 yaşında olması da birlikte değerlendirildiğinde, bu çalışmanın davacıya ait olmadığı kanaatine varılmakla davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.

O halde yapılması gereken iş, bozma sonrası dosyaya sunulan vergi karnesinin veriliş sebebi ilgili vergi dairesinden sorulmalı, davacının vergi kaydı ve vergi mükellefiyet süresi araştırılmalı, dava konusu dönemde orman işletme şefliğinde çalışan şef, amir ve yetkili kişiler ile kanaat edinmeye yeter sayıda bordro tanıkları resen seçilerek tanık sıfatıyla bilgi ve görgülerine başvurulmalı, davalı ... tekrar dinlenerek dava konusu dönemde çalışıp çalışmadığına ilişkin ayrıntılı beyanı alınmalı, böylece aidiyet tespiti istenen çalışmaların gerçekte kime ait olduğu, kuşkuya yer bırakmayacak şekilde yöntemince araştırılarak ortaya konulmalı, tüm bu hususlar aydınlığa kavuşturulduktan sonra varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir. " gerekçesiyle Mahkemece verilen karar bozulmuştur.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu talep yönünden bordroda 01.05.1984 yılındaki girişe dair bildirilen günlerin sigorta sicil numarası olarak davalının numarasının bildirilmiş olması, çalışmaların davalıya ait olduğuna dair tanık beyanlarının olması, iş bu hizmetlerin davalının emekliliğine esas hizmet süresine eklenmiş olması birlikte değerlendirildiğinde davacının iddiasını destekleyici tanık beyanları olsa da aksi yönde de birden fazla tanık beyanı bulunduğundan, bordroda bildirilen hizmet süresinin davacıya değil davacıya ait olduğuna dair davanın ispatlanamadığı kanaatiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; yargılama aşamasında dinlenen 11 tanıktan 8 bordro tanığının davacının dava konusu edilen işyerinde çalıştığını, birlikte çalıştıklarını beyan ettiklerini, yaptıkları işten bahsettiklerini, davacının dava konusu işyerinde çalıştığını beyan eden tanıklardan bir kısmının Mahkeme tarafından resen seçildiğini, bir kısmının da davalı tarafça bildirildiğini, tanıklardan bir tanesinin de Milas Orman İşletme Müdürlüğü tarafından 1984 yılında Sarıçay Orman İşletme Şefi olarak bildirilmiş olan tanık olduğunu, buna karşın yalnızca 3 tanığın beyanı esas alınarak davacının çalışmadığı yönünde tespit yapılmasının açıkça hakkaniyete ve hukuka aykırı olduğunu, ayrıca tanıkların çalışmadığını değil, çalışıp çalışmadığını hatırlamadıklarını beyan ettiklerini beyanla Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Milas Orman İşletme Müdürlüğü işyerinden 1984 yılı II dönemde bildirilen 15 günlük çalışmanın davacıya aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 5510 sayılı Kanun'un ilgili maddeleri

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

20.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.