"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2587 E., 2024/726 K.
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Polatlı 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
SAYISI : 2019/406 E., 2022/291 K.
Taraflar arasındaki hizmet ve prime esas kazanç tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle; davacının davalıya ait işyerinde, dönemlere göre değişen ücretle 01.06.2009-14.02.2019 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında işçi-işveren ilişkisi bulunmadığını, davacının çiftçilere çalıştığı, davalıdan ücret almadığını, müvekkilinin çeşitli firmalarla çalıştığını, ... Gıda San. ve Tic. A.Ş. firmasından gelen ürünlerin tamamının davacı tarafından taşındığı iddiasının tamamen gerçek dışı olduğunu, davacının herhangi bir işverene bağlı olmaksızın serbest hamal olarak çalıştığını, işyerinde çalıştığını iddia ettiği dönemde, davacının hiçbir işte çalışmadığını beyan etmesi nedeniyle SGK tarafından kendisine yeşil kart verildiğini, başka işyerleri tarafından sigortalı gösterildiğini beyanla, davanın reddini istemiştir.
Fer'i müdahil Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; hizmet tespitine yönelik davaların kamu düzenine ilişkin olduğunu, resen inceleme ve araştırmaya tabi olduğunu, çalışma iddiasının resmi belgelerle ispat olunmasının gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda; Mahkemece, tanık beyanları ve davacının Alo 170 hattına yapılan şikayetinin, tanık ... ...'ın beyanı yeterli görülmüş, davacının, 15.06.2014 tarihinden 14.02.2019 tarihine kadar davalı işyerinde çalışmış olduğu, 1295069.06/24 - sicil sayılı ... işyerinde 25.05.2016-02.06.2016 tarihleri arasında geçen 9 günlük hizmetinin, tanık ... tarafından "iş verenden izin alarak işi olmadıkları zamanlar başkalarına yardıma gidip çalıştıkları olurdu" şeklindeki beyanı esas alınarak bu süre dışlanmak suretiyle toplam 1670 gün hizmet akdine dayalı olarak çalıştığı ve bu sürelerin, 5510 sayılı Kanun'un 4/1-a. maddesine (506 sayılı yasanın 2/1) göre sigortalı olması gerekeceğinin hesaplandığı, Kuruma bildirilen prime esas kazancın üzerinde ücret alındığına ilişkin olarak emsal kararda belirtildiği üzere hukuksal geçerliliğe sahip olarak düzenlenmiş bulunmaları kaydıyla, sigortalının imzasını içeren bordroları, banka kaydı bulunmadığından davacının 5 yıllık hak düşürücü süre gözetilerek 11.10.2014-24.05.2016 ve 03.06.2016-14.02.2019 tarihleri arasında çalışabileceği ücretin belirlenmesine elverişli bilgi belge bulunmadığı, asgari ücreti aşan sigorta primine esas kazanç iddiasını yazılı delil ve belgelerle kanıtlayamadığı anlaşılmakla bu talebinin reddine, davalı işyerinde hizmet akdine tabi bağımlılık unsuru ile çalıştığı kabul edilerek davanın kısmen kabulüne, davacının davalı işyerinde 11.10.2014-24.05.2016 ve 03.06.2016-14.02.2019 tarihleri arasında 1670 gün asgari ücret üzerinden hamal olarak çalıştığını tespitine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B.İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; reddedilen hizmet yönünden kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalıya ait iş yerinde tek çalışan olduğu için çalışmalarını bilen ve benzer işi yapan komşu iş yerlerinin bordrolu çalışanlarının tanık olarak dinletildiğini, dinlenen tanıkların davacının davalıya ait iş yerinde sürekli çalıştığını doğruladığını, Mahkemece bilirkişi raporuna göre hüküm kurulduğunu ancak bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmediğini belirterek, kararın kaldırılmasını, davanın kabulünü istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yalnızca davacı tanıklarının beyanlarının dikkate bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını,eksik inceleme ve değerlendirme sonucunda hüküm kurulduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını, davanın reddini istemiştir.
Fer'i müdahil Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, 5 yıllık hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddi gerektiğini, Kurum kayıtlarının resmi belge niteliği taşıdığını, Kuruma bildirilmeyen tüm kayıtlar için Kurumun sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda, dava edilen dönemde davacının 01.05.2013-01.05.2013 tarihinde ... isimli işyerinden, 09.05.2013 - 20.05.2013 ... isimli işyerinden 04.10.2013 - 02.11.2013 ve 21.11.2013-14.06.2014 tarihleri arasında ... Mad., 25.05.2016- 02.06.2016 tarihleri arasında da ... isimli işyerinden hizmetlerinin bildirildiği, davacının davalı iş yerinden bildirimi olmadığı, davacının dava dilekçesinde 2013 yılında çalışmaya ara verdiğini beyan ettiğinden ve davacının dava dışı bu iş yerlerinde geçen çalışmaları nedeniyle davalı iş yerindeki çalışmalarının kesintiye uğradığı sabit olduğundan dava tarihi itibari ile 2013 ve öncesi çalışmaları hak düşürücü süreye uğramış olduğu, dinlenen tanık beyanları dikkate alındığında davacının hüküm altına alınan şekilde çalışmasının sabit olduğu, davacının prime esas gerçek kazancının asgari ücretten fazla olduğu yönündeki iddiasını ispatlanamadığı anlaşılmakla, istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf gerekçelerini tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf gerekçelerini tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.
Fer'i müdahil Kurum vekili temyiz dilekçesinde; istinaf gerekçelerini tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet ve prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile
2. 506 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesinin 10 uncu fıkrası ile 5510 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin 9 uncu fıkrası ile 506 sayılı Kanun'un 77 nci maddesinin 1 inci fıkrası ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 80 inci maddesinin birinci fıkrası hükümleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekilleri tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.