Logo

11. Hukuk Dairesi2023/6677 E. 2024/8059 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı şirketin marka başvurusuna yaptığı itirazın TÜRKPATENT tarafından reddedilmesi üzerine, bu kararın iptali ve markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi talebiyle açtığı davada, taraf markaları arasında iltibas tehlikesinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taraf markaları arasında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle iltibas tehlikesi bulunmadığı, "..." ibaresinin tek başına tanımlayıcı nitelikte olup kimsenin tekeline bırakılamayacağı ve davalı şirketin marka başvurusunun kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararını onayan bölge adliye mahkemesi kararının da onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1389 Esas, 2023/1285 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/195 E., 2020/226 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin 47 yıldır “...” markalı çantaları imal ederek tüketicilere sunduğunu, 2011/107928 sayılı "mdç ...", 2005/42074 sayılı "mdç ...", 2010/39505 sayılı "... ...", "2008/11717 sayılı "... ... kemer sanayi ve ticaret ltd. Şti.", 2009/23984 sayılı "... ... +şekil" ibareli markaların sahibi olduğunu, davalı şirketin 08.03.2017 tarihli 2017/20648 sayılı "... ...'da" ibareli marka başvurusuna 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (6769 sayılı Kanun) 6 ncı maddesinin birinci, beşinci ve altıncı fıkraları nedeniyle yaptıkları itirazın TÜRKPATENT Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararı ile nihai olarak reddedildiğini, halbuki ayırt edici niteliği düşük olan "..." ve "..." kelimelerinin birleşiminden oluşan davalı markasının tescilinin hukuken mümkün olamayacağını, davacının markasıyla arasında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, itirazın reddine ilişkin YİDK kararının yerinde olmadığını ileri sürerek TÜRKPATENT YİDK'in 28.03.2018 gün ve 2018-M-2362 sayılı kararının 18 inci sınıf ve 35 inci sınıfta 18 inci sınıfı kapsayan mal ve hizmetler yönünden iptaline ve bu mal ve hizmetler bakımından markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... Mağazacılık Tekstil ve San. Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; "..." markasının ülke genelinde tek başına tanınmış bir marka olduğunu, taraf markaları arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde; başvuru markası ile davacı markaları arasında karıştırılmaya sebep olacak derecede benzerlik olmadığını, Kurum kararının yerinde olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, taraf markalarının ayırıcı unsurları olan "..." ibarelerinin kelimelerin anlamı bakımından markalar arasında benzerlik bulunduğu, öte yandan davalının markasında bulunan taraf markaları arasında düşük düzeyde fonetik ve işitsel benzerlik de bulunduğu, bununla birlikte davalıya ait "... ..." markasının tek başına değil bir bütün halinde tanınmışlık ve ayırt edicilik kazandığı, "..." ibaresinin tekstil sektörü yönünden sektörü telmih edici zayıf bir ibare olduğu, davacının itirazına mesnet markalarıyla dava konusu başvuru arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, ... ibaresi ile markalarda yer alan kısmi benzerliğin karışıklığın doğması için yeterli bir benzerlik olmadığı, 6769 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinin beş ve altıncı fıkralarındaki şartların da gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, "... ...'da" ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet "..." asıl unsurlu markaları arasında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunmadığı, somut olayda "..." ibaresi tek başına tanımlayıcı bir ibare olduğundan ve kimsenin tekeline bırakılamayacağı, dava konusu başvurunun kötü niyetli yapıldığının da ispat edilemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, YİDK kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğüne ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6769 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi

3. Değerlendirme

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 19.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.