Logo

11. Hukuk Dairesi2023/6917 E. 2024/8272 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine dayalı takipte borçlu olmadığının tespiti davasında, senet metnini talil eden davacının ispat yükünü yerine getirip getirmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, senetlerin bedelsiz verildiği ve dava dışı bir kişiye teminat olarak teslim edildiği iddiasını ispatlayamaması, davalının ise senetlerin makine alımı karşılığında verildiğini savunması ve çift taraflı talil durumunda ispat yükünün davacıya geçmesi gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1642 Esas, 2023/471 Karar

KARAR : Yeniden Hüküm Kurulmak Suretiyle Dava Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2018/314 E., 2020/466 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dışı ...'a bedeli sonradan yazılan toplam 270.000,00 TL bedelli 3 adet senedi teslim ettiğini, senet üzerindeki tüm yazıların dava dışı ...'a ait olduğunu, senetlerin bedelsiz olduğunu, üzerlerinde malen kaydı bulunduğunu ancak müvekkiline herhangi bir mal teslim edilmediğini, davalının müvekkilinin amcasının oğlu olduğunu, tüm iç ilişkileri iyi bildiğini, kendisinden borç isteyenin dava dışı ... olduğunu ikrar ettiğini, davalının icra takiplerine, senet üzerinde borçlu görünen diğer kişileri dahil etmemesinin de senetlerin bedelsiz olduğunu gösterdiğini, davalının savcılık aşmasında, senetlerdeki malen kaydının aksine, nakit karşılığı alındığını beyan ederek ispat yükünü üzerine aldığını, davalı cevap dilekçesinde müvekkiline ait olduğu söylenen beyanların doğru olmadığını, müvekkilinin adi ortaklığın diğer ortağı ...'ın eşi ... tarafından, davalıdan borç para alındığına ve adi ortaklığa koyulduğuna dair kandırıldığını, müvekkilinin adi ortalıktaki makineleri kredi çekmek suretiyle aldığını, malen ibaresinin müvekkili tarafından yazılmadığını, davalının para verdiğine dair bir belgenin dekontun bulunmadığını ileri sürerek dava konusu senetler sebebi ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; eldeki dava açılmadan önce davacının icra mahkemesi ve asliye hukuk mahkemesindeki beyanlarında; senet üzerindeki malen kaydının sonradan ... tarafından yazıldığı, senetlerin adi ortaklığa ...'ın, eşi ... adına koymuş olduğu paranın teminatı olarak verildiği, "...'a ödeme yapılabilmesi için makinelerin satışa çıkarıldığı" ibarelerine yer verildiğini, müvekkilinin senetlerde ne yazıldığından bilgisinin olmadığını, eczacı olup senetten anlamadığını, senedi tanzim edenin malen ibaresini yazdığını, adi ortaklığa ilişkin defterlerde dava dışı ...'den alınan malzemelerin bulunduğunu, adi ortaklığa ait makina ve ekipmanların davalı tarafça alındığına dair diğer ortağın isticvabını talep ettiklerini, senedi düzenleyen ...'ın tanık olarak dinlenebileceğini savunarak davanın reddine ve tazminata karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, ispat yükünün, senet metnini talil ile davalıda olduğu, taraflar arasında senet dışında başkaca alışverişin olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince, kambiyo ilişkisinden kaynaklanan alacağa ilişkin menfi tespit davalarında ispat yükünün davacı/borçlu tarafta olduğu, kambiyo senetleri illetten mücerret olduğundan senedin gerçek bir borç ilişkisine ilişkin olmadığının yine senetle ispatı gerektiği, dava konusu bonolar üzerinde malen kaydı bulunduğu, davacının takibe konu toplamı 270.000,00 TL olan 3 adet, bedeli sonradan yazılan senetleri lehtara değil dava dışı ...'a verdiğini, senetlerin bedelsiz olduğunu ileri sürerek işbu davayı açtığı, davalının ise makinelerin alınması için verilen para karşılığı senetlerin düzenlendiğini savunduğu, davalının bu beyanı senet metnini talil niteliğinde ise de davacının da senetlerin lehtara değil de dava dışı İsmail Zereyek'a verildiği, bedelin sonradan yazıldığı ve senedin bedelsiz olduğu iddiası ile senet metnini talil ettiği, çift taraflı talilde ispat yükünün tekrar davacıya geçtiği, senetlerdeki imzanın inkar edilmediği, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, lehtar isminin sonradan yazıldığı, ve senetlerin bedelsiz olduğu iddialarının kesin delille ispat edilmesi gerektiği, davacı tarafça, dosyadaki mevcut delil durumuna göre davacının senede yönelik iddiasını usulüne uygun delille ispatlamadığı, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulünün doğru olmadığı, bedeli yatırılarak uygulanmış bir tedbir kararı bulunmadığından 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 72 nci maddesinin dördüncü fıkrası şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipten dolayı borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 200, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2004 sayılı Kanun'un 72 nci maddesi.

3. Değerlendirme

İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Kanun'un 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre ve özellikle dava dilekçesinde delil olarak dayanılan Adana İcra Müdürlüğünün 2017/98 sayılı takip dosyası ile ilgili Adana 1.İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/33 esasına kayden eldeki davanın davacısı tarafından açılan davanın dilekçesinde, dava konusu senedin dava dışı ...'a teminat olarak verildiği beyanına da göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 25.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.