Logo

11. Hukuk Dairesi2023/6652 E. 2024/7898 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu'nun (YİDK), davacının marka başvurusunu, davalının daha önce tescilli markasına olan benzerliği nedeniyle reddetmesi üzerine, davacının bu kararın iptali istemiyle açtığı dava.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu marka ile redde mesnet marka arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunmadığı ve başvuru sahibinin markasına yeterli ayırt ediciliğin sağlandığı gözetilerek, YİDK kararının iptaline ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

SAYISI :2021/1154 Esas, 2023/1142 Karar

HÜKÜM :Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ :Ankara 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI :2019/403 E., 2021/57 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 2019/49447 sayılı "...+şekil" ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, marka kapsamında 29. sınıftaki "Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil)." mallarının yer aldığını, Markalar Dairesi Başkanlığınca 99/009277 sayılı "T ...+şekil" ibareli markaya dayalı olarak 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (6769 sayılı Kanun) 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi uyarınca müvekkili başvurusunun reddine karar verildiğini, bu karara yaptıkları itirazın ise Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) tarafından reddedildiğini, alınan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin markasının reddine mesnet gösterilen markanın ilk 10 yıllık yenilemesinin 11.06.2009 tarihinde yapıldığını, ikinci 10 yıllık yenilemesinin 11.06.2019 tarihinde yapılması gerektiğini ancak bu yenilemenin süresi içinde yapılmadığını, ek olarak verilen 6 aylık cezalı süre içinde de markanın yenileme işleminin yapılmadığını, söz konusu ek sürenin 11.12.2019 tarihinde sona erdiğini, redde mesnet markanın süresi içinde yenilenmediğini, bu nedenle markanın hükümsüz olduğunu, taraf markalar arasında çok ciddi görsel farklılıkların bulunduğunu, markalar arasında ayniyet veya ayırt edilmeyecek kadar benzerlik bulunmadığını, müvekkilinin 2014/42486 sayılı markası nedeniyle başvuru üzerinde müktesep hakkı olduğunu ileri sürerek YİDK’nın 2019-M-8367 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde; kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile redde mesnet marka arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, toplanan deliller ve aldırılan bilirkişi raporuna göre davacının başvuru markasının "...+şekil" şeklinde olduğu, redde mesnet markanın da "T ...+şekil" ibare ve görselini içermesi karşısında esasen yüksek derecede benzerlik oluşmakla beraber bu benzerliğin aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olarak değerlendirilmemesi gerektiği, 6769 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinde "Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dâhil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir." şeklinde olup, başvuru ve mesnet markada belirgin olarak yer alan şekil unsurları aynı olmadığı gibi mesnet markada fazladan "T" harfinin de işaretsel olarak ayrıca yer aldığı, başvuru ve mesnet markaların ayniyet veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunun kabul edilemeyeceği, 6769 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 2019-M-8367 sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince, 6769 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi hükmünün uygulanabilmesi için markalar arasındaki benzerliğin iltibasa yol açacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olması gerektiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 25.11.2020 tarih, 2020/1019 E., 5419 K. sayılı ilamının da bu yönde bulunduğu, buna göre "...+şekil" ibareli dava konusu başvuru ile redde mesnet "T ...+şekil" ibareli marka arasında bu anlamda bir benzerlik bulunmadığı, başvurunun tertip tarzı ve yer verilen şekil unsuru ile anılan madde anlamında dava konusu başvuruya yeterli ayırt ediciliğin sağlandığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6769 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi.

3. Değerlendirme

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 07.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.