Logo

10. Hukuk Dairesi2024/10368 E. 2024/13829 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti ve buna bağlı olarak yaşlılık aylığı bağlanıp bağlanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının 18 yaşından önceki çalışmasının çıraklık olarak değerlendirilmesi ve bu sürenin emeklilik hesabında dikkate alınmaması gerektiği iddiasının aksine, 18 yaş altı çalışmasının da sigortalılık süresine dahil edilmesi gerektiği ve davacının yaşlılık aylığı almaya hak kazandığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/383 E., 2024/804 K.

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 1. İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/160 E., 2023/330 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 1983 yılında ilkokulu bitirdikten sonra eğitim hayatına devam etmediğini ve 01.02.1986 tarihinde 2-3503.20952.25.01 işyeri sicil numaralı "... Kasa İmalatı" adlı iş yerinde 14372418 sigorta sicil numarası ile işe başladığını, davacının 21.01.2021 tarihli dilekçesi ile davalı Kuruma yaşlılık aylığı tahsis talebi ile başvurduğunu, davalı Kurumun 29.01.2021 tarih ve 19281612 sayılı yazısı ile cevap verildiğini, davacının çalışmakta olduğu Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Gazi-Ulaş Gaziantep Ulaşım Hiz. ve Mak. San. Tic. A.Ş.'deki işinden aynı gün 29.01.2021 tarihinde ayrıldığını, işten ayrılan davacının, davalı Kuruma 29.01.2021 tarihli dilekçesi ile tekrar tahsis talebi ile başvurduğunu, davalı Kurumun işten ayrılan davacının ikinci tahsis talebini 12.03.2021 tarih ve 21921423 sayılı yazısı ile "53 yaş şartını yerine getirmediğinizden ve 1986 yılı çalışmanız çıraklık olarak bildirildiğinden dikkate alınmamış olup, ilk işe girişiniz 27.04.1993 olarak alınmıştır." gerekçesiyle reddettiğini ve davacının 1986 yılına ait çalışmalarının sigorta hizmet dökümlerinden silindiğini, davacının, tahsis talebinin reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının, kesinikle çıraklık eğitimi almadığını ve çırak olarak çalışmadığını, davalı Kurumun çıraklık gerekçesinin hukuki bir dayanağı bulunmadığını, işverenin Kuruma ibraz ettiği çalışanlarını, prim ödeme gün sayısını ve prime esas kazançlarını gösteren dönem bordrosunda davacının 14372418 sigortalı sicil numarası ile yer almakta olup, söz konusu bordroya göre davacının, 01.02.1986 tarihinde işe başladığını, 5 gün çalıştığını ve karşılığında 6.900,00 TL ücret aldığını, davacı ve velisi ile yapılan bir çıraklık sözleşmesi bulunmadığı gibi davacının mesleki eğitim de görmediğini, işçi-işveren ilişkisi ve hizmet akdiyle uzun vadeli sigorta kollarına tabi çalışma olgusunun söz konusu olduğunu beyanla davanın kabulü ile tedbiren emekli maaşı bağlanmasına, 12.03.2021 tarih ve 21921423 sayılı yazıda belirtilen Kurum işleminin iptali ile sigortalılık başlangıç tarihinin 01.02.1986 olduğunun tespitini, 21.01.2021 tarihli tahsis talebini takip eden ay başından itibaren başlamak üzere yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; davacının mesnetsiz açmış olduğu dava sebebiyle, hak kazanmadığı emeklilik aylığına ilişkin talepleri ile diğer taleplerinin kabulünün mümkün olmadığını, davacının iddia ettiği dönemde çırak olarak çalıştığı ve bu sürelerin hizmet süresine sayılması hususunda açmış olduğu tespit davasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının çırak olarak çalıştığını iddia ettiği döneme ilişkin kaydını, emeklilik hizmet başlangıcı olarak sayılmasını ve emeklilik aylığı bağlanmasına ilişkin taleplerinin kabulünün mümkün olmadığını, davacı tarafın çıraklıkta geçmiş olan sürelerinin emekliliğe başlangıç tarihi olarak kabul edilmesini imkanı bulunmadığını, çıraklık sigortası kapsamında, emeklilik için gerekli olan ve uzun vadeli sigorta kolları olarak adlandırılan malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına prim ödenmediğinden, çıraklık sigortası emeklilik açısından sigorta başlangıcı sayılmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,

1-Davacının 18 yaşını doldurduğu 01.09.1988 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olduğunun tespiti ile, davacının 18 yaşından önceki hizmet sürelerinin prim ödeme gün sayısının dikkate alınmasına,

2-Davacının 01.09.2021 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine, davacıya ödenmeyen aylıkların her bir ödenme döneminden itibaren ödenmesine,

3-Fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı SGKB vekilinin Gaziantep 1. İş Mahkemesinin 28.12.2023 tarih ve 2023/160 E. - 2023/330 K. sayılı ilamına yönelik istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b maddesinin (1) numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; hak düşürücü süre gözetilmediği için verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmektedir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 01.02.1986 tarihi olarak tespiti ile davacıya 21.01.2021 tarihli tahsis talebini takip eden ay başından itibaren yaşlılık aylığı bağlanması ve aylıkların ödenmesi istemine ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Kurum vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.