Logo

11. Hukuk Dairesi2023/6947 E. 2024/737 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Resen terkin edilen şirketin ihyası talebinde, 6102 sayılı TTK'nın Geçici 7. maddesinde öngörülen beş yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olup olmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Şirket hakkında hizmet tespiti davası açılmış olması nedeniyle, 6102 sayılı TTK'nın Geçici 7. maddesindeki beş yıllık hak düşürücü sürenin uygulanmayacağı gözetilerek istinaf mahkemesinin ihyaya karar vermesi onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/703 Esas, 2023/1136 Karar

TASFİYE MEMURU : ...

DAVA TARİHİ :

HÜKÜM : Kararın kaldırılması

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2023/23 E., 2023/108 K.

Taraflar arasındaki şirketin ihyası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı tasfiye memuru tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Atılım Elektronik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. (Atılım Şirketi) müvekkilinin dava konusu şirkette 1999-2000 yılları arasında çalıştığını ancak sigorta girişinin yapılmadığını bu sebeple açtıkları hizmet tespiti davasında şirketin sicili resen terk edildiğini öğrenildiğini davaya devam edebilmek adına şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünde Atılım Şirketinin 31.08.1998 tarihinde kayıt olduğu, tescili yapılan Genel Kurul Kararına göre 6103 sayılı Kanun'un 20 nci maddesi uyarınca asgari sermaye miktarına yükseltilmemesi sebebiyle 14.02.2014 tarihinde münfesih sayıldığını, münfesih sayılmalarına rağmen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun geçici 7 nci maddesi uyarınca şirkete yapılan ihtar ve yayımlanan ilana rağmen süresi içerisinde bildirimde bulunmadığından 26.08.2014 tarihinde ticaret sicilinden resen terkin edilerek kaydının silindiğinin tespit edildiğini, yapılan işlemlerin mevzuata uygun olduğunu bu nedenle davanın reddini, yasal hasım olmaları nedeniyle vekâlet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile eldeki davanın şirketin ek tasfiye işlemlerine ilişkin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanun'un 547 nci maddesine ilişkin değil, aynı Kanunun geçici 7 ... maddesine göre açılan ihya davası olduğunu, bu madde hükmüne göre sicilden resen terkin edilen şirketin ihyasına ilişkin hukuki menfaat olanlar tarafından 5 yıl içinde dava açılabileceğinin ön görüldüğünü, bu 5 yıllık sürenin hak düşürücü süre olduğunu, bu kapsamda davacı talebi incelendiğinde davanın 5 yıllık hak düşürücü süreden sonra açıldığı davaya konu edilen uyuşmazlığında 2023 yılına ait olduğu, bu hali ile Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2022/1741 E. ve 2022/2360 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu göz önüne alınarak reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu şirkete iş mahkemesinde hizmet tespiti davası açtığını, şirketin 2014 yılında resen terkin edilmiş olması nedeniyle ihya davası açılması zorunluluğunun doğduğunu, bu nedenle akabinde eldeki davanın açıldığını, Yargıtay kararları uyarınca ihyası istenen şirket aleyhine hizmet tespiti davası olması halinde 5 yıllık hak düşürücü süreden bahsedilemeyeceğini, şirketin ihyasına karar verilmesi gerektiğini, eldeki davanın 6102 sayılı Kanun'un 547 nci maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile eldeki davanın 6102 sayılı Kanun'un 547 ... maddesine dayalı ve uygulamada isimlendirildiği üzere bir “ihya” davası niteliğinde olduğu, somut olayda, davacı taraf ihyasını talep ettiği şirket hakkında hizmet tespiti davası açtığını belirterek ihya isteminde bulunduğu, yapılan incelemede davacının Antalya 1. İş Mahkemesinde hizmet tespitine ilişkin davayı 10.01.2022 tarihinde açtığı, mahkemenin 2023/16 esasına kaydedilen dosyanın halen derdest olduğu, ihyası istenen şirketin ise asgari sermaye miktarının yükseltilmemesi sebebiyle münfesih olduğu, 26.08.2014 tarihinde ticaret sicilden resen terkin edildiğinin anlaşıldığı, anılan Kanun'un 547 nci maddesine göre tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğunun anlaşılması halinde tasfiye memurunun atanması gerekeceğini, kanunda açıkça belirtildiği üzere ihyası istenen şirket hakkında dava bulunması durumunda ihya kararı verilebileceğinden İlk Derece Mahkemesince hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın kabulüne, Antalya ...'nün 29330 numarasında kayıtlı iken ticaret sicilinden resen terkin edildiği anlaşılan Atılım Elektronik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin Antalya 1. İş Mahkemesinin 2023/16 E. sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyası ile ticaret sicilinde tescil ve ilanına, ihya edilen şirkete ihya tarihi itibarıyla şirketin ortağı ve münferit yetkili müdürü 34958019852 T.C kimlik numaralı ...'in tasfiye memuru olarak atanmasına, atanan tasfiye memuruna ücret takdirine yer olmadığına, harç ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tasfiye memuru temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Tasfiye Memuru temyiz dilekçesinde özetle; davanın 6102 sayılı Kanun'un 547 nci maddesi gereğince ek tasfiye işlemlerine ilişkin değil, geçici 7 nci madde kapsamında ihya davası olduğunu, bu madde kapsamında davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerektiğini, istinaf mahkemesince verilen kararın hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını davanın hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, şirketin ihyası istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.

2.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun geçici 7 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup tasfiye memurunca temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.