Logo

11. Hukuk Dairesi2024/1102 E. 2024/9002 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararına karşı açılan iptal davasının, hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: YİDK kararının tebliğinden itibaren iki aylık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığı, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun elektronik tebligata ilişkin özel düzenlemesinin, Tebligat Kanunu'nun genel hükümlerine göre öncelikli olarak uygulanacağı ve bu süreye göre davanın geç açıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin ilk derece mahkemesinin usulden reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1916 Esas, 2023/1430 Karar

HÜKÜM : Esastan red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/164 E., 2023/200 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

1.Davacı vekili asıl ve birleşen dava dilekçesinde; müvekkilinin 2020/160621 sayılı "..." ibareli marka tescil başvurusunun, davalı şirketin 2017/93763, 2020/134431, 2020/134432, 2020/134433 sayılı ve "...", "... gusto", "... chef", "... gurme" ibareli markalarını gerekçe göstererek yaptığı itirazı sonucunda, 2022-M-2028 sayılı Yeniden İnceleme Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararı ile nihai olarak reddedildiğini, oysa bir işaretin marka olabilmesi için ayırt edici niteliğe sahip bulunmasının ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olmasının gerektiğini, dava konusu markanın müvekkilinin adı ve soyadı olduğunu ve kişi adlarının marka olarak tescil edilebileceğinin mevzuatımızda açıkça düzenlendiğini ileri sürerek YİDK kararının iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı vekili asıl davaya cevap dilekçesinde; müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2.Davalı vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, 5000 sayılı Kanun'un 15/C maddesi uyarınca TÜRKPATENT tarafından verilen nihai karar olan YİDK kararlarının iptali istemiyle tebliğinden itibaren iki ay içinde dava açılabileceği, Kanunda belirlenen iki aylık sürenin hak düşürücü süre olduğu, bu nedenle dava şartı niteliğinde olup resen dikkate alınacağı, iptali istenen 2022-M-2028 sayılı YİDK kararının davacı marka vekiline 28.02.2022 tarihinde tebliğ edildiği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 92 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca bu tarihte başlayan iki aylık hak düşürücü sürenin 28.04.2022 tarihinde perşembe günü dolduğu, davanın iki aylık hak düşürücü süre dolduktan sonra 29.04.2022 tarihinde salı günü açıldığı gerekçesiyle süresi içerisinde açılmayan davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davada davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (6769 sayılı Kanun) 160 ıncı maddesinin 6 ncı fıkrasında "Bu Kanunun uygulanması kapsamında yapılacak tebligatlar, 11.02.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesinde düzenlenen elektronik tebligata ilişkin usullere bağlı olmaksızın, tebligat yapılacak kişinin onayı alınmak şartıyla ve Kurum tarafından gerçek veya tüzel kişi için tahsis edilen elektronik posta kutusuna konulmak suretiyle elektronik ortamda tebliğ edilir. Bu şekilde yapılan tebligatlar, tebligat konusu belgenin posta kutusuna konulmasını müteakip muhatabın, posta kutusuna ilk giriş yaptığı tarihte ve her hâlde belgenin posta kutusuna konulduğu tarihi izleyen onuncu günün sonunda yapılmış sayılır." hükmünün yer aldığı, bu maddeye dayalı olarak anılan Kanun kapsamındaki tebligatların, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından oluşturulan ... (Elektronik Tebligat Sistemi) uygulaması üzerinden yapıldığı, bu durum karşısında 6769 sayılı Kanun kapsamında yapılacak tebligatlarda, elektronik tebligat işlemlerinin ... A.Ş. tarafından kurulan ve işletilen UETS (Ulusal Elektronik Tebligat Sistemi) uygulaması üzerinden yürütülmesini esas alan 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 7/a maddesi hükmünün somut uyuşmazlıkta uygulanması imkanının bulunmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.6769 sayılı Kanun'un 160 ıncı maddesinin 6 ncı fıkrası.

3. Değerlendirme

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıya yükletilmesine,12.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.