"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/921 Esas, 2023/1099 Karar
HÜKÜM : Esastan ret; davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Malatya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla)
SAYISI : 2021/229 E., 2022/74 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde;
"Bizbize Vanilya Kremalı Gofret” adlı ürünün tasarımının Türk Patent ve Marka Kurumunca 07.01.2020 tarihinde davacı adına tescil edildiğini, davalının ise “Hepimize Vanilya Kremalı Gofret”
ibaresini ve aynı tasarımı yine aynı sektör olan gıda sektöründe kullandığını, hem isim hem de
ambalaj benzerliği ile davacının tasarım hakkına tecavüz edildiğini, bu durumun tüketicilerin
yanılgıya düşmesine, davacının markasının itibarının zedelenmesine neden olduğunu, davacının
maddi ve manevi zarara uğradığını, bunun da haksız eylem oluşturduğunu, davalının benzer ibare ve birebir aynı ambalajı bilerek ve iltibas yaratmak amacıyla kullandığını ileri sürerek marka hakkına tecavüzün tespitine, tecavüzün durdurulmasına karar
verilmesini talep edilmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; “HPZ Hepimize” isimli markanın davalı adına tescilli olduğunu ve davacıya
ait “Bizbize” isimli marka arasında hem anlam hem telaffuz hem de görsel olarak hiçbir surette
iltibasın oluşmadığını, davacıya ait markanın faal üretimi yapılan bir marka olmadığını, her iki ürün arasında iltibasa
sebebiyet verecek hiçbir benzerlik bulunmadığını, her iki ürünün ortak özelliğinin gofret ürünü
olması olduğunu, ürünün resminin ambalaj üzerine basılmasının tüketicilerin ürüne dikkatini
çekmek amacıyla yapıldığını, bunun da iltibasa neden olmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davacının Kayseri'de davalının Malatya'da gofret üretimi ile uğraştıkları, davacının Bizbize vanilya kremalı gofret markasının olduğu, davalının ise hepimize vanilya aromalı gofret ibaresini kullandığı, ancak bu kullanımın birbiri ile karıştırılacak düzeyde olmadığı, davacının çok büyük bir tanınmışlığının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tasarıma tecavüzün tespiti ve meni istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (6769 sayılı Kanun) 81 ve devamı maddeleri
3. Değerlendirme
1.6769 sayılı Kanun'un 81 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiler; "Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak." şeklinde sıralanmış olup, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede belirtilen tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir.
2.Somut olayda davacı, 07.01.2020 başvuru, 2020/00081 sayılı adına tescilli olan
"Bizbize Vanilya Kremalı Gofret” ibareli ambalaj tasarımına, davalının adına tescilli ve sonraki tarihli “Hepimize Vanilya Kremalı Gofret” ibareli markası ve davacı ile aynı tasarımlı ambalajı ile yine aynı sektör olan gıda sektöründe kullanmak suretiyle tasarım haklarının ihlal edildiği iddiasına dayalı olarak tasarım hakkına tecavüzün tespitine, tecavüzün durdurulmasına karar
verilmesini talep etmiştir.
3.İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle, davacının Kayseri'de davalının Malatya'da gofret üretimi ile uğraştıkları, kullanımların birbiri ile karıştırılacak düzeyde olmadığı, davacının çok büyük bir tanınmışlığının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ve Bölge adliye mahkemesince davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmişse de, davacının adına tescilli olan tasarımdaki
"Bizbize Vanilya Kremalı Gofret” ibaresi ile davalının sonraki tarihli adına tescilli olan markasındaki " “Hepimize Vanilya Kremalı Gofret” ibaresi ayırt edilemeyecek kadar benzer olup ortalama tüketici nazarında iltibasa neden olacağından davalının bu ibareyi yine davacının önceki tarihli ambalaj tasarımına benzer bir ambalajda kullanması, davacının ilgili Kanun maddesi kapsamında tasarım haklarını ihlal etmektedir.
4.Davacının tasarımında kırmızı renkli şerit üzerinde sarı renk ile "Gofret" yazmakta, bu ibarenin solunda kırmızı renk üzerinde beyaz renk ile "Bizbize" ibaresi ve yine gofret şeklinin üzerinde açık mavi renk ile "Bizbize Vanilya Kremalı Gofret” ibaresi yazmakta ve bu ibarenin sağ üst köşesinde yeşil renkli "HALAL" ibaresi konumlandırılmaktadır.
5.Davalının adına tescilli markasını kullandığı tescilsiz ambalaj tasarımında ise yine kırmızı renkli şerit üzerinde sarı renk ile "Gofret" yazmakta, bu ibarenin solunda kırmızı renk üzerinde beyaz renk ile "Hepimize" ibaresi ve yine gofret şeklinin üzerinde koyu mavi renk ile “Hepimize Vanilya Kremalı Gofret” ibaresi yazmakta ve bu ibarenin sağ üst köşesinde yeşil renkli "HALAL" ibaresi konumlandırılmaktadır.
6.Bu durumda davalının kullanımı, davacının adına tescilli tasarımıyla ayırt edilemeyecek kadar benzer olup 6769 sayılı Kanun'un 81 inci maddesi kapsamında davacının tasarım hakkını ihlal etmektedir. Bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.11.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.