"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/386 E., 2024/524 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 7. İş Mahkemesi
SAYISI : 2022/232 E., 2023/388 K.
Taraflar arasındaki Bağ-Kur sigortalılığının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun esastan reddine; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının 04.03.1997 tarihinde isteğe bağlı Bağ-Kur'lu olarak tescil işleminin yapıldığını ve 28.02.2015 tarihinde sigortalılığının sona erdiğini; 04.12.1987-30.04.1991 tarihleri arasında kesinleşmiş Mahkeme kararına dayalı olarak Develi Şoförler ve Otomobilciler Odasına kaydının yapıldığını, ancak Kurumca bu dönemde sigortalı sayılmadığını beyanla davacının 04.12.1987-30.04.1991 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile tahsis talep tarihinden itibaren emekli olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın 5 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu, bu nedenle öncelikle usulden reddini; davacının Develi Asliye Hukuk Mahkemesinde Develi Şoförler ve Otomobilciler Odasına karşı açtığı davada Kurum taraf olmadığı için kararın Kurumu bağlamadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulü ile
"1-Davacının 04.12.1987 - 30.04.1991 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine,
2-Davacının tahsis talep tarihinden itibaren emekli aylığına hak kazandığının tespitine yönelik talebinin reddine" karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının 04.12.1987-30.04.1991 tarihleri arasındaki hizmetlerinin tescil edildiğini, Bağ-Kur'a prim borcunun bulunmaması nedeniyle Mahkeme tarafından tahsis talep tarihinden itibaren emeklilik taleplerinin reddine dair verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, kararın kaldırılarak davacının tahsis talep tarihinden itibaren emekli olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu, davacının 04.03.1997 tarihli isteğe bağlı giriş bildirgesi ile davalı Kuruma kayıt ve tescilinin yapıldığını, 03.07.1997 tarihinde Yahyalı Mal Müdürlüğünde vergi kaydının başladığını, daha sonra davacının davalı Kuruma ibraz ettiği mahkeme kararı ile 04.12.1987- 30.04.1991 tarihlerinde Develi Şoförler ve Otomobilciler Odasında kaydının olduğunu belgelemesi üzerine bu süreler için talepte bulunduğunu ancak davacının tescil tarihinin isteğe bağlı sigortalılık başlangıcından geriye doğru çekilemeyeceğinin bildirildiğini ve bu yönde işlem tesis edildiğini belirterek kararın Kurum lehine kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "24.07.2003 tarihli 4956 sayılı Kanun'un 47. maddesi ile 1479 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 18. maddesinde, bu Kanun'a göre sigortalılık nitelikleri taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların hak ve mükellefiyetlerinin 04.10.2000 tarihinden itibaren başlayacağı, ancak bu Kanun'a göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olan sigortalıların sigortalılıklarının bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde Kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20.04.1982-04.10.2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemek ve belgelenen bu sürelere ilişkin olarak hesaplanacak prim borçlarının tamamını tebliğden itibaren bir yıl içinde ödemede bulundukları taktirde bu sürelerin sigortalılık süresi olarak değerlendirileceği bildirilmiştir.
1479 sayılı Kanun'un geçici 18. maddesinde, kayıt ve tescil işleminin 04.10.2000 tarihine kadar yapılması gerektiği belirtilmiş ise de Yargıtayın yerleşik içtihatları ile bu tescil ve kayıt işleminin Geçici 18. maddenin yürürlüğe girdiği 02.08.2003 tarihine kadar yapılabileceği kabul edilmiştir.
Somut olayda; davacının 04.03.1997 tarihi itibariyle 1479 sayılı Kanun kapsamına alındığı, 28.02.2015 tarihinde 76 koduyla terkinin verildiği, dosyada mevcut Develi Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/26 Esas, 2012/701 Karar sayılı kararının incelenmesinden mahkemece davacının 04.12.1987-30.04.1991 tarihleri arasında Develi Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığına üye olduğunun tespitine karar verildiği, Yahyalı Malmüdürlüğü yazı cevabından davacının vergi kaydının 03.07.1997 tarihinde başlayıp devam ettiğinin anlaşıldığı, dosya kapsamında davacının 02.08.2003 tarihine kadar kuruma yazılı başvuruda bulunduğuna ilişkin kayıt bulunmadığı, bu nedenlerle dosya kapsamında davacının 1479 sayılı Kanun'un Geçici 18. maddesi gereği Kuruma müracaatı bulunmadığından geçmişe dönük 1479 sayılı Kanun sigortalısı olamayacağı ve bu kabulden hareketle yasal koşuları oluşmadığından davacının tahsis talebinden itibaren de emekli olduğunun tespitine karar verilemeyeceği kanaatine varılmakla ve sonuç olarak Kurum işleminde hata görülmemekle, davacı vekilinin istinaf isteminin reddine, davalı vekilinin ise istinaf isteminin kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın reddine" karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Davacı vekili Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1- Davacı vekili, davacının 04.03.1997 tarihi itibariyle Bağ-Kur'a tescili bulunduğunu, İstinaf Mahkemesi kararındaki durumun 02.08.2003 tarihinden önce Bağ-Kur'a tescili olmayan sigortalılar için geçerli olduğunu, ancak davacının 04.03.1997 tarihinde tescili bulunması nedeniyle 02.08.2003 tarihinden önce Kuruma yazılı başvuruda bulunmasına gerek bulunmadığını;
2. Davacının 04.03.1997 tarihinde Kuruma Bağ-Kur'lu olarak tescilinin bulunması nedeniyle yazılı başvuruya gerek olmadan Develi Şoförler ve Otomobilciler Odası kaydına istinaden tescilinin yapılması gerekli olup, tahsis talep başvurusuna istinaden emekli maaşının bağlanmasına karar verilmesi gerekirken İstinaf Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının 04.12.1987-30.04.1991 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369. maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371. maddeleri ile mülga 1479 sayılı Kanun'un Geçici 18. maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Dava dosyasının incelenmesinde, 04.12.1987-30.04.1991 tarihlerinde, kesinleşmiş mahkeme kararına istinaden oda kaydı bulunduğundan bahisle Bağ-Kur sigortalılık tespiti için açılan işbu davada, davacının 04.03.1997 tarihinde başlayan isteğe bağlı sigortalılığının 03.07.1997 tarihinde başlayan ve devam eden vergi kaydı nedeniyle zorunlu sigortalılığa dönüştürüldüğü, buna karşılık Bölge Adliye Mahkemesince 02.08.2003 tarihinden önce dava konusu talebe ilişkin Kuruma yapılmış başvuru, prim ödemesi bulunmadığından bahisle davanın reddine dair verilen kararın eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olduğu anlaşılmıştır.
3.Davacının 04.03.1997 tarihinde başlayan isteğe bağlı sigortalılığının 03.07.1997 tarihi itibariyle vergi kaydına istinaden zorunlu sigortalılığa dönüştürüldüğü, dolayısıyla 02.08.2003 öncesinde tescil kaydının bu şekilde oluşturulduğu, kayıt öncesinde 04.12.1987-30.04.1991 tarihlerinde oda kaydının mevcut olduğu, her ne kadar Kurumun taraf olmadığı bir davada bu tespit yapılmış ise de Kurum tarafından yapılan aksine bir tespitin de bulunmadığı dikkate alındığında, davacının oda kaydına dayalı olarak sigortalılığının tespiti talebinin reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.