"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2096 E., 2024/301 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 29. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/199 E., 2022/278 K.
Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ...'ın ... babası ...'dan dolayı 43/2375 tahsis numaralı dosyadan kaynaklı olarak yetim aylığı aldığı, ancak 02.05.2019 tarihli SGK'nın müvekkilime gönderdiği yazı le müvekkili ve eski eşinin arasındaki boşanmanın muvazaalı olduğu ve 17.239,12 TL'nin geri ödenmesi için ödeme emri yollandığı, davacının 20 yılı aşkın süredir ayrı yaşamış olduğu eşinden boşandığını, zaten fiili olarak 20 yılı aşkın süredir ayrı olan eşlerin durumu resmiyete dökmüş olduğunu, durum böyle olmasına rağmen ve müvekkilinin ikamet adresi boşanma evrakından da görüleceği üzere Bursa olup, boşamış olduğu eşinin ise Trabzon'da olduğunu, tarafların birbiri ile akraba olmasından ötürü bu durumun ifşa olmadığını, davacının halen Bursa'da eğitim gören kızı ... ve torunu ile birlikte ikamet etmekte eski eşin ise halen Trabzon'da yaşamakta olduğunu, denetim için gelen kontrol elemanlarının müvekkil ile eşinin beyanlarını bulundukları illerde ve ikamet adreslerinde ayrı ayrı kontrol ve teftiş ile tetkik etmiş olsaydı anılan durumun açıkça ortaya çıkacağını, sadece müvekkilin eski eşinin köyünde tek taraflı beyan ile anılan duruma ilşkin rapor tanziminin yasal olmadığını, anılan haksız işlemin iptali ile ile müvekkiline ödenmesi gereken birikmiş maaşların ödenmesi, yatırılmayan maaş ödemelerinin ödenmeleri gerektiği tarihlerden itibaren işletilecek faizleri, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıca ödetilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 506 sayılı Kanun'un 23 ve 68 inci maddesine göre evli olmayan veya evli olmakla birlikte sonradan boşanan veya dul kalan ve herhangi SGK tabi olarak çalışmayan veya buralardan gelir /aylık almayan kız çocuklarına aylık bağlanmakta olduğunu, dolayısıyla Kurumun yapmış olduğu işlem yasal olup, hukuki dayanaktan yoksun olan iş bu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, Kurum dava açılmasına sebebiyet vermediğinden, davanın kabulü halinde aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, Kurum kayıtlarına dayanarak esasa ilişkin ek cevap verme hakkımızı saklı tutulması gerektiğini, Kurumdan cevap geldikten sonra esasa ilişkin beyanda bulunma hakkımız saklı kalmak kaydıyla müvekkil Kurumun yaptığı işlem hukuka uygun olduğundan davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı değerlendirilmekle birlikte, davacı ve dava dışı eski eşine ilişkin celp olunan Kurum kayıtları ile dinlenen davacı tanıkları ve tutanak tanığı beyanlarına göre, davacı ile eski eşinin boşanma tarihinden ileriye dönük olarak aynı ikametlerde yer almadıkları, abonelik kayıtları ve oy kullandıkları sandık bilgilerinin birbirinden farklı olduğu ilgililerin hizmet almış oldukları ortak hastane ve eczane kaydının bulunmadığı; davacı ile eski eşinin 5510 sayılı Kanun'un 56 ncı maddesine göre boşanma sonrası fiilen birlikte yaşamadıkları yönünde kanaat getirilmiş olup, 30.11.2018 tarih ve 2018/SA/175 sayılı Denetim Raporu sayılı Kurum işleminin iptaline; davacının davasının kabulü ile
Davalı SGK'nın davacının boşandığı eşi ... T.C numaralı ... ile fiilen yaşadığı yönündeki tespitinin ve işleminin iptaline,
Davacıya 43/2375 tahsis numaralı dosya üzerinden babası ... Küçükbayraktar'dan kesilme tarihi itibari ile yeniden yetim aylığı bağlanmasına,
Ödenmeyen aylıkların ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
43/2375 tahsis numaralı dosya üzerinden yersiz ödeme iddiası ile düzenlenen borç bildirim belgesinin iptaline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde; eksik inceleme ve araştırma ile verilen karar usul yasaya aykırı olduğu, SGK Trabzon Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün denetmenlerince düzenlenen denetim raporunda ...'ın 27.03.2013 tarihinde ...'tan boşandığı halde birlikte yaşadığı tespit edildiğinden 5510 sayılı Kanun'un 56 ncı maddesi gereği yetim aylığının kesilmesi ve 96 ncı maddeye istaneden yasal faizle geri alınması sonuç ve kanaatine varıldığı, bu çerçevede davacının yetim aylıkları iptal edildiği, 01.04.2018-18.03.2019 arası yersiz ödenen 16.446,15 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsili için Pendik SGM'ye yazı yazıldığı, Kurum işleminin yerinde olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda; yapılan yargılama neticesinde; tüm dosya kapsamı değerlendirilmekle birlikte, davacı ve dava dışı eski eşine ilişkin celp olunan Kurum kayıtları ile dinlenen davacı tanıkları ve tutanak tanığı beyanlarına göre, davacı ile eski eşinin boşanma tarihinden ileriye dönük olarak aynı ikametlerde yer almadıkları, abonelik kayıtları ve oy kullandıkları sandık bilgilerinin birbirinden farklı olduğu ilgililerin hizmet almış oldukları ortak hastane ve eczane kaydının bulunmadığı; davacı ile eski eşinin 5510 sayılı Kanun'un 56 ncı Maddesine göre boşanma sonrası fiilen birlikte yaşamadıkları yönünde kanaat getirilmiş olup, davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrar kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yetim aylığını kesen Kurum işleminin iptali ile aylığın yeniden bağlanması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanun'un 56/son fıkrasıdır. Maddenin başlığı gelir ve aylık bağlanamayacak haller olup, maddeye göre; "ölen sigortalının hak sahiplerinden; ... eşinden boşandığı halde eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar 96 ıncı madde hükümlerine göre geri alınır. ",
Madde 96 hükmüne göre "Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler;
a) Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden,
"..itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurumdan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır..."
Aynı Kanun'un 59 uncu maddesinin başlığı Kurumun denetleme ve kontrol yetkisi olup maddeye göre; "bu Kanun'un uygulanmasına yönelik işlemlerin denetimi, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları eli ile yürütülür ...", maddenin 2 inci fıkrasında "Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarına görevleri sırasında tesbit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir..." şeklinde düzenlenmiştir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Kurum vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.