Logo

11. Hukuk Dairesi2023/6802 E. 2024/2043 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıların, dava konusu şirketin zararından sorumlu olup olmadıkları.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin karar düzeltme talebinin, 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesinde sayılan ve karar düzeltme sebebi oluşturan hallerden hiçbirini içermemesi gözetilerek reddedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2014/830 Esas, 2016/429 Karar

DAVACI (Temlik Alan) : Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) vekili Avukat ...

HÜKÜM : Kabul, ret, açılmamış sayılma

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacı TMSF vekili

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bir kısım davalılar yönünden davanın kabulüne, bir kısım davalılar yönünden davanın açılmamış sayılmasına ve ... yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı TMSF vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, Ant Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş.’nin yönetim ve denetimine Fon tarafından el konulduğunu, muhasebe kayıtlarında yapılan inceleme sonucu kasada olması gereken nakit ve çek tutarları ile mevcutlar arasında fahiş farkların bulunduğunun tespit edildiğini, şirket kasasında mevcut açığın fiili olarak şirket kasasına ödenmemekle birlikte fiktif olarak ödenmiş gibi gösterilen apel ödemelerinden kaynaklandığının tespit edildiğini, aynı zamanda şirket ortağı olarak resmi kayıtlarda gözükmemelerine rağmen şirket yönetiminin belirli bir grup tarafından yürütüldüğünü, resmi kayıtlarda yer alan şirket ortaklarının ise göstermelik ve muvazaalı bir şekilde ortak sıfatını taşıdıklarını, apel yükümlülüğü yerine getirilmemiş iken getirilmiş gibi gösterilmesi usulsüzlüğüne karışarak şirketi zarara uğratan yönetim ve denetim kurulu üyeleri ile şirket çalışanlarının şirketin tüm zararından sorumlu olduklarını ileri sürerek, 10.11.2000 tarihinden beri ödenmeyen toplam 100.000,00 TL apel ödemesinin dilekçede gösterilen şekilde davalılardan faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar ve vekilleri, davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak reddini istemişlerdir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamına uyularak şirketin faaliyetlerine devam edebilmesi için sermaye ihtiyacı olduğu ve buna göre kanunda açıkça emredilen sermaye taahhüdü hususunun yerine getirilmesi gerektiği, ortakların sermaye ödeme borcunun bulunup, bu borcun ödenmemesi halinde şirketin bu bedeli ortaklardan talep edebileceği, davalılar ..., ... ve ...'in şirketin kurucu ortakları olmakla birlikte aynı zamanda yönetim ve denetim kurulu üyesi oldukları, ortak olarak apel ödeme borcunu yerine getirmedikleri gibi yönetim kurulu üyesi ve denetçi sıfatıyla da apel ödeme borcunun yerine getirilmesini sağlamakla yükümlü bulundukları, şirket kayıtlarında apel ödemeleri yapılmış gibi gözükse de denetim kurulu raporları ve dosyada mevcut bilirkişi raporlarına göre bu ödemelerin şirket kasasında olmadığı, Uzan Grubu tarafından yönlendirilen Merkez kasada bulunduğu tespit edilmiş olduğundan bu eylemin hukuka aykırı bulunup şirketin zarara uğramasına sebebiyet verdiği, adı geçen davalıların şirket ortağı olarak bu ödemeyi gerçek anlamda yaptıklarını ispat edemedikleri gibi yönetim kurulu üyesi ve denetçi oldukları gözetildiğinde kusursuz bulunduklarını kanıtlayamadıkları anlaşılmakla bu davalılar hakkındaki davanın kabulü gerektiği, şirkette ortak ya da yönetim kurulu üyesi sıfatı bulunmamasına rağmen davalı ... ve ...'ın verdikleri talimatlarla şirketi fiilen yönettikleri, buna göre fiili ve gerçek yönetici oldukları sorumluluklarının haksız fiil çerçevesinde ele alınması gerektiği, anılan davalıların da fiktif apel ödemelerinden kaynaklanan zarar nedeniyle sorumluluklarının bulunduğu, şirkette muhtelif görevleri ifa eden çalışanların sorumluluklarının bulunduğunun ispat edilmediği gerekçesiyle davalılar ..., ..., ..., ..., ...'e karşı açılan davanın açılmamış sayılmasına, davalı ... dava tarihinde ölü olduğundan hakkındaki davanın reddine, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkındaki davanın reddine, davalılar ..., ..., ..., ... ve ...'e karşı açtığı davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Yargıtay Kararı

Dairenin 05.12.2022 tarih, 2021/7526 E. ve 2022/8634 K. sayılı kararıyla Mahkeme kararı onanmıştır.

V. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı TMSF vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davacı TMSF vekili; davalıların kusursuz olduklarını ispat edemediklerini, davanın konusunun ödenmediği halde ödenmiş gösterilen apel ödemeleri olduğunu, dava konusu zarardan davalıların müteselsilen sorumlu olduklarını, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 137 nci maddesi gereği ispat yükünün davalılarda olduğunu, davalı ... ve davalı ... hakkındaki davayı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150 nci maddesi uyarınca takip etmediklerini belirterek ve resen nazara alınacak sebeplerle kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu şirket zararından davalıların sorumlu olup olmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı ve 442 nci maddeleri, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 140, 269, 336, 338 ve 359 uncu maddeleri, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 41 inci maddesi.

3. Değerlendirme

Dosyadaki yazılara, Mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı TMSF vekilinin 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı TMSF vekilinin karar düzeltme isteminin 1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesi gereğince REDDİNE,

Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Kanun ile değiştirilen 1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca takdiren 2.505,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine,

13.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.