Logo

10. Hukuk Dairesi2024/10362 E. 2024/11995 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşamaya devam ettiği gerekçesiyle kesilen ölüm aylığının iptali ve aylıkların tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşamaya devam ettiğine dair Kurum denetmen raporu, kolluk tutanağı, tanık beyanları ve iletişim adresi bilgilerinin bulunması ve davacının aksini ispatlayamaması gözetilerek, ölüm aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali isteminin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/589 E., 2024/1143 K.

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 13. İş Mahkemesi

SAYISI : 2020/473 E., 2022/423 K.

Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptaline ilişkin davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıya ölen babasından dolayı bağlanan ölüm aylığının; boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşamaya devam ettiği gerekçesiyle kesildiğini ve ödenen aylıkların geri istendiğini ve 26.10.2014-25.04.2019 tarihleri arasında ödenen aylıkların tahsili için davacı aleyhine Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2019/9014 ve 2019/9015 takip sayılı dosyaları ile icra takibi başlatıldığını ancak davacının boşandıktan sonra boşandığı eşiyle hiçbir zaman birlikte yaşamadığını, Kurum işleminin yerinde olmadığını belirterek Kurum işleminin iptaline, davacının borçlu olmadığının tespitine, 26.04.2019 tarihinde kesilen ölüm aylığının kesildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; Kurum işlemlerinin yerinde olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "davanın reddine" karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının, boşandıktan sonra boşandığı eşi ile birlikte yaşamadıklarını, tanık beyanları ile de bunun sabit olduğunu, davanın kabulü gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında, "... Somut olayda; Sosyal Güvenlik Denetmeni tarafından düzenlenen ve aksi sabit oluncaya kadar geçerli sayılması gereken 31.01.2019 tarih ve 2019/MH/011 sayılı araştırma - inceleme raporunun içeriği ile burada yapılan tespitler ve düzenlenen tutanaklar, Osmangazi İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan kolluk araştırması sonucu düzenlenen 29.04.2020 tarihli tutanakta; davacının 03.03.2007 tarihinden itibaren yaşadığı "İntizam Mah., 3. Tabak Sok. 0/4 Osmangazi - Bursa" adresinde boşandıktan sonra da eşi ve çocukları ile birlikte yaşamaya devam ettiğinin tespit edildiğinin belirtilmiş olması, davacının, boşandığı eşinin 27.12.2013 abonelik başlangıç tarihli sözleşmede Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş.'ye davacının anılan adresini iletişim adresi olarak bildirmesi, davacının kardeşi olan Müslime Yetişmişoğlu'nun Osmangazi İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen 29.04.2020 tarihli tutanakta; davacının boşandığı eşi ile birlikte yaşadığını beyan etmesi, İntizam Mahallesi Muhtarı olan ...'nün davacının boşandığı eşine ait tebligatların davacının ikamet adresine geldiğine yönelik beyanı, aksi sabit oluncaya kadar geçerli bulunan Kurum denetmen raporunun içeriği ve yapılan tespitler ile bunların aksinin somut ve inandırıcı deliller ile kanıtlanamaması hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile boşandığı eşinin, boşandıkları halde fiilen birlikte yaşamaya devam ettikleri anlaşıldığından ve dolayısıyla İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine" karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelerle kararın bozulması ile davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, Kurum işleminin iptali ile ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370, 371 inci, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 56 ve 96 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde verilen hükmün yerinde olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.