"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
EK KARAR TARİHİ : 27.05.2024
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında görülen rücuan tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulü ile incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Kurum vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı ... , davalı ...'e ait iş yerinde çalışırken 05.09.2007 tarihinde diğer davalı ...'in silahla yaralama eylemi sonucunda öldüğünü, müteveffanın bekçilik yaptığı esnada bu durumun gerçekleştiğini, kusurunun bulunmadığını, davalı şirketin Kurum zararından sorumlu olduğunu beyanla, 506 sayılı Kanun'un 9 uncu, 10 uncu ve 26 ncı maddeleri uyarınca Kurum alacağının tahsilini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili; müteveffanın kendi çalışanları olmadığını, asıl çalışanın müfevaffanın oğlu olan ... olduğunu, müfeveffanın, kendi haber ve rızaları olmadan oğlu Mürsel'in yerine geçtiğini, müfeveffanın ve oğlunun evinin iş yerine 300 metre mesafede olduğunu, müfeveffa ile iş yeri arasında iş akdinin olmadığını, olayın iş kazası olarak değerlendirilmesi ve kendilerinin sorumlu tutulmasının hukuken münkün olmayacağını, olayda kusurlarının bulunmadığını bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
2.... vasisi Dilber Ateş cevap dilekçesinde; ...'in herhangi bir taşınmazı olmadığını, her hangi bir gelirininde bulunmadığını, maddi durumlarınında kötü olduğunu bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 20.10.2015 tarihli ve 2014/460 E. 2015/593 K. sayılı kararıyla; davalı ... aleyhine açılan davanın reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne,
-21.438,59 TL sürekli iş göremezlik gelirinin tahsis onay tarihi 26.12.2013 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle,
-9.779,13 TL tedavi giderinin sarf ödeme tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle davalı ...'ten alınarak davacı kuruma verilmesine, karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkeme kararına karşı davacı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 25.12.2017 tarihli ve 2015/24967 E., 2017/9181 K. sayılı kararında; Mahkemece, 506 sayılı Kanun'un 9 ve 10 uncu maddeleri kapsamında, işverenin sorumluluğu irdelenmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu, davalı işveren, olayın iş kazası olmadığı iddiasında ise, ilgili taraflar arasında hizmet akdi ilişkisinin kurulup kurulmadığı ve 506 sayılı Kanun hükümleri kapsamında gerçekleşen kazanın iş kazası olup olmadığının tespiti için Mahkemece, davalı işverene, hak sahipleri ve SGK’ya husumet yönelterek dava açması için süre verilmesi gerektiği, gerçekleşen kazanın iş kazası olup olmadığı açıklıkla belirlendikten sonra yapılacak irdelemeyle elde edilecek sonuca göre hüküm kurulması gerektiği hususlarına işaret edilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulü ile davalı ... bakımından karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... bakımından 21.438,59 TL'nin %50 oranı olan 10.719,59 TL'nin tahsis onay tarihi olan 26.12.2013 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak sureti ile davalı ... ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, tedaviye dair taleplerin davalı ... bakımından reddine, karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Kurum vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Kurum vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalı işverenin oluşan Kurum zararının tamamından 506 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi kapsamında sorumlu olduğunu, Mahkemece anılan yasa hükmü dikkate alınmadan karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürülerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin 2 nci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin 7, 8, 9 uncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin 2 nci fıkrası, 506 sayılı Kanun'un 9, 10 ve 26 ncı maddeleridir.
3. Değerlendirme
Davacı Kurumun, 05.09.2007 tarihinde davalı ...'in sahibi olduğu iş yerinde diğer davalı ...'in, Kurum sigortalısı Dilaver Korkmaz'ı tabanca ile kasten yaralaması sonucu vefatı şeklinde gerçekleşen kaza olayında, hak sahiplerine bağlanan gelir ve yapılan tedavi masraflarından oluşan Kurum zararının 506 sayılı Kanun'un 9, 10 ve 26 ncı maddeleri uyarınca tahsilini talep ettiği eldeki davada; bozma sonrası yapılan yargılamada Mahkemece davalı ... yönünden karar kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmakla, bozma ile önceki hükmün ortadan kalktığı gözetilmeksizin davalı ... yönünden karar verilmemesi bozmayı gerektirmiştir
Mahkemece yapılacak iş, davacı Kurumun, iş kazasına bağlı alacağı yönünden davalı ... yönünden de, bozma içeriğine uygun bir şekilde karar vermekten ibarettir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
18.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.