"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1510 Esas, 2023/1987 Karar
HÜKÜM : Yeniden hükümle dava ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/102 E., 2022/622 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirkete ait işyerlerine İstanbul 23. İcra Müdürlüğü'nün 2021/6192 E sayılı dosyası üzerinden hacze gelindiğini ancak, takip dosyasındaki borçlu şirketin ... Teknik Dış Tic. Ltd. Şti. olduğunu, müvekkilinin borçlu olmamasına rağmen haciz baskısı altında 24.02.2021 tarihli protokolle 450.000,00 TL bedelli senet verildiğini, akabinde icra tehditinden kaçınmak amacıyla 540.000,00 TL ödeme yapıldığını, asıl borçlu şirketin müvekkili şirketle hiçbir ilgisinin bulunmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle 540.000,00 TL'nin davalıdan istirdatına, davalının tazminata mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; İstanbul 23. İcra Müdürlüğü'nün 2021/6192 E. (eski esas 15/16236) sayılı dosyası borçlusu ... Teknik Dış Tic. Ltd. Şti. aleyhine haciz işlemi uygulanmak üzere gidilen adreslerde, davacı şirket ve dava dışı ... tarafından dosya borcunun üstlenilerek borca istinaden protokol düzenlendiğini ve 25.02.2021 tediye tarihli 450.000,00 TL bedelli senet verildiğini, işbu bononun vadesi geldiğinde tam bedelin ödenmemesi üzerine borçlular aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla İstanbul 1. İcra Müdürlüğü'nün 2021/6190 E. dosyası ile 400.000,00 TL üzerinden takibe geçildiğini; eldeki istirdat davasında davacının aktif dava ehliyeti ve taraf sıfatının bulunmadığını, takibin dava dışı şirket aleyhine başlatıldığını ve haciz işlemine girişildiğini, davacının haciz baskısı altında olmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuş, davacının tazminata mahkumiyetini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, takip dosyasında sözkonusu takibin borçlusu ile herhangi bir ilgisi olmamasına rağmen davacının adreslerinde hacze gidildiği, burada haciz ve muhafaza tehdidinden kurtulmak amacıyla dava ve takip konusu 450.000,00 TL'lik bononun düzenlenerek davalıya verildiği, daha sonra sözkonusu bono nedeniyle 540.000,00 TL ödeme yapıldığı, takip borçlusunun borcunu ödemek amacıyla olmayıp, haciz tehdidinden korunmak amacıyla yapıldığının dosya kapsamı ile sabit olduğu, davalı taraf dava dışı 3.kişi borçlu ile ilgisi olmamasına, davacının adresine herhangi bir ödeme emri tebliğ edilmemesine rağmen adreste hacze gitmek, dava konusu bonoyu almak, daha sonra da sözkonusu bono nedeniyle 540.000,00 TL tahsil etmek suretiyle sebepsiz olarak zenginleştiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.02.2022 tarih ve 2022/3-80, 2022/107 K. sayılı kararı da bu doğrultuda olduğu, davalı taraf yukarıda açıklandığı şekliyle davacıdan tahsil edilen 540.000,00 TL'lik ödeme nedeniyle sebepsiz zenginleşmiş olup, davacı tarafın istemi yerinde görülmekle davanın kabulüne karar verilerek İİK'nın 72. maddesinde, istirdat davalarına ilişkin herhangi bir tazminat öngörülmediğinden davacı tarafın yasal dayanağı olmayan bu yöndeki istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının asıl dosyada borçlu sıfatının bulunmadığı, davacının iki ayrı adresine 24.02.2021 tarihinde haciz işlemi için gidildiği, davacı şirket yetkilisinin borçlu şirket ile ilgisi olmadığını beyan ettiği, mahalde ilişkili evrak bulunamadığından, alacaklı vekilinin başkaca talepte bulunmadığı ve haciz işlemine son verildiği anlaşıldığı, aynı tarihli protokol ile; İstanbul 23 İcra Müdürlüğü'nün 2021/6192 E. sayılı dosyasına binaen 450.000,00 TL bedelli bir adet bono alındığı, protokolle borcun davacı tarafından kayıtsız şartsız kabul edildiği, davacı yanca 02.03.2021'de 390.000,00 TL ve 100.000,00 TL ödendiği, dava dışı asıl borçlu şirket yetkilisi Yunus Korucu tarafından da 24.02.2021'de 50.000,00 TL ödendiği, protokolde yahut ödeme belgelerinde herhangi bir ihtirazi kayıt yer almadığı, havale makbuz açıklamalarında senet ve icra dosyaları belirtilerek borç ödemesi yapıldığı anlaşılmakla davacının tacir olup haciz tutanağı dışında düzenlenen protokol ile borcu açıkça kabul ettiği, protokolde ve ödeme belgelerinde ihtirazi kayıt bulunmadığı, bu durumda borcun üstlenilmesi söz konusu olmakla davanın reddi gerekirken kabulü yerinde görülmemiş, açıklanan gerekçelerle; davalının istinaf isteminin kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, istirdat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2004 sayılı Kanun'un 72.maddesi.
3. Değerlendirme
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Kanun'un 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 16.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.