Logo

11. Hukuk Dairesi2024/1265 E. 2024/4403 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yabancı tahkim kararının tenfizi için New York Sözleşmesi'nin 2. maddesinde öngörülen "yazılı tahkim anlaşması" şartının var olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından düzenlenen faturalarda atıf yapılan internet sitesindeki standart satış şartlarında tahkim kaydının bulunmasının, taraflar arasında New York Sözleşmesi'nin 2. maddesinde belirtildiği şekilde kesin nitelikte bir tahkim sözleşmesinin varlığına delalet etmediği değerlendirilerek, ilk derece mahkemesi kararını kaldıran bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1025 Esas, 2021/1545 Karar

HÜKÜM : Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2019/654 E., 2021/197 K.

Taraflar arasındaki tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, Yargıtayca duruşma istemli olarak davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Duruşma için belirlenen 02.05.2023 günü hazır bulunan davacılar vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında davalının müvekkiline ait ürünleri Türkiye pazarında, müvekkilinin mensup bulunduğu Visko Teepak Group'un Genel Satış Hüküm ve Koşulları uyarınca satışına dair sözleşme ilişkisi bulunduğunu, sözleşmede taraflar arasındaki ihtilafların tahkim yoluyla halline ilişkin hüküm yer aldığını, tahkim yargılaması sırasında davalının tek hakemin görev yetkisini kabul ettiğini ileri sürerek taraflar arasındaki ihtilaf ile ilgili Finlandiya Ticaret Odası Tahkim Enstitüsü'nün 09/2018 dava no.lu nihai kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; yabancı hakem kararının ancak kesinleşmiş veya taraflar için bağlayıcılık kazanmış olması durumunda bir başka ülkede tenfize konu olabileceğini, müvekkili şirket ile davacılar arasında uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözüleceğine ilişkin bir sözleşme akdedilmediğini, müvekkili şirketin hakem seçiminden usulüne uygun olarak haberdar edilmediğini, müvekkili şirketin iddia ve savunma hakkının elinden alındığını, müvekkili şirkete tek hakem önünde temsil edilme imkanı verilmediğini, müvekkili şirket tarafından tek hakemin ve davacı şirketlerin yaptığı işlemlerin kabul edilmediğini, taraflar arasında tahkim sözleşmesinin varlığı kabul edilse dahi usulüne uygun bir şekilde kesinleşen bir hakem kararı söz konusu olmadığını, Finlandiya Hukukuna göre karar henüz kesinleşmediğinden karara karşı başvurabilecekleri 60 günlük temyiz haklarının devam ettiğini, açıklanan nedenlerle Lahey Sözleşmesi gereğince usulüne uygun tebligat söz konusu olmadığından verilen hakem kararının kesinleşmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının faturalarda atıf yapılan internet sitesindeki tahkim şartı metninin varlığına bir itiraz bulunmadığı, bir çok kez gönderilen faturalardaki bu kayda bir itiraz olunmaksızın ticari ilişkinin devam ettirildiği, hakem kararında da bu hususa değinilerek tahkim şartının, tüm sipariş onayları ve faturalarda atıf suretiyle konulmuş olduğu, davalı tarafın tahkim yargılamasının her aşamasında bulunduğu, davalının hakemin tayininden veya hakemlik prosedüründen usulü dairesinde haberdar edilmemiş olduğunun ispatlanamadığı, gerekli bildirimlerin HDHL ile davalı tarafa yapıldığı, davalıya savunma hakkı tanınmadığı iddialarının hakem kararının bu hususa ilişkin ayrıntılı içeriğinin aksine ispatlanamadığı, tahkim kararının tebliğ edilmiş olduğu, davalının tahkim kararına karşı kanun yoluna başvurmadığı, kararın tebliğ edildiği davalı adresindeki Yeşim Metin'in davalı şirket çalışanı olmadığı beyan edilse de tahkim kararında bahsedilen iki ayrı tebligatın yine Yeşim Metin'e yapıldığının sabit olduğu, New York Sözleşmesi hükümlerinin nazara alınacağı, 5718 sayılı Kanun hükümleri gereğince de usulü bir eksiklik olmadığı, New York Sözleşmesinin 5 inci maddesinde hangi durumlarda tenfiz talebinin reddedileceğinin tek tek sayıldığı, dava konusu yabancı hakem heyeti kararında tenfize engel bir durum bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında çıkan ihtilafların tahkim yoluyla çözüleceğine ilişkin bir sözleşme bulunmadığını, faturaların altında "standart satış şartları ve koşulları internet sitemizde mevcuttur" şeklinde yazılmış ise de tarafların üzerinde müzakere ettiği bir esas sözleşme ve tahkim şartının bulunmadığını, sadece internet sitesinde bulunan sözleşmenin içeriğinin ne sıklıkla değiştirildiğinin belirsiz olduğunu, faturaların sözleşmenin ifa safhası ile ilgili belge olduğunu, faturayı gönderen tarafın önce sözleşmeyi ispat etmesi gerektiğini, müvekkili şirket hakem seçiminden usulüne uygun olarak haberdar edilmediğini, müvekkili şirketin iddia ve savunma hakkının da elinden alındığını, müvekkili şirkete tek hakem önünde temsil edilme imkanı verilmediğini, müvekkili şirket tarafından tek hakemin ve davacı şirketlerin yaptığı işlemlerin kabul edilmediğini, taraflar arasında tahkim sözleşmesinin varlığı kabul edilse dahi usulüne uygun bir şekilde kesinleşen bir hakem kararı söz konusu olmadığını, emredici nitelikteki 805 sayılı Kanun uyarınca taraflardan birinin Türk olduğu ve sözleşmenin Türkiye'de yapıldığı durumlarda sözleşme dili olarak Türkçe kullanılmasının zorunlu olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında karşılıklı olarak imzalanan bir sözleşme bulunmadığı, davacı tarafından düzenlenen ve davalının da kabulünde olan faturalarda atıf yapılan ve davacının internet sitesinde yer aldığı belirtilen Standart Satış Şartları ve Koşulların 13 üncü maddesinde taraflar arasındaki ihtilafların Finlandiya Merkezi Ticaret Odası'nın Tahkim Kurullarınca çözüleceğinin kararlaştırıldığı, fakat bahse konu sözleşme şartlarına internet sitesinde davacı tarafından tek taraflı olarak yer verildiği, faturalarda tahkim kaydının doğrudan yer almadığı, sadece davacının internet sitesinde yer verilen koşullara atıf yapıldığı, bu nedenle taraflar arasında New York Sözleşmesi'nin II. maddesinde belirtildiği şekilde kesin nitelikte bir tahkim sözleşmesinin varlığından bahsedilemeyeceği gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ilişkinin davalının, davacılara ait ürünlerin Türkiye piyasasında, davacıların mensup bulunduğu ViskoTeepak Group’un Genel Satış Hüküm ve Koşulları uyarınca satışına dair olduğu, bu hükümlerin 13 üncü maddesinde tahkimin kabul edildiğini, davalının tek hakem ile tahkim yargılamasını kabul ettiğini, yetkili makamlarca verilen kararın usulüne uygun şekilde kesinleştiğini ileri sürerek bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, yabancı tahkim kararının tenfizi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve İcrası Hakkındaki Newyork Sözleşmesinin 4, 5 inci maddesi.

2.5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun 54, 60, 62, 63 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Takdir olunan 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.