Logo

11. Hukuk Dairesi2024/1028 E. 2024/8952 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmeden icraya konulamayan bir fikri mülkiyet davasına ilişkin ilamın, takibe konulduğu tarihte zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.

Gerekçe ve Sonuç: 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 162. maddesi gereği kesinleşmeden icraya konulamayan ilamlar bakımından zamanaşımı süresinin ilamın kesinleşme tarihinden itibaren başlayacağı gözetilerek, takip tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin henüz dolmamış olması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1977 Esas, 2023/1509 Karar

HÜKÜM : Yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/95 E., 2020/93 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili kurum adına, Ankara 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2007/131 E.- 2008/139 K. ve 15.05.2008 tarihli ilamı ile ilgili Ankara 15. İcra Müdürlüğünün 2018/10527 E. sayılı dosyası ile ilamlı takip başlatıldığını, ilamlı takibe karşı borçlu vekilince Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/878 E. sayılı dosyası ile ilamlı takibin taliki ve iptalinin talep edildiğini, Mahkemece 17.10.2018 tarih 2018/1028 sayılı karar ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 33/a fıkrası uyarınca icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına kesin olarak karar verildiğini belirterek Ankara 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 15.05.2008 tarih ve 2007/131 E., 2008/139 K. sayılı ilamının 14.01.2009 tarihinde kesinleştiğinin ve ilamın zamanaşımına uğramadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz Mahkemede açıldığını, kanuni düzenleme ve konuyla ilgili yerleşik içtihatlarda yer aldığı üzere davaya konu icra takibindeki alacağın zamanaşımına uğradığı hususunun aşikar olduğunu, bu sebeple söz konusu takibin zamanaşımı nedeniyle geri bırakılması talebi ile ilgili Ankara 11.İcra Mahkemesinin 17.10.2018 tarih ve 2018/1028 K. sayılı kararı ile icranın 2004 sayılı Kanun'un 33/a maddesi gereğince geri bırakılmasına karar verildiğini, dava konusu ile ilgili olarak verilmiş kesin hüküm bulunduğundan davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ahsın durumunda ve sicilde değişikliğe yol açan kararların kesinleşmeden icraya konulamayacağı, takibe konu kararın feragat nedeni ile redde ilişkin olup, şahıs veya sicilde herhangi bir değişikliğe neden olmayacağı, feragatın kesin hüküm gibi hukuki sonuçlar doğuracağı, icra takibine dayanak Ankara 3.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2007/131 E., 2008/139 K. ve 15.05.2008 tarihli kararının verildiği tarihten itibaren 10 yıllık ilam zamanaşımı geçtikten sonra 06.09.2018 tarihinde icra takibi başlatıldığı böylece ilamın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV.BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 156 ncı maddesinin ikinci fıkrasının borcun bir hüküm ile tespit edilmesi halinde on yıllık zamanaşımının uygulanacağının düzenlendiği, eldeki dava konusu ilamın 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, söz konusu ilamın niteliği gereği 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 162 nci maddesi gereği kesinleşmeden icraya konulamayacağı, kararın feragat nedeni ile redde ilişkin olmasının, şahıs veya sicilde herhangi bir değişikliğe neden olmayacak nitelikte olmasının yasal düzenlemeyi etkisiz kılacak bir istisna olmadığı, kararın reddi yada kabulünün kesinleşmeden icraya konulamayacağı kuralının uygulanması açısından farkı olmadığı, yine para alacağına ilişkin olsa bile ilamın ferisi niteliğindeki yargılama giderlerine ilişkin alacağın da ilam kesinleşmeden icraya konulamayacağı, icra takibine konu ilamın 14.01.2009 tarihinde kesinleştiği, ilamın 06.09.2018 tarihinde takibe konulduğu, dolayısıyla 10 yıllık ilam zamanaşımı süresi dolmadan takibe geçildiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne kararın kaldırılarak Ankara 15. İcra Dairesinin 2018/10527 E. sayılı icra takip dosyasında takip dayanağı olan Ankara 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2007/131 E., 2008/139 K. ve 15.05.2008 tarihli ilamın 06.09.2018 takip tarihi itibariyle zamanaşımına uğramadığının tespitine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.

V.TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık Ankara 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2007/131 E., 2008/139 K. ve 15.05.2008 tarihli ilamının takip tarihi itibariyle zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, ilamın kesinleşmeden icraya konulabilecek kararlardan olup olmadığı, dolayısıyla zamanaşımın hesabında karar tarihinin mi, kesinleşme tarihinin mi dikkate alınması gerektiği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6098 sayılı Kanun'un 156 ncı maddesinin ikinci fıkrası.

3. 6769 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi.

3. Değerlendirme

İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Kanun'un 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 11.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.