"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2451 E., 2024/1060 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 13. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/720 E., 2022/44 K.
Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali ve hizmet birleştirmesi yapılmadan 506 sayılı Kanun kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkilinin 5434 sayılı Kanun kapsamında ve 506 sayılı Kanun ile 5510 sayılı Kanun'un 4/1-a maddesi kapsamında hizmetinin bulunduğunu, aynı zamanda 1447 073 990 Bağ-Numarasında 30.03.2011 sonrasında 4/1-b kapsamında hizmetinin bulunduğunu, davacı adına 22.10.2020 günlü dilekçe ile Kurumdan 4/1-b hizmetleri nazara alınmaksızın sadece 4/1-a ve 5434 sayılı Kanun hizmetleri üzerinden yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunulduğunu, bu talebin Kuruma 23.10.2020 tarihinde ulaşmasına rağmen Kurum tarafından 60 günlük sürede olumlu veya olumsuz bir cevap verilmediğini, işlem yapılmadığını, davacının 26.07.1969 doğumlu olduğunu, 50 yaşını 2019 yılında ikmal ettiğini, 01.08.1987 giriş tarihine göre 25 yıllık sigortalılık süresini 2012 yılında ikmal ettiğini ve toplamda 7546 gün hizmetinin bulunduğunu, tahsis şartlarını haiz olduğunu, müvekkilinin tahsis dilekçesi ile beraber 4/1-b hizmetlerine ait ödenen primlerin de iadesini talep ettiğini, davacının tahsiste nazara alınmamasını talep ettikleri 4/1-b hizmetleri nedeni ile Kuruma prim ödemesi yaptığını, yukarıdaki emsal içtihatlara göre bu hizmetler tahsiste nazara alınmadığından ödenen primlerin de davacıya herhangi bir fayda sağlamayacağının açık olduğunu ileri sürerek davacıya sadece ve münhasıran 506 sayılı Kanun/5510 sayılı Kanun 4/1-a statü hizmetleri ile 5434 sayılı Kanun kapsamındaki hizmetleri nazara alınarak 5510 sayılı Kanun 4/1-b statü hizmetleri nazara alınmaksızın 01.11.2020'den itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine, ödenecek yaşlılık aylıkları yönünden 3 aylık süre gözetilerek 01.11.2020-31.01.2021 arası tahakkuk edecek aylıkların 31.01.2021 den itibaren, sonrası dönem aylıklarının ise her birisinin ödenmesi gereken tarihlerden itibaren yasal faiziyle ödenmesi gerektiğinin tespitine, davacının 4/1-b kapsamında ödediği primlerin tamamının her bir ödemenin Kuruma yapıldığı tarihi takip eden aybaşından iadenin yapılacağı ayın başına kadar yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; müvekkil Kurum işlemlerinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının tüm hizmetleri, getirtilen Kurum dosyası nazara alınarak Mahkemece; davacının davasının kısmen kabulüne, davacıya tahsis talebini takip eden aybaşı olan 01.11.2020 tarihinden itibaren 4/1-a maddesi kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile aksine Kurum işleminin iptaline, davacıya 01.11.2020 - 01.02.2021 tarihleri arası ödenmesi gereken aylıklar için 31.01.2021, 01.02.2021 tarihinden sonra ödenmesi gereken aylıklar için ödenmeleri gereken tarihlerden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğinin tespitine, davacının 4/1-b maddesi kapsamında ödenen primlerin iadesi talebinin ise reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf başvurusunda; emsal içtihatlara göre 5434 ve 4/1-a sigortalılığına dayalı olarak aylık bağlanabileceğinden 4/1-a kapsamında aylık bağlanacağından, prim iadesi yönünden 21. HD'nin 06.11.2019 tarih ve 2019/4479-6613 E-K sayılı kararının emsal nitelikte olduğu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
2.Davalı vekili istinaf başvurusunda; Kurum işlemlerinin yerinde olduğunu ileri sürmüş ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemenin 4/a sigortalısı olarak davacının tahsis talep koşullarının değerlendirdiği, 23.10.1969 tarihinde ... davacının 23.10.2020 tarihli tahsis talep tarihi itibariyle 506 sayılı Kanun'un geçici 81/B-g bendine göre 25 yıl sigortalılık süresi, 50 yaş 5375 prim ödeme şartlarına tabi olup, 4/1-a ve 4/1-c kapsamındaki sigortalılığına esas prim ödeme gün sayısının 7.346 gün olduğu anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı ve davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; istinaf gerekçeleri ile birebir aynı gerekçeler ile kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Kurum işleminin iptali ve hizmet birleştirmesi yapılmadan 506 sayılı Kanun kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2-2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi hakkındaki Kanun, 506 sayılı Kanun'un geçici 81 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 506 sayılı Kanun'un geçici 81 inci maddesinin B fıkrası gereğince, tahsis talep tarihi itibariyle, davacının 33 yıl sigortalık, 51 yaş ve 506 sayılı yasa ve 5434 sayılı Kanun kapsamında 7439 günü bulunduğunun anlaşılmasına göre dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.